Denktaş "DP başkaldırının adresi oldu"

Yayın Tarihi: 27/12/12 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+
Merhum Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş'ın rahmetli oğlu Raif Denktaş'ın ölüm yıldönümüydü dün. Tanıma fırsatı bulmasam da, çok insanın övgüyle bahsettiği bir halkçı olduğu yerleşmiştir bilinç altıma. Tüm Denktaş ailesinin başı sağolsun.

DP Genel Sekreteri Bengü Şonya'ya kahve içmek için uğradım dün. Serdar Başkan da içerde olduğu için O'na seslenmeden ayrılmadım. Şonya'nın çayını Başkanın da kahvesini içtim. Serdar Başkan ile küs değiliz ama son aylarda kendisinin yanlış bir yol haritası yürüdüğüne olan inancım nedeniyle ağır yazılar yazmamdan ötürü biraz limoniyiz galiba.

Tokalaşmamızın ardından karşılıklı biraz soğuk rüzgarlar esse de konuşmalarımızda sonradan ortam Erhan Arıklı ile Ömer Adal'ın da dahil olması üzerine ılıdı. Onlar katıldı diye ılımadı tabii. Konuşma derinleştikçe ılıdı. Her parti başkanının hedefidir birinci parti çıkmak. Serdar Başkanın da hedefi % 30 ve üstü oy almak. Gönül bu istiyor işte. Olmasın mı olsun tabii. Bu halkla ben olmaz derim ama.

% 30 plus hedefinin üzerinde ısrarla duruyor Sn Denktaş; nerden böyle bir hedef koydunuz DP'nin oy oranı belli diye soruyorum kendisine.

"her gün neredeyse 150 kişinin elini sıkıyorum, vatandaştan aldığımız ilgi, yakınlaşma bu oya ulaşmamız için çalışmamız, azmetmemiz gerektiğini gösteriyor bana. Vatandaşa güveniyorum" diye sürdürüyor sözlerini.

1993 seçimlerinden bugüne değin Demokrat Parti'nin aldığı oyları değerlendiriyor bir bir. DP'nin ne yazık ki ciddi bir düşüşü var. Serdar Başkana göre bu düşüş şahsından değil CTP ile UBP'nin yarattığı konjektürden kaynaklanıyor. Eroğlu'nu desteklemenin değil de UBP ile yaptıkları işbirliğinin acı bir tecrübe olduğunu ekliyor sözlerine.

Haksız sayılmaz. Annan Planı rüzgarı CTP'yi zirveye taşırken sona doğru yarattığı perişanlık da UBP'yi zirveye taşıdı. Halk buğday tarlasındaki ekinler gibi bir sağa bir sola savruldu. Bu durum DP'nin düşüş sağlamasını TDP'ninde % 10'nun altında bir oy almasına neden oldu.

DENKTAŞ "% 19'LARDAYIZ"

Sohbetin ilerleyen saatlerinde; her parti başkanının birinci parti çıkmayı hedeflediğini ancak şu an ki DP'nin gerçek oyunun ne olduğunu sordum. Serdar Başkan Demokrat Parti'yi % 19'larda görüyor. Yani bu 9-10 milletvekili demek. Birkaç ay içinde erken seçim olursa ki erken seçim olacağına Serdar başkan da emin; DP'nin alacağı oy oranı aslında bu.

Anlıyorum Demokrat Parti başkanı ve camiası % 30'larda oy almayı hesap ediyor ama bana göre 10 vekilden daha fazla yani % 20'den daha fazla bir oy alması mümkün değil.

Yükseliş iki küçük parti için de kaçınılmaz zaten. TDP nasıl sol kesimin oylarını topluyorsa DP de sağ kesimin oylarını topluyor. Yani UBP-CTP ikilisi kan kaybederken DP-TDP ikilisi güç kazanıyor. Bu durum partilerin kendi çabalarının yanı sıra doğal sürecin getirdiği de bir durum.

DENKTAŞ "ARABACIOĞLU'NDAN MEMNUNUM"

Uzunca bir süre aday olmayacağını ve siyaseti bırakacağını deklere eden DP Lefkoşa Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu'nun aday olacağını belirtmesini nasıl karşıladığını sordum başkana; " Arabacıoğlu'nun partiyle herhangi bir sorunu yok, siyasetten soğumuştu kendisi. Aday olacak olmasını memnuniyetle karşıladım. Meclis'te benim boşluğumu her zaman doldurdu" diyerek yanıtladı.

Tabii Arabacıoğlu, DP'nin oy oranını yükseltecek bir isim ama şunu da peşinen söylemeliyim ki DP'liler arasında "Partinin kötü gününde yoktu, parti yükselişe geçince yaklaştı" diye konuşmaların tonajı yüksek. Bu nedenle DP'de ilk kez delegenin belirleyeceği aday sıralamasında zorlanma ihtimali var Mustafa beyin. Bu da önemli bir anekdot.

Partiler her ne kadar bir bütün olarak kabul görse de sürükleyici olan her zaman Genel Başkanlardır. Bu nedenle Serdar Denktaş'ın yakın geçmişte yaptığı hataları tekrarlamaması çok önemli. DP'nin şu an son derece iyi bir Genel Sekreteri ve İlçe Başkanları var. Kanaatimce bu ekip partiyi adeta sırtladı ve götürüyor.

Ama halk vitrindeki adama bakar; yani Serdar Denktaş'a. Olası bir erken seçim DP'nin değil Serdar Denktaş'ın sınavı olacak.

**************

HÜKÜMET, ÖRP-DGP KONUSUNDA GECİKİYOR

Kim ne söylerse söylesin, ÖRP ile DGP'nin UBP'ye dahil olması gerektiğini düşünüyorum. Her iki partinin de barındırdığı potansiyel UBP'yi daha iyi noktalara taşıyacak. Bu tartışılmaz bir gerçek. Önemli adımları atarken mutlaka birileri panik yapacak, birileri endişe edecek ama önemli olan bu seslere kulak tıkayarak doğru olanı yapmak. Yoksa o neder bu demeze bakılırsa parti daha da kötü noktalara düşer. Fuat başkan, taşım sana.. Yaparsan sen yaparsın bu işi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları