Bu Ülke de Vergi Ödeyeni "APTAL" yerine koydular!!!

"Digi-Tech in Vergisini Silenler hakkında SORUŞTURMA BAŞLATMALI. Digi Tech Sadece Stopaj Değil, KDV ve Damga Vergisi de Ödemeli...Yasalar Bunu Emrediyor...!!!"

İnsanın aklına vergi ödeyenler enayi mi diye bir soru geliyor??

Bu ülkede gerek Kamu gerek ise Özel Sektörde çalışmakta olan ve bu Devlete bordro üzerinde peşin vergi veren her bir vatandaş ve/veya çalışanlar enayi mi?

Bu ülkede ticaret yapabilmek adına tüm varlığını riske atarak özel sektörde ayakta kalmaya çalışan işverenler enayi mi?

Aylardan beri katıldığım birçok televizyon programında, köşe yazılarımda, dost sohbetlerimde ve fırsat bulduğum her ortamda üstüne basa basa söylüyorum; Bu ülkede Kayıt Dışı Ekonomiye göz yuman tek kurum, adaletsiz DEVLET dir.

Geçtiğimiz gece Ada TV de Sn. Okan Şafaklı'nın uzman konukları; Sn. Vedat Yorucu-Sn. Tamer Müftüzade ve Sn.Göksel R.Saydam, Digi Tech in BAĞIŞLANAN 30 MİLYON TÜRK LİRASINA yakın vergiyi tartıştılar. Gerçekten muhteşem bir programdı. Herkesin yeniden izlemesini tavsiye ederim.

İşte programa katılan uzmanların görüşleri;

• Konu Trajikomik bir olaydır. Bu uygulamanın ne Anayasanın eşitlik ilkesine ne de Vergi Hukukuna uyan bir kısmı yoktur.

• Hükümet, bilinçli olarak alacağı vergiden tek taraflı vazgeçmiştir.

• Bugüne kadar bu tip vergileri ödeyen tüm İşletme sahipleri kendilerini APTAL hissetmektedir.

• Dava süresince Mahkeme karşısında hiçbir Dava gerçekleşmemiştir. Türkiye'den gelen 4 uzmanın yazdığı raporlar dahi mahkemeye sunulmamış ve Devlet bile bile zarara uğratılmıştır.

• KKTC deki firma, Digiturk ile ilgili sözleşmeyi dahi sunamamış ve 12 yıl boyunca kendisine gönderilen faturalar için ödemesi gereken stopaj harici Katma Değer Vergisini dahi ödemeyerek açık bir şekilde Vergi kaçırmıştır. Hükümet de buna destek vermiştir.

• Maliye Bakanlığı, uzlaşma metninde 11 yıl 7 aylık vergiyi silmiş ancak Ağustos 2013 den sonra ödenmesini talep etmiştir. Yürürlükteki bu Yasalar hiç değişmediğine göre, nasıl olur da Hükümet ayni konu ile ilgili olarak geçmişi affedip bugünden sonrası için vergi talep edebiliyor.

• Mevcut Vergi Yasalarına AYKIRI olarak alınan bu karar karşısında vatandaşın Hükümete olan inancı tükenmiştir. Milyonerden Vergi alınmayıp garibanlardan alınmasını siz hangi topluma nasıl açıklayacaksınız.

• Savcılık derhal suç duyurusunda bulunmalı ve davayı açarak tüm silinmiş vergiyi, stopaj haricindeki KDV ve Damga Pulunu da hesaplayarak faizi ile tahsil etmelidir. Bu bedel en az 30 milyon Türk Lirasıdır.

• Hükümet Dava yoluna gitse kazanacağı kesin. Ama gitmeyerek en az 30 milyon Türk Lirasından vazgeçti. Neden dava sonucunu beklemedi? Maliye Bakanlığının hiçbir itibarı kalmamıştır.

• Yazılı Basın bu konuyu manşetlerden indirdi ve asla da açmaya niyeti yok. Her taraftan baskı var..

• Bu ülkedeki değil tüm Dünyada var olan Vergi Yasalarını özüne aykırı alınan bu kararın vebalini kim ödeyecek?

• Konuşulan konu, ilgili işlemde Vergi olup / olmadığı konusu değildir. Az biraz bilgisi olan herkes, bu ülkede kazanılan bu verginin KKTC de ödenmesi gerektiğini bilir. VERGİ vardır ve ÖDENMELİDİR. Ast olan bu Verginin HANGİ GEREKÇE İLE SİLİNDİĞİDİR? Devleti zarara uğratanlar bunun hesabını vermelidir.

• 80 li yıllarda yazılmış olan bahse konu Vergi Yasaları (Gelir Vergisi-KDV-Damga Vergisi v.b) bu olayı net olarak Vergiye tabi olduğunu söylemektedir. Yorumlayan bürokratlar Yasaları uygulasa, bu şirket vergi ödemek zorunda kalırdı ama bürokrat arkadaşlar Yasaları kişiye ve güce göre uygulamaktadırlar. Maliye Bakanlığı ZÜMREYE göre Vergi toplamaktadır.

• Benzer durumda vergi ödeyen tüm şirketler, geçmişte ödedikleri bu vergileri geri talep etmek adına derhal dava açmalıdır. Anayasaya göre eşitlik ilkesi var ise, ya bu parayı ödeyen kişi ve kurumlar ödedikleri vergiyi faizi ile geri alacaklar ya da vergisi bağışlanan şirket de bu borcunu faizi ile geri ödeyecek.

