Devletin görevini "onlar" üstlendi

Oldukça yoğun geçen bir İstanbul ziyareti. Gören de sanır gezmeye gittik, değil; olabildiğince faydalı hem üzüldüğüm hem de gurur duyduğum bir olaya tanıklık etmek için İstanbul'daydım. Merit Oteller zincirini, Net Holding adını ve en nihayet Besim Tibuk'un adını duymayan yoktur sanırım. Merit Oteller zinciri dün sabah İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'na kaydını yaptırdı ve dahil oldu. Merit'in ap ayrı bir yeri var Kuzey Kıbrıs'ta. Hem Girne de hem de Lefkoşa'da iki otel açarak büyük yatırımlar yapmış Besim Tibuk. Bununla da kalmayıp hem Maramonte'yi hem de Mercure oteli kiralamış uzunca bir süreliğine. Bildiğiniz gibi Mercure Otel ve Girne-Lefkoşa Merit otelleri beş yıldız.

Bu da yetmemiş yıl sonuna doğru açılacak bir başka ultra lüks otel daha var ki adı yanılmıyorsam dün ben İstanbul'dayken kesinleşti "Merit Royal". Mercure ile Merit Royal son 1-2 yılın ürünü. Turizm Zinciri'nin tam 4 tane 5 yıldızlı oteli oldu Kıbrıs'ta.

Besim Tibuk ve ekibi ile ilgili bu yazıyı kaleme almamın tek bir nedeni yok. Kuzey Kıbrısa, tanınmamış, geleceği belli olmayan bir ülkeye milyonlarca liralık yatırım yapan, istihdamla birlikte üretimi destekleyen bir turizm anlayışını takdir etmemek ya da görmezden gelmek doğru olmaz diye düşünüyorum.

Öncelikle kaleme almak istediğim nokta bu. Bunları anlatmazsam yazımın tamamını anlamanız mümkün değil. Tabii Besim Tibuk'un bütün bu işleri başına yıktığı biri var ki artık bizden daha çok medyatik oldu "Reha Arar". Reha bey Merit Oteller Zinciri'nin aynı zamana da Yönetim Kurulu başkanı.Tibuk'un "sen yaparsın Reha" deyip hep öne sürdüğü veziri. Reha beyde inanılmaz bir azimle çalıyor, uğraşıyor ve başarıyor. En azından Mine Gürses'in Genel Müdürlüğünü yürüttüğü Lefkoşa Merit'in hayranıyım. Türkiye'den KKTC'ye yatırım yapan birçok yabancı yatırımcının otelindeki hava yoktur Lefkoşa Meritte. İkinci eviniz gibidir. Rahat ve güvendesinizdir.

Evet gelelim şu yorucu İstanbul ziyaretine. Net Holdinge bağlı Merit Turizm Grubu İMKB'na kaydını yaptırdı. Reha Arar'da aldı eline çekici "tokmağı" gonka vurdu. İMKB Başkanı Turhan konuşmasını yaparken aynen şu sözleri kullandı "yoğun olarak KKTC'de kurumsallaşan ve çalışmalarda bulunan Merit Oteller zinciri", evet yoğun olarak "tanınmamış, geleceği belli olmayan, her ayın sonunu zorla getiren ama her şeye rağmen asla terk edemeyeceğimiz" KKTC'de yoğun çalışmalar gerçekleştiren Merit! Olay burada kopuyor; adamlar gidip herhangi bir yerinde bu milyonları harcayabilirken Kuzey Kıbrıs'ı tercih ettiler ve KKTC'de faaliyet gösteren bir şirket edasında İMKB'na kayıt yaptırdılar.

Devletin yapmadığı ya da yapamadığı tanıtımı Besim Tibuk ve ekibi üstlenmiş oldu. Bunu biraz deştim. Hatta Turizm Bakanı Ünal Üstel de bu katılıma davetliydi ancak yoğun mesaisi yüzünden katılamadı, keşke katılsaydı diyorum ben. KKTC'de faaliyet gösteren bir turizm şirketi İMKB'na katıldı. KKTC Devleti Türkiye'de az tanınır çok tanınır ama özel bir kurum tarafından dün tanıtıldı ve artık Ekonomi piyasasına KKTC algısı dünden itibaren yerleşmiş oldu. Onlar Devletin Devleti tanıtma görevini üstlenmiş olmaktan mutlu ama ben Devletin bu işleri geriden takip etmesinden hayli rahatsızım.