Rumların arkasında "Biden" var

Yayın Tarihi: 23/10/14 07:41
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+
Bu Rumlar oldum olası Ruslar ve Mısırlılarla işbirliği içinde hareket etmişlerdir. Ruslarla aynı mezhepten oldukları için yani Ortodoks, o açıdan ahbaptırlar, Mısırlılarla da çok eski yıllardan beri silah alış verişleri olmuştur hep. Rumlar Müslümanları sevmez, İngilizleri sevmezler ama İngilizlerin himaye ettiği Müslüman Mısırla da gerekli alış verişi yapmaktan geri kalmazlar.

Şu sıralar güney Kıbrıs denizlerinde münhasır ekonomik bölge diye isimlendirilen ve Barbaros gemisinin yapmış olduğu araştırmalara gıcık olan Rumların bu cesareti nereden aldığını anlatacağım sizlere ama devam edelim yazıya giriş yapmaya.

Birkaç yıl önce Rum kardeşlerimiz AB üyesi olduklarını ve başlarında değnekle Merkel'in oturduğunu unutup Ruslarla aynı evde kalmaya başladılar hatta kaldılar da; ondan sonra Avrupa Birliği öyle bir tokat vurdu ki Rum kardeşlerimize hala bellerini doğrultamıyorlar.

Adanın Güney açıklarında buluna n doğal gazın yüzü suyu hürmetine derken Biden adaya geldi. Biden'in havalimanında yaptığı basın toplantısını dinledikten sonra Kıbrsı'ta hiçbir çözümün olmayacağını anladım.

Biden açıkça "merak etmeyin asla Kıbrıs'ın Kuzey'ini Kıbrıs Cumhuriyetiyle denk tutmuyorum" dedi ve ekledi "ben buraya iş yapmaya geldim, ne Ruslara ne başkalarına bırakacak değiliz Kıbrıs'ı" dedi. Her şey arşivlerde kayıtlıdır. Hatta ertesi günkü yazımda bu adam iş yapmaya gelmiş diye yazmaktan kendimi alamadım.

Belirtmekte fayda var ki Biden petrol işinde olan bir işadamı aynı zamanda, duyduğuma göre oğlunun da Limasol'da şirketi var; bunu birkaç kişiden duydum. Olabilir de tabii; Biden petrol işinde de olabilir, bu da son derece normal ama bir noktaya kadar normal; Kıbrıs Müzakere sürecini kötü yönde etkileyebilecek güçte ve makamda olan birisi olarak, bu süreci kendi menfi yapısına yönelik şekillendirmemesi gerekiyor Biden'in.

Her geçen gün ortaya çıkan fotoğraf budur ve Kıbrıs Türk Kamuoyunda çok yakında bu daha yüksek sesle konuşulacaktır, bunu biri Biden'e söylesin.

Şüphesiz ki bu Amerika-Türkiye ilişkilerini de kötü etkileyecektir.

KIBRIS'IN KUZEYİNDE RUS SEMPATİSİ OLUŞABİLİR

Her şey yolunda giderken ve sorunlar olmasına karşın taraflar umutluyken ne oldu da Anastasiades bir anda masadan kalktı; hani masadan kalkan taraf suçlu olurdu, hani ceza alırdı, ne oldu ne yaptı BM ya da ABD ya da AB; koca bir hiç.

Hepsinin ipi Amerika'nın elinde. Peşinen söyleyim ben Amerikan politikalarının karşısında biri değilim, bizzat bu süreci olumlu sonuca götürecek devletin de Amerika olduğuna inanırım, Amerika'nın belli alanlardaki demokrasi ve özgürlük politikalarını da desteklerim ama Kıbrıs Konusunda; Anastasiedes'in takınmış olduğu tavrın arkasında Amerikan Başkan Yardımcısı Biden'in ve Biden'in petrol işinde olduğunu gözlemlemek, adeta Kıbrıslı Türklerin gözünde Amerika'nın Türk dostu ve müttefiki imajını yerle bir etmektedir. Dahası Kıbrıslı Türklerin ABD'ye olan inancını sarsmaktadır; unutmayın ki Kıbrıs'ın kuzeyinde de Ruslar hatrı sayılı toprak satın almakta ve nüfus taşımaktadırlar; ABD ve İsrail ; Kıbrıs'ın Kuzeyinde bir Rus sempatisinin oluşmasına izin vermemesi gerekir.

