Kullanım dışı bırakılamayan adam

Yayın Tarihi: 30/11/12 07:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+
Oldukça heyecanlı başlayan, halkın umudu olan ancak sonrasında halkın güvenini yitiren bir parti imajı vardır CTP'nin. Bu her ne kadar yıkılmaya, kırılmaya başlanmışsa da hala izleri var. İnsan en çok kime kırılır, gücenir? Tabii ki en çok sevdiğine. İşte halk da CTP'yi çok sevdiği için hala yaptığı yanlışları hazmedemiyor ya da unutamıyor.

Farkındaysanız UBP'nin yanlışları pek hatırlanmıyor bu ülkeyi en uzun süre yönetmiş ve pek çok defa zarar vermiş olmasına karşın. Ya da Demokrat Parti'yi şimdilerde her ne kadar süsleyip yeniden topluma çok temiz bir partiymiş gibi pazarlamaya çalışsalar da pek çok yanlış olayın içinde bulursunuz geçmişe bakınca.

Yazacaklarım elbette ki birilerinin canını sıkacak ama geleceğe bir kez daha ışık tutması açısından kaleme almayı doğru buluyorum. CTP Kurultayını hatırladığımızda başından sonuna kadar İkinci Cumhurbaşkanı Sn Talat'ın yönetiminde gerçekleştiğini , Ferdi Sabit Soyer'e "artık kenara çekil" denildiğini, Sn Kutlay Erk'e "aday olma" denildiğini hep bunları biliyoruz. Bunun gizlisi yok, herkes bunları biliyor. Sn Talat'ın çalışma stili Eroğlu'ndan farklı olduğu için, CTP, UBP'den farklı olduğu için Talat'ın kurultaya bu müdahalesi perde gerisinde kalmayı başarmıştır. Kıbrıs konusunda hala Talat'ı desteklesem dahi, partiye müdahalesi , perde gerisinde ipleri elinde tutmaya çalışması ne yazık ki O'nu Denktaş ve Eroğlu'ndan farksız kılıyor.

CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu'nu yürekten sever sayarım, görev süresince kendi tarzıyla muhalefet yapmaya çalışmıştır hala da yapmaya çalışıyor. Muhalefet yapma tarzı her ne kadar CTP anlayışla benzeşmese de bu bir tarz ve yapı meselesidir. Göreve geldiği ilk günden bugüne ne acı bir kahvesini içebilmişimdir ne de yaptığı basın yemeklerine davet edilmişimdir ama bu O'nun hümanist yapısına gölge düşürmez ve ben O'nu bu haliyle seven gazetecilerdenim.

CTP Kurultayı 1 yıl erkene alındı. Bu dayatmaya Özkan başkan her ne kadar karşı çıksa da en sonunda kabul etmiştir. Sanırım kabul etmesi Özkan başkanın başkaları gibi gereğinden fazla siyasi hırsı olmamasından kaynaklanıyor. Ama kurultayın 1 yıl erkene alınması birçok CTP milletvekilinde Sn Talat'a ve O'nun desteklediği yönetime karşı öfke gelişmesinden kaynaklanmaktadır. Örneğin geçtiğimiz pazartesi mecliste konuştuğum bazı CTP'li vekiller birçok CTP'linin Talat'a kızgın olduklarını söylemişlerdir bana. Bunları bir araya getirdiğimde kurultayın 1 yıl erkene alınması aklımda netlik kazanıyor.

Kıbrıs Genç TV'deki programımda CTP-BG Güzelyurt Milletvekili Prof Dr Mehmet Çağlar konuğumdu. Çok sevdiğim yakın bir dostum olmasına karşın sanırım 3 aydır kendisini konuk çağırmadım. Bugün YDÜ İletişim Fakültesi salonunda saat 16:00'da CTP-BG Siyasi Akademi'nin düzenleyeceği eğitim seminerleri var. Oldukça önemli bir seminer olacak bu. Katılmanızı tavsiye ederim.

Sn Çağlar önceleri CTP'nin eğitim sekreteriydi şimdi bu görevi sevgili Birikim Özgür yürütüyor. Çağlar'ı her ne kadar sıkıştırsam dahi parti bütünlüğüne önem veren mesajlar vermeyi tercih etti. Ancak Sn Çağlar da kendi çabaları ve uğraşları olmasa dışlanan vekillerin arasında yer alıyor kanaatimce.

Çağlar'ın parti içi geçmişine baktığımda CTP Hükümette olduğu dönemlerde Eğitim Bakanlığına adı geçmiş olmasına karşın bu görevi üstlenmesi dönemin Cumhurbaşkanı Sn Talat tarafından uygun bulunmamıştı. Bunu çok iyi hatırlıyorum; Ferdi bey kabinede bazı önemli değişiklikler yapmaya çalışmış ama bu konuda Mehmet Ali beyle uzlaşamamışlardı.