• Konu öyle bir saptırıldı ki, Digi Tech şirketinin ödemek zorunda olduğu stopaj harici KDV unutturuldu. Yürürlükteki KDV yasası uyarınca, ödenmesi gereken %10 stopaj haricinde %16 KDV de ödenmeliydi. Bunu Yasa emrediyor. Aksi halde yıl sonunda kar eden tüm Şirketlerimiz yurtdışından fatura getirerek direk gider yazsın ve hiç vergi ödemesin...Sadece stopaj değil, %16 KDV de gecikme cezası ile ödenmek zorundadır.

Ve daha birçok söylem...Uzun zamandan beri izlediğim en doyurucu ve bilgilendirici programlardan biri olan yayının herkesçe tekrar ve tekrar izlenmesinde fayda var. Kayıt Dışı Ekonomiye tam destek veren Hükümetin, Zümrelere göre adaletsiz Vergi toplayan Maliye Bakanlığı'nın göz göre göre neler yaptığı herkesçe bilinmeli.

Programın ardından, konu hakkında bilgisi olan veya program süresince olaydan haberdar olan herkes birbirini aramaya başladı. İçlerinde birçok Maliye Bakanlığı ve Vergi Dairesi çalışanının da bulunduğu bu yoğun telefon trafiğinin sonucunda, olayın ne kadar vahim ve utanç verici olduğu, dolaylı olarak Vergi Dairesinin saygınlığının da yok olduğu ortaya çıkan ortak bir söylemdi.

%69 luk Vergi Yükünün olduğu KKTC de adaletsiz vergi tahsili olaylarında yaşanan bu son örnek artık bardağı taşıran son damla oldu. Bakanlar Kurulunun keyfi kararları ile uygulamaya konan veya artırılan vergi ve fon oranları ile günlük mali politikaları yönetmeye çalışan Hükümet, Mali Program-Planlama ve Strateji alanlarında ne kadar zayıf olduğunu ispatlamış oldu.

Kendi vatandaşları arasında dahi, kişisel ilişkiler-menfaat ve siyasi rant uğruna ayırımcılık yapan bir Hükümetin veya buna neden olan bir Maliye Bakanlığı kurumunun bu ülkede adalet dağıtması, eşitlik ilkesine uyması artık beklenemez. Devletin zarara uğratıldığı bu karara imza koyan tüm Siyasi ve Bürokratların derhal görevden alınarak, gerekir ise bu kaybın kişisel mal varlıklarına el konulması ile tazmin edilmesi gerekmektedir.

Tıpkı KTHY olayında olduğu gibi. KTHY mağdurlarının tazminatlarını ödeyebilmek adına borçlanarak kamu maliyesini şişiren Hükümet, belki vicdani olarak doğru bir uygulama yapmıştır. Ama Yasal olarak KTHY nin Yönetim Kurulunda bulunan tüm üyelerinin ve Dış Denetçisinin de mal varlıklarına el koyarak, Devletin uğradığı zararı tazmin etmesi gerekliydi. Bunu ben söylemiyorum. Yasalar söylüyor, Yaslar...Üstelik siz bir Devlet düşünün ki, hakkı olan 30 milyon Türk Lirasını silerken hiç vicdan azabı çekmesin ama diğer taraftan tazminatınızı ödeyeceğim dediği inanlara 8.5 milyonu iki yılda ödeyemesin!!!

Elbette bu yaşanan talihsiz olayı tüm Hükümete ve tüm Bürokratlara mal etmek doğru değildir. Ancak buna olur veren ve hiç sesini çıkartmayan her bir millet vekili, bürokrat ve vatandaş en az bunu bağışlayanlar kadar suçludur. Çünkü bu Devletin vergilerini siz kimse adına bağışlayamazsınız.

Gelelim olması gerekene, yapılacaklara;

Program içeriğinde aslında net bir ifade ile bunun cevabı verildi. Hükümet derhal kararı bozmalı ve 30 milyon TL ye yakın bu kaybını tazmin etmelidir. Altını çizerek söylüyorum, SADECE STOPAJ KAYBINI DEĞİL, KDV VE DAMGA VERGİSİ KAYIPLARINI DA TAHSİL ETMELİDİR. Eğer yarın bir gün ilgili şirket sadece stopaj ödeyerek bu işten sıyrılır ise bu da Devlet hanesine yazılmış büyük bir zarar olacaktır. KDV si ve Damga Vergisi de ödenmek zorundadır. Ardından eğer Hükümet imajını düzeltmek ve söz verdiği üzere ŞEFFAF DEVLET YAPISI ve ADİL BİR DÜZEN i savunuyor ise, bu KARARA ONAY VEREN VE İMZA KOYAN TÜM SİYASİ VE BÜROKRATLARI GÖREVLERİNDEN ALMALI ve DEVLETİ ZARARA UĞRATMAKTAN HAKLARINDA SORUŞTURMA AÇMALIDIR.

Her gün Kayıt Dışı Ekonominin yarattığı zararlar, adil vergi sistemi ve rekabet edilebilirlik konuları üzerine açıklamalar yapan iki büyük Kurum olan SANAYİ ODASI ve TİCARET ODASI başta olmak üzere, tüm Sivil Toplum Örgütlerinin bu konu üzerine açıklama yapması gerektiği inancındayım. Ülke ekonomisini çok yakından ilgilendiren bu adaletsiz uygulama karşısında mağdur olan tüm İşletme sahipleri adına temsilcisi oldukları Sektör liderlerinin bu olayın sonuna kadar "bilinçli takipçisi olması" gerekmektedir.