Açın ameliyathaneleri basına!

Yayın Tarihi: 14/08/12 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+
Avuçlarınızı açıp yerdeki çöpleri alıp çöp tenekesine atarsanız ve sonrasında ellerinizi yıkamadan yemek yer, gözlerini kaşırsanız hatta pis parmaklarınızı bir de ağzınıza sokarsanız, söyleyin bana haliniz ne olur? Çok basit; hastalık kaparsınız. Peki bu ülkede sağlıktan sorumlu olan herkes; yani Tabipler Birliği, Hemşireler Birliği, Sağlık Bakanı neden bu anlattığım şekilde bir hayat sürmüyorlar?

Tabii ki sürmemeleri lazım. Zira onlar doktor ve biz sade vatandaşlara daha da çok örnek olmak durumundalar. Peki bir başka soru soralım. Bugün Lefkoşa Devlet Hastanesi'nin ameliyathaneleri ne kadar hijyeniktir? Ne kadar düzenlidir? Ne kadar derli topludur?

Tabipler Odası Başkanı Dr Erol Uçaner'i izledim dün bir televizyon kanalında. Uçaner, Ameliyathanelerin durumunun içler acısı olduğunu açık bir dille anlattı. Sırayla gidelim: doktorun yemini var bu ameliyatları yapmam diyemez. Eğer karşıda tedavi olmak isteyen bir hasta varsa hiçbir doktor ben ameliyat yapmam diyemez. Yani doktor günün sonunda işini yapar. Gelelim hastane amirine ve başhekimine. Hastanelerin doğru bir şekilde çalışmasından ve çağdaş ve güvenilir olmasından birinci derece sorumludurlar. Ama eminim şimdi kalkıp Lefkoşa Devlet Hastanesinin başhekiminin yanına gitsem bir dokunup bin ah işiteceğim. Çünkü bazı şeyler Başhekimin de elinde değil. Peki kim kaldı geriye; Sağlık Bakanı.

BU SORULAR CEVAP BEKLİYOR SN KAŞİF

Kim bu ülkenin sağlık bakanı? 2009 yılından beri Sn Ahmet Kaşif. İnsanlığına diyeceğimiz hiçbir şey yok Sn Bakanın ama 2009 yılından bugüne neden hala Lefkoşa hastanesi başta olmak üzere ameliyathanelerin doğru düzgün tadilatı yapılmadı?

Neden ameliyathanelerdeki cihazlar sağlıklı bir şekilde çalışmıyor ve insanlar ölüyor ameliyat masasında?

Neden doktor hatasından hayatını kaybeden hastalarla ilgili soruşturmalar gerektiği şekilde yapılmıyor ve üstü örtülüyor? Neden ölenin yanına kalıyor Sn Bakan?

Ailenize ve size Allah uzun ömür versin ama doktor hatası ya da cihazların bozulmasından ötürü siz bir yakınınızı kaybetseniz bu ülke de eminim ki taş taş üstünde kalmazdı; neden garipler ölünce sadece çukurlarını dolduruyor?

Doktor ya da hastane yüzünden ameliyat masasında hayatını kaybeden bir aile ferdi mahkemeye gitse vay gitmese vay. Biliyor ki yargı yolu uzun hem de çok uzun. Sağlık Bakanlığı ise suç işleyen doktorların suçunun ya üstünü örtüyor ya da "bir aylık meslekten uzaklaştırma" gibi ahbap çavuş ilişkisine dayanan cezalar kesiyor.

Bir daha sorayım; Dünyanın herhangi bir ülkesinde hem de bir kez değil 3 kez narkoz hatasından doktorun biri hastaları öldürüyorsa bunun cezası nedir? Bir aylık meslekten uzaklaştırma mı? Yoksa ifşa edilip meslekten men mi? Kim bilir kaç kişiyi daha bu doktor işini bilmeden öldürecektir?

Acı mı geliyor bu sözler herkese; ölmekte acıdır beyler. Öldürene seyirci kalmak ve cezalandırmamak ve susmak, susturmakta suça ortak olmak değil midir?

AÇIN AMELİYATHANELERİ BASINA!

Bir gazeteci olarak öneri de bulunuyorum. Benim bu ülkenin ameliyathaneleri hakkında şüphelerim var; özellikle Lefkoşa Devlet Hastanesi ameliyathanelerini tüm basına açsın ve biz temiz, hijyenik ve sağlıklıyız desin. Rahatlayalım, şüphelerimizden kurtulalım ve topluma bunu yansıtalım.

Aksi takdirde birkaç kartpostal yayınlarım bu köşede.

***************

HÜDAOĞLU GÖREV Mİ BIRAKIYOR?

Son zamanlarda çok eleştirdiğim doktorlardan biri Dr Suphi Hüdaoğlu. Şahsıyla bir alıp veremediği yok; aksine çok da sevdiğim biri kendisi. Ancak Tabipler Birliği Başkanlığı görevini daha proaktif yapması gerektiğini düşünenlerden. Duyduğuma göre Ekim ayında artık başkanlık görevini bırakıyormuşsunuz. Sanırım bu ülkede bir şey değişmeyeceği inancı size de yerleşti.

***************

ÜSTEL GİBİ TURİZM BAKANLARI HEP OLSAYDI

Turizm, Çevre ve Kültür Bakanı Ünal Üstel ile dostluğumuz çok uzun yıllara dayanır. Turizm Bakanı olduğunda bu görevi yapıp yapamayacağı konusunda açıkçası şüphelerim vardı. Ama gün geldi çattı ve Ünal Üstel kendini öyle bir ispat etti ki, kelime yerindeyse yollar sokaklar turist doldu taştı. Yahu bize biri söylese turist kaynayacak ülke diye hayatta inanmazdık. Ünal Üstel'in ve ekibinin başarısı büyük. Yalnız önemli bir uyarı da bulunmak lazım; Tur operatörleri teşvikleri alıp cebine atmasını bildiği gibi bu ülkeye kaliteli turist de getirmeyi öğrenmeli. Yani biraz para harcamasını seven turist getirmelisiniz Sn Bakan. Turizmciler bu konuyu çokça konuşuyor. Söylemiş olalım.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.