İngilizlerden Rumlara "büyük rüşvet"

Yayın Tarihi: 20/01/14 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

** Son derece tuhaf ve şaşkınlık verici bir durum İngilizlerin kendi topraklarını imara açması ve satmaya kalkışması.İngiltere burada satacağı üç-beş dönüm toprakla kriz falan aşacak değil elbette ki. Bunun ardındaki mesele siyasi ve muhtemelen komunist Hristofyası gönderip kendi adamları olarak tanımlayabileceğimiz Anastasiades'e jestin en büyüğü yaptılar.

** Ankara Hükümeti Cumhurbaşkanı Eroğlu'nu Ankara da en üst seviyede ağırlayarak "Eroğlu'nun arkasındayız" mesajını verdi. Öyledir ya da değildir, orasını bilemeyiz ancak böyle bir aşamada Eroğlu'nun Ankara tarafından ağırlanıp desteklenmesi kaçınılmaz bir gerekliliktir. Bundan sonrası için Ankara'nın Washington ile yapacağı jestler gündeme gelmeli..

Annan Planı döneminde hani hep Annan ile yatıp kalktığımız dönemde, herkesin ekmek kapısının, AB uzmanlarının türediği dönemde ve bunu daha da uzatabilirim en çok gıcık yaptığım söylem "barış hemen şimdi" söylemiydi. Şu kız bizi beğenmiyor,istemiyor, takım elbise giydirilmiş bir çoban olan biz, fabrikatör ve zengin olan rum kızına aşık olmuştuk bir kere, o nedenle barış hemen şimdi diye bağırıyorduk.

İnandık da bu kıza ki bizi zaman içinde sevecek, nikahımıza alacağız ve mutlu olacağız, olmadı. Hatta erkek başımıza biz onun nikahına bile girmeye razı olduk, yine olmadı.

Kız bizi kandırmıştı bir kere. Şaka değil bu, Kuzey Kıbrıstaki bir siyasi görüşün ve bu siyasi görüşten beslenen tarafların çöküşünü getirdi bu durum.

Farkındaysanız başta CTP olmak üzere tüm çözümcü ya da barışçı geçinen kesimler bocalıyor şu an. Ortaya koyabildikleri hiçbir görüş yok, çünkü ne evleneceğimiz kız ortada artık ne de gelinliği.

Sadece gaddar suratlı babası gelmiş onunla pazarlık dahi yapmıyoruz, yapmaya çalışıyoruz sadece. Hukare "garip" Downer de o arabulucu komşu kadınlar misali gidip geliyor.

Sonuç olarak çare yok bu işe.

İngilizlerin egemen üs bölgelerini Rumlara imara açması, satma kararı alması ile Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun Ankaraya giderek tüm Ankara zirvesi tarafından kucaklanması tesadüf olmasa gerek.

Diyeceksiniz ki bu çok önceden alınmış bir randevuydu, eee İngilizlerde dün sabah üs topraklarını imara açma kararı almadı ya. Sonuçta karşılıklı istihbaratlar çalışıyor.

İNGİLİZLERİN JESTİ

Son derece tuhaf ve şaşkınlık verici bir durum İngilizlerin kendi topraklarını imara açması ve satmaya kalkışması.İngiltere burada satacağı üç-beş dönüm toprakla kriz falan aşacak değil elbette ki. Bunun ardındaki mesele siyasi ve muhtemelen komunist Hristofyası gönderip kendi adamları olarak tanımlayabileceğimiz Anastasiades'e jestin en büyüğü yaptılar.

Yakın geçmişe dönüp bir baktığımızda İngilizlerin hep iki halkı birbirine düşman edecek politikalar sergilediğini görürüz. Uzun uzun yazmaya gerek yok ama birçoğumuzun ailesinde bulunan ariyef polislerinin ve buna bağlı olarak kısıtlı bir dönem dahi olsa dağıtılan İngiliz tabalarının yani vatandaşlıklarının, İngilizlerin Rumların elinden kurtulmak için Türklere verdiği büyük bir rüşvet olduğunu söyleyebiliriz.

Şimdi yaşanan nedir peki ? İngiltere gibi dünyanın dört bir yanında altın rezervleri olan bir imparatorluğun Rumlara imara açacağı toprağın ticari olarak hiçbir mantığı olamaz.

TÜRK TARAFI BU DURUMDA NE YAPMALI

Bana göre Türk tarafının bu noktada yapabilecekleri sınırlı. Çünkü İngilizler 1960 antlaşmalarına dayanarak elinde bulundurdukları toprakları Rumlara açtılar. Yani bir rum gidip bin dönüm arazi satın alsa dahi üsler bölgesinden günün sonunda İngiliz Devletinin egemen olduğu bir ülke de bu faaliyeti yapmış olacak. Yani ana kara parçası ingilterenin elinde kalacak günün sonunda.

Türk tarafı İngilizlerin bu hamlesini doğru okuyabilmeli ve iyi analiz edebilmeli hala hiçbirimiz İngilizlerin bu tür bir politik davranışı neden yaptığını bilmiyoruz. Politik davranış diyorum çünkü böyle siyasi karar olmaz ve bu kara uzun ömürlü olmaz. Şimdilik bunu sadece siyasi rüşvet olarak değerlendirebiliriz.

Türk tarafına gelince, yani bize. Ankara Hükümeti Cumhurbaşkanı Eroğlu'nu Ankara da en üst seviyede ağırlayarak "Eroğlu'nun arkasındayız" mesajını verdi. Öyledir ya da değildir, orasını bilemeyiz ancak böyle bir aşamada Eroğlu'nun Ankara tarafından ağırlanıp desteklenmesi kaçınılmazdı. Bundan sonrası için Ankara'nın Washington ile yapacağı jestler gündeme gelebilir örneğin.

Amerika ile İngiltere'nin ikiz kardeş olmasına rağmen Ankara Hükümeti, Cumhurbaşkanı Eroğlu'na Washington'da güzel sözlerle donatılmış bir ziyaret ayarlamalı.

Kıbrıs gibi derin ve siyasi konjektürün her an dağılmaya müsait olduğu bir coğrafya da Amerika şüphesiz ki müttefiği Ankara'nın Kıbrıs üzerinden sırtını okşamalı.

Aksi halde gerginleşen bir krizin kapısını aralamış olur Müttefiklerimiz…

************

GÜNÜN SÖZÜ

Yarın bizi beraber görenler "kimdi o yanındaki" diye sorarlarsa beni detaylı anlatma.
Kısaca; "ömrümün geri kalanı" dersin.

Cemal Süreya

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları