Kalkınma Bankası'nda sular duruldu

Kalkınma Bankasında sular duruldu.

Bir süre önce "Kalkınma Bankası'nda UBP etkinliğini artırmak için düğmeye bastı" şeklinde kamuoyuna aktarılan haberler son zamanlarda sonlanmış gibi görülüyor.

Kalkınma Bankasının kötü yönetimi ile ilgili yazılabilecek - tartışılabilecek birçok konu var iken, sadece UBP si hedef alınarak Banka'nın içi olmamış olayların olmuş gibi kaleme alınarak medyaya duyurulmasının temel nedeni; halen Banka'da çalışan ancak görev süreleri tamamlanmak üzere olan Siyasi atamaların görev sürelerinin uzatılmasının gecikmesinden kaynaklanmıştır.

Kalkınma Bankası hakkında hiçbir gerçeklik payı olmayan yazıların kaleme alınarak UBP sini yapmadığı çalışmalar yüzünden asılsızca suçlayan köşe yazılarının bilinçli olarak yayınlanmasından sonra, geçtiğimiz haftalarda siyasi birer atama olan başta "Genel Müdür Yardımcılığı" görevindeki personelin sözleşmesini bir beş yıl daha uzatılarak sorun aşılmıştır.

"SİYASİ ATAMALARIN GÖREV SÜRELERİ UZATILDI"

Aslında belki de UBP Hükümeti iktidar olduğu 2009 tarihinden itibaren atmış olduğu az sayıda olumlu adımlardan bir tanesini de Kalkınma Bankası içerisinde atmayı planlamıştı.

Ancak farklı amaçlara hizmet eden belirli bir medya kesiminin yanlı olarak kaleme aldığı yazılar üzerine Hükümet geri adım atmak zorunda kalmış ve Banka içerisinde "siyasi atama" olarak görev yapan personellerin sözleşmelerini uzatma kararı almıştır.

Kalkınma Bankası'nın kuruluş amacı, KKTC deki yerli yatırımcıların bu ülke toprakları üzerine yapacağı yatırımlar için kaynak sağlamak ve bu kaynağı ekonomide olumlu kullanarak belirli bir fonda yıllar içerisinde bunu geliştirmekti.

Ancak özellikle son on yıllık dönemde "Siyasi Rant" kapısı olarak kullanılan Kalkınma Bankası, atanan Genel Müdürlerin de yeterli özeni göstermemesi ve sürekli olarak istihdam edilen sözleşmeli personellerin ortaya koyduğu "günlük kararlar" ile Bankanın sürdürülemez bir yapıya ulaşmasını sağlamışlardır.

Sizlere bir-iki örnek ile açıklayalım;

Birinci örnek;

Kalkınma Bankası Müdürü her Siyasi dönem içerisinde değişikliğe uğrar.

Gelen iktidar ilk olarak bu makamdaki koltuğu değişir.

Bundan dolayı da ne hikmet ise "sözleşmeli atanmış siyasi Müdürlere" yüksek tazminatlar ödenir.

Bu konuda Sn. Ekonomi Bankanı Atun' u tebrik etmek isterim çünkü Devlet Bütçesine yük getirmemek adına UBP Hükümeti olarak Kalkınma Bankası Müdürünü görevden almamıştır.

Ne var ki bu değişikliklerde bugüne kadar ödenmiş olan tüm tazminatlar, Devleti zarara uğratacak şekilde HATALI yapılan ödemelerdir.

Aslına bakarsanız bu yüksek tazminat bedellerinin doğmasına, ödenmesine ve Kalkınma Bankasının dağıtılan kredilerinde sorumlu olan dönemin tüm Müdürlerine ve Yönetim Kurullarına "Kamuyu Zarara Uğrattıkları" için dava açılmalıdır.

Hele de geçtiğimiz yıllarda 700.000 TL aşan bir tazminat ödenmesine neden olan, %75 ler düzeyindeki batak kredileri dağıtan Kalkınma Bankası yöneticilerinin bu konuda ifadeleri alınarak görev zararı tazmini maddesi bundan sonraki sözleşmelere eklenmelidir.

Seçilmiş olanların yargılanmadığı bir ülkede, onların atadıklarının dahi dokunulmaz olması hem ülkedeki Demokrasi anlayışına hem de Siyasi Ranta verilmiş en büyük teşviktir.

Kalkınma Bankasında olduğu gibi daha birçok Devlet Kurumunda seçilmiş olanlar, kendi istek ve doğrultularında bu kurumlara atamalar yapmaktadırlar.

Konuya vakıf yıllarını bu işletmelere vermiş birçok çalışanın haklarının dahi gasp edildiği bu atamalar neticesinde kurumların uğradığı zararlar, biz vatandaşlar tarafından ödenmektedir.

İkinci örnek;

Kalkınma Bankası 2. Genel Müdür Yardımcılığı için 17 Mart 2011 tarihinde bir sınav yapılıyor.

Banka içerisinde belirli şartları yerine getirmiş olan tüm personele açık olan bu sınav için başvurular yapıldı.

Herkes sınav tarihini bekliyor.

Ancak Genel Müdürün diğer yardımcısı hiçbir sınava tabi tutulmadan atanmış olduğu ve Siyasi bir kimlik ile orada oturduğu düşünüldüğünde, ülkenin Kalkınmasından sorumlu tek Bankasının yönetim şekli hakkında farklı düşünceler gelmiyor değil insanın aklına.

Düşünsenize, Banka Müdürü ve Genel Müdür Yardımcısı siyasi atama!!!

Adaleti ve tarafsızlığı tartışmak isteyen var mı?

Kalkınma Bankası gibi "Merkez Bankası Denetimi Dışında" bulunan bir yapının sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması mümkün değildir.

Bu konudaki tüm yasal düzenlemelerin yapılarak banka denetiminin KKTC Merkez Bankasına devredilmesi gerek atama ile gerek ise siyasi kadrolaşma imkanı sunulan personelin görevlerine son verilmesi gerekmektedir.

Siyasi bir yapıdan arınmış olan Kalkınma Bankası görev zararlarını ortadan kaldırabilmek adına radikal kararları ancak bağımsız bir yapıya kavuştuğu zaman alabilir.

Bu ülkenin ekonomisine katkı koymak için Türkiye den gönderilen paralar da belki o zaman gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşabilir.

***

AS TV'DE YAPRAK DÖKÜMÜ SONRASI

AS TV Direktörü Metin Şadi'yi tanımayanımız yoktur.

Değerli işadamlarımızdandır ancak bir türlü bu televizyonculuk işinde başarılı olamadı gitti.

Sanırım bu işi çok ciddiye almamakla alakalı.

Çok kıymetli bir kadroyla yola çıkan Şadi, Mehmet Moreket ile Ali Tekman'ı da kaybetmesinin ardından sabah programları hariç sürekli belgesel ve reklam yayınlıyormuş.

Okurlardan gelen yoğun istek üzerine bir değineğim dedim.

Sabahları Levent Özadam'ın izlenirliliğine diyecek yok ama ondan sonrası boş diyor herkes.

Bizden söylemesi.

KABİNE DEĞİŞİMİ DEDİKODULARI

Kabine değişikliği ile ilgili olarak dün yazdığım ayrıntılı yazı gün içerisinde onlarca telefon almama neden oldu.

Kabine değişimi olmazsa UBP'yi çk ciddi sarsıntıların beklediğini bizzat partili delegeler ve parti meclisi üzyeleri bana aktardılar.

Ne diyelim ha gayret, çok kalmadı…