CTP farklı bir partidir, sosyalist geleneğe sahip olsalar da tam bir geleneksel Türk aile yapısına sahiptirler. "asla kolu komşuya rezil olmazlar" takdir etmek lazım. Ferdi bey istese o zaman çok sorun yaratabilirdi ama yapmadı.

Bugüne baktığımızda CTP-BG ciddi bir sancı içine girmiştir, bu sancı iç dinamiklerin partiyi ayağa kaldırma çabasıdır. Olumlu bir sancı bence bu ve CTP'nin iç dinamikleri partinin uzaktan bir komutayla müdahaleye açık olmasını istemiyor artık.

Öyle görüyorum ki pek çok CTP'li vekil bu düşünce de bu nedenle Sn Çağlar da Hazirandaki kurultayda aday olacak. Bunu kendisine canlı yayında sorsam da "konuşmak için erken" diyerek konuşmamayı tercih etti. Mehmet Çağlar her ne kadar da belli çevrelerce kullanım dışı bırakılmaya çalışıla da Çağlar'ın inatçı ve çalışkan yapısı onu sürekli medyada ve gündemde tutmayı başardı. Ben bu nedenle ona kullanım dışı bırakılamayan adam diyorum.

Tabii hazirana kadar olası bir erken seçim olmazsa CTP haziranda başkanını değiştirir ve bu başkan kesinlikle Talat'ın desteklediği bir aday olmaz. Bu benim görüşüm. Bir erken seçim olur da Özkan başkan partiyi şaha kaldırırsa o zaman Özkan başkan uzunca bir süre başkanlığını sürdürür ve bence bir erken seçim kapıda.

*************

YÜKSEKBAŞ "TURİZM BAKANLIĞI ARASTAYI UNUTTU"

ÜLKEMİZİN TANINMIŞ İŞADAMLARINDAN Bülent Yüksekbaş ile dün buluşup bir çay içtik. Çarşıda oldukça geniş bir kitleye hitap eden çok şirketli bir işadamı Sn Yüksekbaş. Ancak Turizm Bakanı Sn Ünal Üstel'den yana son derece dertli. Bakan Üstel'in çarşıya gereken ilgiyi göstermediğini düşünüyor. Lokmacı Barikatı ile arasta çarşısı haliyle birinci derece turizm bölgesi, ancak gelin görün ki bölgede bulunan tuvaletler kilitli. Gelen turistler hiçbir şekilde tuvaletleri kullanamıyorlar. Bu sorun defalarca kez bakanlığın gündemine taşınsa dahi bir türlü aşılamamış. Gerekli çevre düzenlemelerinin yapılmasına da yetkili makamlar pek izin vermiyorlar. Örneğin turistleri çekebilmek adına Bülent bey gece başlayan ve gece yarısından sonra da devam eden sokak eğlenceleri düzenlemiş birkaç kez. Bölge de hiç yerleşim olmamasına karşın buna birileri sürekli engel çıkarmış.

"saat beşten sonra lokmacının kuzeyi hayalet kent oluyor, güneyi ise cıvıl cıvıl. Kuzeyin hayat bulmasını istemeyenler var ne yazık ki" diyor Yüksek baş. Haksız da sayılmaz. Turizm Bakanı Sn Üstel'in duyarlı biri olduğunu biliyorum. En yakın zamanda çarşıya adam akıllı bir ziyaret gerçekleştirmesi gerekiyor Sayın bakanın.

***************

TURGAY HİLMİ'DEN DÜZELTME GELDİ

Önceki gün Turgay Hilmi ile Sağlık Bakanlığı arasındaki sürtüşmeyi yazmıştım. Yazımı okuyan sevgili Turgay Hilmi beni arayarak bazı düzeltmeler yapmamı rica etti. Malum ambulans meselesi, aynen Hilmi'nin cümlelerini aktarıyorum "kesinlikle bu ambulans tam donanımlıdır basına böyle tanıtım yapalım demedim, ambulans donanımlı gelmedi. Benimde Sağlık bakanlığından bu ambulans tam donanımlıdır basına böyle sunalım demedim. Kaldı ki ambulansın belki yaşı olabilir ancak Alman makamlarından bu ambulans yolda yürüyebilir belgelerini de bizzat yanımda getirerek Sağlık Bakanlığına sundum. Ahmet Çaluda da şahittir. Öyle görüyorum ki Sn bakan da yanlış yönlendiriliyor" dedi. Düzeltme istediği için Sn Hilmi yayınlıyorum. Sn Akçaba bu işi temize çıkarmak size kalıyor…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları