"CTP - ÖRP" sadece mantık evliliğiydi

Bayram da en nihayet geçti gitti.

Birçok vatandaşımız yurt dışında değerlendirdi tatilini. Maddi durumu iyi olanların hakkı tabii. Birçok insanımızda boş boş gezerek ve bolca kilo alarak atlattı bu bayram merasimini.

Aslında bugün sendikalarla muhalefetteki siyasi partilerin durumunu yazacaktım ancak Wikileaks'ten yayınlanan raporlarla ilgili haberleri görünce fikrim değişti.

Haberde kaynaklanan kişilere takılıp kalmayacağım ama dönemin Amerikan elçisi Ronald Schlicher'in kendi Dışişleri bakanlığına sunduğu raporu yayınlayan wikileaks belgeleri doğruysa aklıma başka şeyleri getirdi benim.

Bu raporlarda isimlere takılıp kalmak kesinlikle yanlış. CTP-ÖRP Hükümetinin kurulması, öncesi ve sonrasını hatırlattı bana bu belgeler.

Tam bir mantık evliliğiydi desek yeridir.

O günleri çok iyi hatırlıyorum. Dönemin CTP-BG Genel Başkanı Mehmet Ali Talat dı ve deyim yerindeyse Rüzgar gibi esiyordu.

Her ne kadar da Sn Talat seçim propagandasını Rauf Denktaş'ın çözümsüzlüğü ve aleyhi üzerine kurmuşsa da ne kadar ilginçtir Koalisyonu da Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş ile yapmıştı.

Zira Talat ile Serdar Başkan'ın çok iyi bir dostlukları vardı. Bu dostluğun artık yıkıldığını Talat geçtiğimiz ay gerçekleştirdiğimiz bir canlı yayın sohbetinde ifade etmiştir.

SİYASETİN TERS ÇALIŞMAYA BAŞLADIĞI DÖNEM "2005" !!!

Neyse konumuza dönelim. Gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçiminde zaten Rauf bey aday olmamış ve Talat ezeli rakibi Eroğlu'nu %55.6 ya % 22.7'lik bir farkla geçmiş ve Cumhurbaşkanı seçilmişti. CTP'nin Genel Sekreteri Ferdi Soyer'e de başkanlık yolu açılmıştı.

İşte ne olduysa bundan sonra oldu ve KKTC siyasi tarihinde değişiklikler başladı. Artık Talat-Denktaş değil Soyer-Denktaş Hükümeti vardı ve bu hükümet son derece kötü giden bir evliliğe dönüşmüştü.

CTP'nin gücüne diyecek yoktu 2005-2006 yıllarında tam anlamıyla Maliyesi parayla dolu bir CTP-DP Hükümeti teslim etmişti Talat; Saray'a çıkarken.

Yaşanan Rauf Denktaş-AKP Hükümeti sürtüşmesi DP'ye Hükümetten gitme biletine neden olmuş bir de buna Belediye seçimlerinde Lefkoşa'yı DP'nin kazanıp CTP'nin kaybetmesi tuz biber ekmişti.

Artık çarklar DP'nin tam anlamıyla aleyhine çalışmaya başlamıştı. İşte o dönemler Dönemin Başbakanı Ferdi Sabit Soyer tarafından Sağda yeni bir partinin kurulması yönünde ki bir teklifin Ankara Hükümetine götürüldüğünü ve Ankara Hükümetinin bunu kabul ettiği anlatılır DP Kurmayları ve CTP Kurmayları tarafından.

Sağda kelime anlamıyla Ankara'nın tam destek verdiği ÖRP'nin kurulması gerçekleşir ve Hükümete dahil olur.

O dönem Mecliste bulunan BDH Hükümete alınmak yerine ÖRP'nin kurulmasının altındaki gerçekler bilinmesine karşın bunu CTP hiçbir zaman açıklamamıştır.

Hatta ÖRP'nin kuruluşuna katılması muhtemel olan bazı isimler vardı ki Genel Başkanlık istediklerinden yeni oluşuma katılamamışlardır!!!

