Töre: "UBP ile DP işbirliği yapmalı"

Kanal T Programcılarının önde gelen programcılarından sevgili Dilek Kırıcı'nın önceki gece konuğuydum. Bir diğer konuk da Zorlu Töre'ydi. Aslında programa giderken Zorlu Töre ile nasıl bir program geçireceğiz diye düşündüm.

Zorlu Töre'nin görüşlerini pek savunan biri değilim, kısmı de olsa katıldığım tezleri var ama genel olarak dünya görüşlerimiz farklıdır; işte bu nedenle bu program nasıl geçecek diye merak ettim.

Zorlu Töre'yi hayli değişmiş, siyaseten olgunlaşmış buldum. Bir kere Hükümetin gidişatından son derece rahatsız. Hükümetin kelime anlamıyla yanlış başladığı kanaatinde.

Sırayla gidecek olursak camilerin elektriklerinin hala kesik olması Zorlu beyi hayli rencide ve rahatsız etmiş durumda. Toplum olarak herkesi rahatsız etmiştir bence ama ne halse kimsenin ses çıkardığı yok. Daha da önemlisi Başbakan Yorgancıoğlu'nun camilerin elektrik sorununu çözme yoluna gitmemesi ve bunu kendi sorumluluğu alanında göstermemesi hükümette olan bir partinin vekili olarak Zorlu beyi kızdırmış durumda.

Son derece de haklı bana göre. Bir başbakan bu nasıl benim sorunum değil manasında konuşabilecek noktaya gelebilir ki?

TÖRE "HÜKÜMET YOLA YANLIŞ BAŞLADI"

Oldukça önemli eleştiriler yaptı Zorlu Töre; hükümeti yerden yere vurmadı ama önemli yanlışlara dikkat çekti ve lafını esirgemedi. "bir kere bu ülkede camilerin elektriğinin kesik olması kabul edilebilir bir şey değil. Anlam vermiyorum neden hala Başbakan bu sorunu çözmüyor. Bu konuyu tartışıyor olmamız son derece ayıp ve yanlış. Yaklaşık 15 gündür camilerin birçoğunda elektrik yok ve hala bu paralar ödenmiyor. Buna sessiz kalmamız ve sabır göstermemiz mümkün değil. Bir hükümetin ilk 100 günü çok önemlidir. Hükümet böyle giderse pek iyi bir 100 gün olmayacak, açıkçası ben gidişatı pek iyi bulmuyorum. Tüm sıkıntıları da çıkıp kürsüden ifade ediyorum. Başbakanın gerekli adımları atması gerekiyor".

TÖRE "ALO BEN BEŞİR İLE ALAY EDİLMEMELİYDİ"

"Türkiye Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın CTP Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu'nu araması ve alo ben Beşir konusu Özkan bey tarafından ve CTP tarafından bu kadar konuşturulmamalıydı. Adeta alay konusu yapıldı. Ben bundan son derece rahatsızım. Bir ülkenin Başbakan yardımcısı sizi aramışsa siz bunu alay konusu yapıp tartıştırmayacaksınız. İki ülke arasındaki ilişkilere son derece dikkat etmek lazım"..

TÖRE "ARABACIOĞLU YANLIŞ KONUŞTU"

İlahiyat Kolejinin açılması konusuna da geldi konu ister istemez. Zorlu bey bir Müslüman olarak ülke halkına bu tür bir yapının gerekliliğini anlattı ve Eğitim Bakanı Arabacıoğlu'nun "kendimi yabancı hissettim" demesini eleştirdi ve doğru bulmadığını anlattı.

İlahiyat kolejinin KKTC için önemli bir ihtiyaç olduğu kanaatinde zorlu bey. Haliyle doğru söylüyor. Bu okula 300'den fazla insan başvurdu ve hepsi de imam olacak diye bir durum yok. Birçok alanda üniversite tahsiline devam edebilir.

Zorlu bey bazı kesimlerin ilahiyat kolejinin açılmasına ve yeni camilerin yapılmasına karşı olanları anlamadığını ifade ederek " dinini öğrenmek isteyenleri hoş görmek lazım. Kaldı ki bölgeye son derece faydalı olacak bir tesis ve eğitim yuvası olacak. İleriyi düşünmek, ileriyi görmek lazım" diye konuştu.

"UBP'NİN BÜYÜMESİNİ VE GELİŞMESİ İSTİYORUM". DP'NİN DE…

Ulusal dava konusunda son derece hassas bir yapısı var Zorlu beyin ve konuşma tarzından bu konuda ciddi olduğunu anladım. Neticede onun duruşu da bu. Saygı duymak lazım. Töre "yerel seçimlerde ve ulusal dava konusunda UBP ile DP işbirliği yapmalı, her iki partinin de siyaset tarzı birbirine yakın. Açıkçası ben UBP'nin büyümesini ve gelişmesi istiyorum, DP-UG'nin de büyümesini istiyorum. Bu nedenle her iki partide birlikte hareket etmelidir. Siyasette neler yaşanacağını bekleyip görmek lazım, 24 saat siyasette çok uzun bir süre biliyorsunuz. Ve daha da önemlisi yakın sürede neler olup biteceğini tahmin etmek son derece zor. Bir gerçek var ki iyi gitmiyor, böyle gitmiyor" diye konuştu.

***************

CAMİLERİN ELEKTRİĞİNDEN BAŞBAKAN SORUMLU

Bu ülkenin her şeyinden sorumlu olan tüm ülke adına Başbakan Yorgancıoğludur. Eğer hala camilerin elektriği kesik ise bunun tek müsebbibi de Özkan beydir. Meclis kürsüsünden benim sorumluluğumda değil vakıflar ilgileniyor demek çok yanlış bir durum. Günün sonunda tüm kurumların başı Özkan bey. Uzunca süredir Vakıflar Yönetim kurulu ile Din işleri Başkanlığı arasındaki husumet de bu kesinti ile yeniden gündeme geldi. Her iki kurum birbirini yemek yerine camilerin elektrik sorununu çözmeli. Bana çokça dedikodu geliyor ama kaleme alıp üzerine gitmek istemiyorum. Neticede zaten yıpratılan Kıbrıs'taki İslami algının yıpranmasına bende katkı koymak istemiyorum. Umarım her iki kurumda uzlaşır ve bu husumet ortadan kalkar. Vakıflar yönetim kurulu bu elektrik kesintisi konusunu ortadan kaldırmalı, Dinişleri Başkanlığı da vakıflar yönetim kurula karşı sendika ve imamları örgütlememeli. Bakınız yapılan her şey benim kulağıma geliyor ama üzerine gitmek istemiyorum. Bazı dosyaların Ankara'ya gönderildiğinden de haberim var. Türkiye Diyanet işlerinin de bu işe mesafeli durmasını tavsiye ederim. Siz isimleri islamla anılan kişiler bu işe sahip çıkmazsanız Başbakanın hiç sahip çıkmaz. İnanan ile inanmayan bir olmuyor..