BİDEN EŞİT DAVRANMALI

Tüm bunları lafazanlık olsun diye yazmıyorum, gerçek konular ve yakın gelecekte önemli sorunlar teşkil edebilecek gerçeğe dayalı bir senaryodur bu anlattığım. Biden nezdinde Amerika'nın yalnızca Rumlara değil Türklere de yakın davranması gerekir, bu kaçınılmaz bir zorunluluğudur Amerika'nın.

Eroğlu'nun siyasetini desteklemesem dahi KKTC'de beyaz sarayda gerçekleşen Eroğlu-Biden görüşmesi öncesinde Eroğlu'nun elini yarı buçuk sıkması ya da sımak istememesi bir Kıbrıslı Türk olarak beni son derece rencide etmişti.

Bazı vekil ve vatandaşlar da Biden'la ara bölge de samimi fotolar çekmişlerdi; iyi güzel sevimli bir insan Biden da Rumlar küsmesin diye Türkleri de aşağılayan bir politika içinde.

Sonuç olarak Anastasiedes'in masadan kalkmasından tutun da bu kadar erkek erkek konuşmasının ardında öyle anlıyorum ki Biden var. ve bu Amerika ile Güney Kıbrıs'ın parasal ilişkilerinden kaynaklanıyor, bu artık aşikar oldu.

Türkiye de bunu gördüğü için bölgede ciddi anlamda boy gösteriyor ve Rumların kendi akıllarınca yaptıkları gövde gösterisini iplemiyor.

Olması gereken de budur.

Yanlıca Kıbrıslı Türklerin değil aynı zamanda Türkiye'nin de bu ülke üzerinde hakları ve otoritesi vardır.

Bu durum Rumların hoşuna gitse de gitmese de paşa paşa razı gelecekler Barbaros'un Güney Kıbrıs açıklarında araştırma yapmasına. Savaş çıkar heyecanında değilim Rumlara göz kırpan devletler, Ankara ile ters düşemezler, sonra Rum kardeşlerimiz yine yalnız kalırlar.

*******************

MESAJI OLAN ALSIN

Sn Polat Alper; uzun bir sessizliğin ardından dün bazı dostlarınıza bir sürpriz yapmış ve son derece kıymetli bir klasik olan Rolls-Royce'nuzla tanıştırmışsınız. Hayırlı ve uğurlu olsun, Siglo 6'ları bekliyoruz.

Sn Serdar Turganer;bazıları sizinle uğraşmayı gelenek haline getirmiş, olur böyle şeyler, meyve veren ağaç taşlanır ama önce kalenin içini temizleyin bir siz.

Sn Rasıh Reşat; Polat Alper gibi sizlerde yakında güzel bir klasik araba alıyormuşsunuz, adı Triumph Spitfire olabilir mi? kırmızı çok yakışır.

Sn Cenk Mutluyakalı; çok sıkı protein diyeti yaptığınızı duyduk; iki dirhem bir çekirdek misali sokaklarda boy gösteriyorsunuz, açıkçası ben kıskanıyorum bu göbek meselesini.

Sn Rasim Karas; siz bizim eskiden değil eskimeyen dostumuzsunuz. Fedakar yardımcısınız Fevzi Tanpınar ve kedisi ne alemde acaba?

Sn Özkan Yorgancıoğlu; asgari ücret üzerinde yine değişiklikler yapıyorsunuz, acımayın bu vatandaştan beş-on tlyi; koca başbakan uğraşır mı 10 tl az 20 tl çok.

Sn Yakup Latifoğlu; geçtiğimiz gün bir dostunuzla konuşurken derin nefes alıp verdiğinize şahit olmuşlar, hayırdır, ne yapıyordunuz ve bu haliniz neydi acaba?

Sn Ahmet Savaşan; fazla kiloları verdiğinize bizzat şahit olduk, size soranlara "yok canım ne vermesi" deyip, kilo verdiğinizi tescillemeye çalışıyormuşsunuz. Olacak iş değil. Desenize yengeye bir daha aşık oldunuz, Allah bir çocuk daha versin size inşallah.

Sn Mustafa Değirmencioğlu; Girne DP İlçe Başkanlığından istifa etmenizin ardından DP-UG üyeliğinden de istifa ettiğiniz duydum, sizin adınıza sevindim parti adına üzüldüm. Şimdi bu partinin maddi manevi kahrını çeken bir neferi daha gitti. Ama eminim yüreğinizde hala tuhaf bir sızı vardır.

***************

GÜNÜN SÖZÜ

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler. Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin.

Cemal Süreya

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları