Yakında uçak da yapar bu ekip!

*Modern Dünya da hiçbir Türk üniversitesinde olmayan ve araba üretebilen ilk Türk üniversitesi sıfatına sahip oldu YDÜ oldu. Sırf KKTC'yi temsil etsin, Kıbrıslı Türkler zekidir, akıllıdır denilsin, siz bu ülkeyi hafife almayın beyler denilsin diye güneş enerjisiyle çalışan spor araba yaptı. Çok yakında halkın kullanabileceği araçlarda seri üretime geçeceklerine adım gibi eminim.

**Hızla büyüyen, ülkenin ötesine hizmet eden bir YDÜ dört nala koşarken bizim siyasiler aynıdır. Bu nedenle YDÜ'nün araç tanıtımında olmalarını yadırgamadım sadece üzüldüm, ülkeme üzüldüm çünkü biz bu siyasilerle baş başayız.

Yakın Doğu Üniversitesi'nin güneş enerjisiyle çalışan spor arabasının dünkü tanıtım törenine katıldım. Son derece görkemli ama gösterişten uzaktı. Cumhurbaşkanı Eroğlu ile Başbakan Özkan Yorgancıoğlu'nun ve Hükümet erkanından Ulaştırma Bakanı Ahmet Kaşif haricinde kimsenin olmaması hayli dikkatimi çekti. Birazdan bu konuya değineceğim.

Suat hocayı veya İrfan dostumu severim ama bu sevgimi rafa kaldırarak bu yazıyı kaleme almak istiyorum. Dün yaptığım gözlemler, araç tanıtımını izlerken geçmişten bugüne aklıma gelenler açıkçası beni üzdü.

Güzel bir gündü ve tanıtım hayli iyiydi, YDÜ ailesi önemli bir ilke daha imza atmıştı. Anladım ki bu ülkeyi yönetenler resmen "tın".

Hade diyelim ben 980 kuşağıyım, benim hatırladığım Renolarla-Tofaşlardı. Eğer birinin kapısının önünde bir Reno 11 varsa o ev kesinlikle zengin eviydi. Hele hele mutfaklarında banana varsa hayli zengin bir evdi.

Babalarımız daha da eski model, sürekli yolda kalan arabaların içinde büyüdüler. Ya da bisikletlerin üzerinde..

Yıllarca yol mühendislik hataları yüzünden insanlarımızı kazalarda kaybettik ve kelime anlamıyla 10 yıl öncesine kadar öyle ahım şahım pek bir yolumuzda yoktu, çok da uzağa gitmeyelim.

Bugün yollar son model araçlarla dolu, her ne kadar eli yüzü düzgün yolumuz olmasa da çağdaş bir ülke de olması gereken kadar var. Bereket versin Türkiye yaptırdı da oldu, bu da acı gerçek.

Yani biz ne devlet olarak ne halk olarak ne de bizi yöneten siyasiler; kendi kendimize hiçbir şey yapamadık bu memlekette.

Adamın biri gece yolunu bulmakta dahi zorlandığımız Lefkoşa-Dikmen yoluna bir üniversite kurar. Bu üniversite gün gelir dev bir varlık olur ve Kıbrıs Türk halkını temsil etme şerefine nail olur. Yenilikler, icatlar ve daha birçok şey; ama gelin görün ki yıllardır ülkede siyaset yapanlar hala aynıdır, değişmemiştir, hani şu memlekette Türkiye'nin desteği olmasa taş taş üstüne koyma başarısı olmayan, beceriksiz siyasiler, sadece seçim zamanı kapılarda oy dilenen ara sıra da kirli işlere bulaşan siyasiler.

Hızla büyüyen, ülkenin ötesine hizmet eden bir YDÜ dört nala koşarken bizim siyasiler aynıdır.

Bu nedenle YDÜ'nün araç tanıtımında olmalarını yadırgamadım sadece üzüldüm, ülkeme üzüldüm çünkü biz bu siyasilerle baş başayız.

Tanıtıma devam ederken şöyle bir arabaya baktım ve dedim ki kendi kendime, ben bu arabayı görmek için yolları, trafiği darmadağın yerlerden geçip geldim. Beş kilometrelik mesafeyi sarsıla sarsıla, bekleye sıkıla geldim ve karşımda son teknoloji, güneş enerjisiyle sürat yapan bir araba.

Sanki de bir boyut açıldı ve ben bir kapıdan geçip bir başka boyuta geldim. Kim yaptı bu dahice ürünü; YDÜ Felsefesinin öncüsü İrfan Günsel.

Ne yaptı İrfan?

Modern Dünya da hiçbir Türk üniversitesinde olmayan ve araba üretebilen ilk Türk üniversitesi sıfatına sahip oldu YDÜ oldu. Sırf KKTC'yi temsil etsin, Kıbrıslı Türkler zekidir, akıllıdır denilsin, siz bu ülkeyi hafife almayın beyler denilsin diye güneş enerjisiyle çalışan spor araba yaptı.

Çok yakında halkın kullanabileceği araçlarda seri üretime geçeceklerine adım gibi eminim.

Ulaştırma Bakanı Ahmet Kaşif hariç bir Allahın siyasetçisi de bravo be arkadaşlar demedi.

Hükümet eşrafı "biz sizi haz etmiyoruz, mahvolmanızı istiyoruz ama bu yaptığınıza da utanarak şapka çıkarıyoruz" demedi.

Demez de; anlıyor musunuz neden bu ülke bir yere varmıyor, anlıyor musunuz neden bir yere gidemiyoruz? Bu ülke de hiçbir şey iyiye gitmiyor…

Yapmak isteyeni de bırakmıyorlar.

Sonuç olarak Yakın Doğu Üniversitesini tebrik etmek lazım, adamlar araba üretti yahu, araba üretti.

Daha ne söyleyim;

Yakında uçakta yapar bu ekip! Hade sinir olanlara da bedava kına benden…

***************

KAŞİF, GENEL BAŞKAN GİBİ

Ulaştırma Bakanı Ahmet Kaşif ile sosyal hayatımızda birbirimizi severiz, siyaseten bir dönem ters düştük ama siyaseten. dün YDÜ sergi salonuna girdiğinde Kamil arkadaşımdan rica ettim bizi aynı karede yakaladı. Son derece başarılı bir bakanlık yürüttüğünü yürekten inanarak söylüyorum, yağcılık olsun diye ve yeri yanlış diyorum, bu ülke de yeri yanlış. Biraz daha yukarı sayın bakan, biraz daha yukarı.

*************

ERK'İN SÖYLEMLERİ İLGİNÇLEŞİYOR

CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk'i iyi tanırım. Son derece akıllı bir adamdır, öyle boşuna iş olsun diye konuşmaz. Ancak son zamanlarda genel sekreteri olduğu partisine, yani hükümetin büyük ortağı olan partisine öyle can alıcı sözler söylüyor ki, öylesine bu hükümetin dünyadan haberi yok ne yaptığını bilmiyor anlamı taşıyan sözler söylüyor ki "su meselesi!!!", ve Ferdi Sabit Soyer de ilginç yorumlar yağıyor bu konuda, adeta bana darbe kokusu geliyor beyler, darbe kokusu. Haklı mıyım Kutlay bey??

****************

GÜNÜN SÖZÜ

Aşkın bu denli sıradan olmadığına inanıyorum ben. Önce sıradanları yaşayacaksın ki, gerçek olanı anlayabilesin.

NAZIM HİKMET