İlkleri hep o yapıyor

Yayın Tarihi: 14/03/13 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
Bir ülkede en önemli kurum Devlettir. Devleti olmayan ülkelr vardır dünyada. Boynuları hep bükük olur o ülkenin insanlarının. Hükümetler vardır Devleti devlet yapan ve yaşatan, bazen iyi bazense kötü. Bazen yeterli bazense yetersiz. Bir de ülkelerde var olan devleti dünyaya tanıtan insanlar vardır. Onlara ister aydın deyin isterseniz akil insan. Adını ne koyarsanız koyun öyle insanlar yetişir ki toplumun içinden o ülkenin adı o insanla ya da insanlarla anılır.

Örneğin kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş bunlardan biriydi. Kıbrıs O'nun adıyla anılırdı bir zamanlar. Ya da Asil Nadir temsil ederdi Kuzey Kıbrısı. Bana göre 21. Yüzyılda Kuzey Kıbrısı Türkiye ve dünyada temsil eden akil insanın adı Suat Günsel.

Gözü pek, korkusuz, yenilikçi ve birçoğumuza göre çılgın sayılabilecek fikirleri var. Bunları bir bir hayata geçiriyor ve biz sadece alkışlıyoruz. Sahipleniyoruz da belki ama nekadarımız bunu yapıyor şüphedeyim.

Evet beyler belki Sarayönünden ya da evinizden bakarken Suat Günsel ve YDÜ kavramını net algılamasak da başta Türkiye olmak üzere onlarca ülke bu iki kavramı çok güçlü bir şekilde algılıyor. Suat Günsel ve YDÜ kavramı adeta KKTC'yi marka haline getirdi.

Düşünüyorum da aklıma başka bir sivil temsiliyet gelmiyor.

"KKTC'den TC'ye Dünyanın En Büyük Otomasyon Projesi Hediyesi" sloganıyla tüm haber ajansları dün sarsıldı.

"Yakın Doğu Üniversitesi ile T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında imzalanan protokol çerçevesinde gerçekleştirilen, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı 1112 halk kütüphanesinin kullanımına sunulacak, kütüphane otomasyon sistemi ile ilgili çalışmalarda son aşamaya gelindi".

Bakın haber aynen böyle, daha doğrusu olayın özeti bu ama bunu öyle kısaca anlatmaya yetmez. Yakın Doğu üniversitesi on beşine yakın öğrencisini Türkiye'nin 1112 kütüphanesine ve 1112 kütüphaneyi de KKTC'ye bağlıyor.

Eğitim adına kelime anlamıyla devrim. Mangalda kül bırakmayan diğer üniversitelerin bugüne kadar aklı nerede diye sormak lazım.

Diğer üniversitelerin yaptıklarını değersizleştirmek adına söylemiyorum bunu ama YDÜ yapınca olay oluyor işte.

Tabii işin bir başka boyutu da yapılanları sahiplenmek. Ama gelin görün ki biz Suat hocayı sahipleneceğimize O bizi sahipleniyor, gelin görün ki Hükümetin bazı bakanlarının Suat hocanın yarattıklarına gölge düşürmekten başka heyecanları yok.

Bugün Suat Hocamla bir kahve içeceğiz; yazının ikinci bölümünü yarına bırakıyorum. Eğer yağmur şiddetliyse su çatıdan sızacak yeri bulur.

****************

EROĞLU'NUN ADAYI ARABACIOĞLU MU?

UBP Kurultayı süresince anayasanın kendisine zorunlu kılmış olduğu bağımsız olma ilkesini yerle bir eden ve kale almayan Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun, Demokrat Parti'nin adayı Mustafa Arabacıoğlu'nu desteklediği dedikoduları yayılmaya başladı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Demokrat Parti'nin inanılmaz desteğini alan ve bu sayede Cumhurbaşkanı olan Sn Eroğlu'nun Sn Denktaş'la oldukça yakın siyasi bağlarının olduğu söylenir her zaman. UBP kurultayına "UBP'de benim geçmişim var" deyip aleni müdahil olan bir siyasinin LTB seçimlerine mesafeli durması ve bu yönde seçim yarışına geç başlayan Hasan Sertoğlu'na destek beyan etmemesi oldukça düşündürücüdür.

**************

SAĞLIK BAKANLIĞI'NIN DİKKATİNE

"Sağlık Bakanlığı göreve" başlıklı köşe yazımla ilgili olarak Sağlık Bakanlığı bir açıklama yaptı. Bu son derece memnuniyet verici. Hizmet alımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekilen yazının sonunda "yanıltıcı ve maksadını aşan haberler kimseye fayda sağlamaz" ifadesi de kullanıldı. Sağlık bakanlığı'nın ihtiyaç duyulması halinde hizmet alımı yapması tabii normaldir; buna kimsenin diyecek bir lafı olmaz. Amacım Sağlık bakanlığını bir polemiğe sürüklemek ya da yıpratmak da değil ancak yazımın maksadını aşan ve yanıltıcı bir yazı olmadığını belirtmekte yarar görürüm. Bakanlığın köşe yazıma karşın böyle bir bakışa sahip olmasını esefle karşılıyorum. Yaptığım bazı araştırmalar sonrasında edindiğim verilere göre Kıbrıs Türk tabipler Birliğine kayıtlı 21 Anestezi uzmanı KKTC'de görev yapmaktadır. Beyin Cerrahisi alanında ise sadece ÜÇ doktorumuz bulunuyor. Onkoloji alanında ise Tabipler Birliğinin resmi sitesinde herhangi kayıtlı bir doktora rastlamadım. Bu denli önemli ve gerçekten sıkıntısı çekilen doktorlarda hizmet alımı yapılması hatta bunun artırılması son derece önemlidir. Ancak Ülkemizde kayıtlı anestezi uzmanı olarak görev yapan 21 doktordan bir kısmı devlet hastanesinde görevli ya da emekli olmuş ama bir kısmı da özelde çalışıyor. Sağlık Bakanı Sn Hasipoğlu'yla geçtiğimiz hafta yaptığım söyleşide doktorların hem devlette hem de özelde çalışmaların yasaya aykırı olduğunu kendisinin de bildiğini ve doktoru özeli bırakarak Devlete teşvik edecek yöntemler geliştirmeyi planladığını bana anlatmıştı. Yeni geçen maaş sınırlamasıyla işe yeni başlayacak bir doktorun alacağı maaş düşük ama bu yasa geçmeden önce özelde çalışan anestezi uzmanlarına devletin kapıları açılsaydı, emekli olan anestezi uzmanlarından hizmet alımı gereksinimi ortadan kalkardı. Şimdi hem özelde çalışan hem devlette çalışan doktorlar ile sadece özelde çalışan doktorlar arasında da ciddi bir çatışma var. Anayasa mahkemesi bunu yasaklamış bulunuyor. İşte Sağlık bakanlığı bunları düzenlemeli ve Tıp sektöründe eşit olmayan bu çalışma ortamına son vermelidir. Olaya bir de bu pencereden bakılmasını tavsiye ederim.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.