İngilizler de çikolatayla kandırırdı

En nihayet gün geldi çattı ve Rumlar AB Dönem başkanı oldular. Merkel'in danışmanı Hristofyası sosis ambarını bekleyen köpeğe benzetti. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu son iki gündür alabildiğine açıklamalar yapıyor ve eleştiriler düzüyor Rum tarafına, İsrail'e, Rusya'ya falan filan. Eee netice? Netice, neticeül Hatice. Yani koca bir hiç.

O kadar bir alıştık ve benimsedik ki Rumların bizim aleyhimize neredeyse tüm dünyayla "Türkiye ile hariç !" sıkı işbirliği içinde olduğunu artık anlamadığımız Arapça haberler gibi geliyor yapılan açıklamalar. Anlamıyoruz, anlayamıyoruz; çünkü içi boş. Çünkü kimsenin aslında yapabileceği bir girişim yok. Sevgili Asım Akansoy'un açıklamasına baktım, doğru söylemiş "acı gerçek" demiş Asım; evet acı gerçek bu. Rumlar Dönem başkanı, Rumlar Kıbrıslı Türkler adına da Avrupa Birliği'nde, Hristofyas biz kabul edelim ya da etmeyelim tüm adanın Devlet Başkanı sıfatıyla Brüksel sokaklarında cirit atıyor. Acı gerçek bu. Ama Akansoy bir şeyi eksik bırakmış açıklamasında; O da Türkiye'nin Kıbrıs Cumhuriyeti ile pardon "Kıbrıs Rum Devleti" ile sınayi alanda hala sıkı bir alış verişinin olduğunu söylememiş. Bunu da herhalde Ankara'yı gücendirmesin diye yapmamıştır. Ama bu da acı bir gerçek. Hayatın, dünyanın gerçekleri bunlar Asım.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun açıklamasını iş ola yapılmış bir açıklama olarak değerlendiriyorum. İçi boş bir açıklama. Hiçbir argüman, tez barındırmıyor. Önümüzdeki altı ay içinde ne yapacağımızı, nasıl bir strateji çizeceğimizi anlatmayan bir açıklama. Tam anlamıyla yuvarlak kelimeler ardı ardına dizilmiş.

"Türkiye ile birlikte hareket edeceğiz", tabii ki Türkiye ile birlikte hareket edeceğiz de son 30 yıldır bunun dışında ne yaptık?

Eee Rumlar uzlaşmazdır? Uuu? Ee onu da bilirik, peki bu uzlaşmazlık karşısında ne yaptık? Görüşüyoruz Rumlarla, kahve içiyoruz, ara sıra İstanbul'a hava almaya gidiyoruz, Rum pasaportlarıyla Brüksel'e eylem düzenlemeye gidiyoruz.. ee Başka? Başka bir şey yok dostlar.

Bu kadar ucuz bir filmi kimse oturup izlemez. Hiçbir heyecanlı sahnesi yok. 800 kelimeden oluşan klasik açıklamalar silsilesinden başka bir şey yok.

İşte acı gerçek bu. Kıbrıs konusunda Rumların uzlaşmaz olduğunu hepimiz biliyoruz ama bunun karşısında yaptığımız, yapacağımız bir şey yok. Bu durum insanı umutsuzluğa itiyor.

Halbuki ben Devlet Başkanımdan elini masaya vurmasını isterdim, hır gür çıkarmasını isterdim. Ben Devlet başkanımın konuşmasını dinlerken duygulanmak, umutlanmak isterdim, beni yeni bir umuda inandırmasını isterdim. Alıp peşinden sürüklemesini isterdim Devlet başkanımın.

"B planımız KKTC, Türkiye ile birlikte hareket edeceğizin dışında bir açıklama beklerdim". Olmuyor kardeşim olmuyor. Türkiye bile doğru düzgün inanmıyor bize, Ankara bir heyecan bile görmüyor burada. Kim ne derse desin, Ankara; Kıbrıs sorunun dışına çekmiştir kendisini, artık müdahil değildir yeteri kadar. Müdahil olmamakta da haklıdır, çünkü umutlandırılamayan, yeni bir hayata inandırılamayan, intiharların alıp başını gittiği bir halk var artık önünde. KADIN dahi kendine yeni umudlar sunan adama aşık olur.

Tüm bunları da söyleyince karşınıza geçip pişkin pişkin "ee ama öyle olmaz vur elini masaya. Sakince süreci izlemek lazım. Rumlar fakirleşti, Yunanistan battı, AB çöktü o nedenle Rumlar kendiliğinden ikna olacak çözüme" diyorlar. İngilizlerde Türkleri çikolatayla kandırırdı, eskiler hatırlaması lazım.

****************

TDP'DEN DP'YE 62 KİŞİ KATILDI

Köşe yazımı bitirmeye yakın DP'nin Belediye ile ilgili açıklamasından ötürü DP Genel Sekreteri Bengü Şonya'yı aradım. Madem aradın ben sana başka bilgi vereyim dedi ve "Gazimağusa da TDP'den resmi olarak 62 kişi bu akşam DP'ye katıldı. İsimlerini açıklamak istemeyen başka isimlerde var" yorumunu yaptı. Yine TDP yalanlarsa rezil olursunuz gerçekten TDP'den mi geçiş diye sordum. Hepsi fotoğraflı ve aleni diye yanıtladı. Ben bu katılımlara anlam veremiyorum hala. TDP'lilerin DP'de ne işi var?

****************

MEHMET DARBAZ İLE ÖZER KANLI ARASINDA SERT TARTIŞMA

Mehmet Darbaz dün itibarıyla BRT Yönetim Kurulu Başkanlığına getirildi. Kendisine hayırlısı olsun diyorum. Kesinlikle doğru bir seçim ve atama olmuş. Güvenilir kaynaklardan edindiğim bilgilere göre dün gerçekleşen toplantıda BRT Müdürü Özer Kanlı ile aralarında hayli sert tartışmalar yaşanmış. Mehmet Darbaz bir süreden beridir Özer Kanlı'nın BRT personeline karşı takındığı baskıcı tavra son vermesini ve olayları yasal zeminlerde çözmesini istemiş. Kanlı da bunu kabul etmeyince tartışma alevlenmiş. Mehmet darbaz'ın işi zor. BRT'yi hayli toparlaması gerekecek, kolay gelsin diyorum.