Talat, Eski dostu Serdar Denktaş'a yapılan bu ali cengiz oyununa istemeye istemeye onay verir ve müdahale etmez.

Tabii Talat da bunun acısını 2010 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşayacaktır.

Siyaset işte. CTP-ÖRP Hükümeti kurulur ve siyasetteki geri sayım başlar. Maliyesi parayla dolu olan CTP-DP Hükümeti artık büyük açıklarla erken seçime gidecek CTP-ÖRP Hükümetine yerini bırakmıştır.

Yaklaşık 2 yıla yakın bir danışmanlığım oldu CTP-ÖRP Hükümetinde ve birçok bakanlar kurulunun sert tartışmalara sahne olduğunu bilirim; yani pek uyum içinde bir yolculukları olmamıştır CTP-ÖRP'nin.

Hatta Turgay Avcı'nın Dışişleri Bakanlığındaki hızından dolayı Dönemin Cumhurbaşkanı Talat'ın ne kadar rahatsızlık duyduğunu hatırlarım.

Maliye'nin de Avcı'nın bazı yurt dışı resmi ziyaretlerini ödemediğini ya da geç ödediğini bilirim. Ya da ÖRP'ye bağlı Turizm Bakanlığının adaya turist gelmesi için bağladığı tur operatörlerinin CTP'ye bağlı Ulaştırma Bakanlığı tarafından "Uçak yok, antlaşmayı iptal edin" diyerek ortada bıraktığını hatırlarım..

WİKİLEAKS BELGELERİ BU ÜLKENİN BOZULMUŞ MAYASINI YANSITIYOR

Wikileaks'in yayınladığı raporda herkesin birbirini şikayet ettiğini gözlemliyoruz; burada görmemiz gereken asıl tablolardan bir tanesi de siyasilerin birbirlerine kol kola bile yürürken çelme attıklarıdır.

Siyaset hareketli olur ancak birbirini siyaset sahnesinden silmeye çalışan hükümet ortakları ve siyasi liderler olmaz siyasette.

Olursa işte bugün yaşanan yapı ortaya çıkar. Hiçkimse siyasetçiye güvenmez dediğimizde bu son derece onur kırıcıdır.

Evet bu halkın Onuru kırılmıştır.

Bugün Türkiye'nin içişlerimize karıştığını şikayet eder dururuz hep. İşte bu müdahale Talat-Denktaş Hükümetinden sonra başlamıştır ne yazık ki.

Bu nedenle UBP'den usanan ve CTP'ye kucak açan halk son seçimlerde git de kim gelirse gelsin derdiyle seçime gitmiştir. Bunları yazarken inanın ki hiç de haz almıyorum ve son derece de üzülüyorum.

KKTC siyasetinin içine düştüğü durumlara. Çünkü bu ülkeyi kurtarması gerekenler siyasilerdir ve biz onlara güvenip oy veririz.

Kişileri hedef yapmak değil derdim ancak gelin görün ki bunlarda yaşanmıştır. Şimdi CTP'nin başında yeni bir Başkan ve kadro var.

Sn Özkan Yorgancıoğlu'nun işi hiçde kolay değildir bu prestiji toparlama anlamında. Ama inanıyorum ki Yorgancıoğlu bunu başaracaktır. Sadece daha iyi bir ekibe ihtiyacı var.

SENDİKALAR VE PARTİLER BİRLİK DEĞİL..

Siyaset şimdilerde de olması gereken seviyede devam etmiyor. UBP Hükümeti içerisindeki bazı vekillerin Genel Başkan İrsen Küçük'e adeta saygısızlıklarına şahit oluyoruz.

Bu vekiller bilmiyorlar ki UBP'nin toplum nezdindeki prestijini yerle bir ediyorlar.

Şu an için bir erken seçim söz konu değil, ben açıkçası olmasını isterdim birçok Milletvekilinin seçim kaybetmesi için ama dediğim gibi erken seçim mümkün değil ve olmayacak ta.

Bunun sebeplerini de yarınki yazımda okuyacaksınız.

Muhalefetteki siyasi partiler ile sendikaların yaptığı son toplantının perde gerisini anlatacağım sizlere..