İstifaların arkasında kim var?

Yayın Tarihi: 21/03/13 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
UBP Kurultayının bitmesinin ardından her ne kadar muhalif sesler yükselse de medyanın UBP içindeki huzuru bozucu bu seslere yüklenmesinin ardından herşey normale dönmüştü. Ahmet Kaşif'in köy köy gezerek UBP Genel başkanı ve Başbakan İrsen Küçük'ün aleyhine propaganda yapmasını sert bir dille eleştirmiştik. Yalnızca ben değil birçok gazeteci bu davranışı etik bulmamıştı.

Ne kadar ilginçtir ki herşey sakinleşip yoluna girmesinin ardından belediyelerin istifasıyla ortam gerildi. İstifa eden belediyelerin tek şikayetleri istedikleri devlet katkı payının 9.00 yerine 9.25 olmasıydı. Ortada 0.25'lik bir kavga var. Gerçek neden bu mu?evet belediyelerin özellikle birçok belediyenin maddi anlamda zorda olduklarını biliyoruz. Yalnızca UBP'li değil pek çok belediye aldıkları devlet katkısından memnun değiller.

Yapılan nüfus sayımının ardından nüfusa göre gerekli katkıları almadıkları da bir gerçek. Ancak söz konusu bu yedi belediyenin devlet katkılarında Hükümetin verdiği taahhütü tutmamasına karşın apar topar istifalarını sunmaları son derece ilginçtir.

Bu konuda yazılı ya da sözlü net bir uyarı yapılmadan, gerekli temaslar kurulmadan ve dahası Başbakan İrsen Küçük'ün yurt dışında olduğu bir sırada baskın basanındır mantığıyla istifa sunmaları bana öyle geliyor ki bir kışkırtmanın sonucudur.

Yine birileri UBP'nin iç huzurunu bozma hevesine kapıldı. Açıkçası ben bunu böyle yorumluyorum. Başbakan İrsen Küçük'ün yurt dışında olduğu bir sırada apar topar "ya bunu yaparsınız ya da istifalarımızı geri almayız" denmesi siyasi etiğe uymamaktadır.

İlgili belediye başkanlarını suçlamak anlamında söylemiyorum, ekonomik açıdan zayıf olan belediyeleri biri ya da birileri tarafından kışkırtılmasının söz konusu olduğunu düşünüyorum.

Hepimiz biliyoruz ki belediyeler ekonomik açıdan zorda ve hükümetin bu konuda tedbir üretmesi gerekiyor; bu konuda herkes hem fikir.

İçişleri Bakanı Nazım Çavuşoğlu bir süre önce belediyelerin ekonomik açıdan sürdürülebilir olmadığını ve belediyelerin birleştirilmesi gerektiğini açıklamıştı. Yani bu yönde hükümet bazı adımlar atacak. Bunun sinyali verildi.

Belediye seçimi yaşayacak bir UBP var, kurultay atlatan ve ciddi çalkantı yaşayan bir UBP var; olması gereken partiye sahip çıkıp sorunları içerde mi çözmek? Yoksa cemil cümleye ilan edip işi rezilliğe dökerek mi çözmek?

İstifalar gerçekleşmedi.

Doğrusu Başbakan İrsen Küçük'ün dönmesini bekleyip sorunları kapalı kapılar arkasında çözmektir. Ekonomik zorluk, maaş ödeyememek, gelirleri toplayamamak hep bunlar belediyelerin ciddi sorunlarıdır ve bu konuda isyan etmekte haklıdırlar ama her işinde bir adabı olmalı.

Belediyeleri bu tür bir eylem yapmaya kışkırtan kim bunu öğrenmek lazım. Gelecekteki en az on yılı şekillendirecek bir partinin parçası olduklarını unutmamalılar.

Bir viking atasözü der ki "kalenin kapısı bir tanedir, kaleye girmek isterseniz kapısına gitmeniz gerekir"...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.