"Siber geride duran vekildi diye Başbakan yaptık"

Yayın Tarihi: 27/01/15 08:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

ÇAKICI'DAN FLAŞ İDDİA

"SİBER GERİDE DURAN VEKİLDİ DİYE BAŞBAKAN YAPTIK"

* "Geçici hükümette, Başbakan kim olsun denildiğinde ise ya bir daha aday olmayacak bir vekil olsun ya da yavaş, geride duran bir vekil olsun diye düşündük. Ben Hüseyin Angolemli'yi önerdim ancak Hüseyin bey yeniden aday olacağı ve emekliye ayrılmayacağı için kabul görmedi. Mevcut tüm vekiller yeniden aday olacağını belirttiği için CTP Sibel Siber'i önerdi. Çünkü Sibel hanım siyasette geride duran yavaş bir vekildi. DP'de Sibel hanımı uygun görünce, Sibel hanım üç aylığına başbakan oldu.Şimdi Cumhurbaşkanı olmak istiyor. Cumhurbaşkanlığı işi ciddi bir iştir, toplum liderinin bilgi ve birikimi olması gerekir. O makam tecrübe edinme yeri değil ki"

** "Zaman zaman bu sorulara bende maruz kalıyorum, hem partiden hem dışarıdan vatandaşlar soruyorlar, yeniden parti başkanı olmam konusunda, bu yönde bir ihtiyaç olursa günü geldiğinde oturur değerlendirir, konuşuruz bunu arkadaşlarla"

TDP Lefkoşa Milletvekili ve eski başkanı Prof Dr Mehmet Çakıcı ile dün uzun bir söyleşi yaptık. Çakıcı, değerli bir politikacı olmasının ötesinde toplumsal sorunları da ciddi anlamda irdeleyen ve çözüm bulma yolunda canla başla çalışan bir milletvekili, bunun ötesinde bir doktor. Haliyle sohbete başlar başlamaz Çakıcı'ya Cumhurbaşkanlığı seçimlerini sordum.

Mustafa Akıncı'yı desteklediklerini ve kazanacağına emin olduklarını söylemenin ötesinde son derce önemli bir ifade kullandı ve hiç beklemediğim bir yerden Sibel Siber'i vurdu diyebilirim kelime anlamıyla.

Çakıcı "KKTC olarak dünya bizi tanımasa da, bakanlarımızı başbakanımızı tanımasa da Cumhurbaşkanımızı tanır. Çünkü Cumhurbaşkanı aynı zamanda toplum lideridir ve son derece önemli bir makamdır. Yani cumhurbaşkanlığı makamı sizin tecrübe kazanacağınız bir makam değildir, tecrübelerinizi aktaracağınız bir makamdır. Bu yarış üç aday arasında gerçekleşecek ve ikinci tura Sn Eroğlu ile Sn Akıncı kalacaktır. Ben böyle olacağını düşünüyorum. Sibel hanımı ikinci turda kesinlikle görmüyorum" diye konuştu ve ben bunun nedenini sordum kendisine. Son derece ilginç bir söylem koydu orta yere.

ÇAKICI "SİBEL HANIM GERİDE DURAN VEKİL DİYE BAŞBAKAN YAPTIK"

" Geçiş hükümeti döneminde bildiğiniz gibi bakanları teknokrat olarak atadık, hiçbiri vekil değildi. TDP'nin atadığı bakanlar hariç diğer iki partinin atadığı bakanların siyaseten iddiaları bile yoktu bence. Başbakan kim olsun denildiğinde ise ya bir daha aday olmayacak bir vekil olsun ya da yavaş, geride duran bir vekil olsun diye düşündük. Ben Hüseyin Angolemli'yi önerdim ancak Hüseyin bey yeniden aday olacağı ve emekliye ayrılmayacağı için kabul görmedi. Mevcut tüm vekiller yeniden aday olacağını belirttiği için CTP Sibel Siber'i önerdi. Çünkü Sibel hanım siyasette geride duran yavaş bir vekildi. DP'de Sibel hanımı uygun görünce Sibel hanım üç aylığına başbakan oldu. Sibel hanım sevdiğimiz biridir, saygımız da var ancak başbakan olması dahi geride duran yavaş bir vekil olduğu için tercih edildi. Şimdi Cumhurbaşkanı olmak istiyor. Cumhurbaşkanlığı işi ciddi bir iştir, toplum liderin bilgi ve birikimi olması gerekir. O makam tecrübe edinme yeri değil ki" dedi Mehmet Çakıcı ve amma manşetlik haber verdi dedim kendi kendime. Bunu uzun uzun da anlattı.

Haliyle aklıma Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, Çakıcı'nın bu açıklamasına ne diyecek diye düşündüm. Sibel hanım gerçekten geride duran, yavaş bir vekil olduğu için yani siyasette iddiası olmayan, tehlike arzetmeyen biri olduğu için mi geçiş hükümetinde başbakan yapılmıştı, Özkan bey tarafından. Örneğin engin tecrübesi ve Prof kimliği olan bir Mehmet Çağlar neden yapılmadı, ya da Ferdi bey CTP'ye çokça hizmeti geçen biri olarak neden onore edilmedi. Yani birçok proaktif isim geliyor benim aklıma.

Çakıcı'nın bu söylemleri ve deyim yerindeyse iddiaları çok tartışılacak.

"YENİDEN BAŞKANLIĞI GÜNÜ GELİNCE DEĞERLNDİRİRİZ"

Çakıcı'ya TDP'nin yeniden başına geçip geçmeyeceğini sordum, bu konu sıkça gündeme geliyor dedim. Çakıcı da "benim gündemimde şu an böyle bir durum yok. Biz Cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklandık. Zaman zaman bu sorulara bende maruz kalıyorum, hem partiden hem dışarıdan vatandaşlar soruyorlar, yeniden parti başkanı olmam konusunda, bu yönde bir ihtiyaç olursa günü geldiğinde oturur değerlendirir, konuşuruz bunu arkadaşlarla. Ancak dediğim gibi şimdilik benim gündemimde böyle bir konu yok" diye bir cevap verdi. Ne diyecekti ki zaten; evet Aralık'taki kurultayda adayım mı diyecekti. Bilemem tabii aday olur mu olmaz mı, ya da partiden böyle bir baskı ya talep gelir mi kendisine ama benim sorduğum bu soruya Çakıcı, gülümseyerek cevap verdi.

Çakıcı'ya birlikte oldukça keyifli bir sohbet yaptık ve çokça da pozitif mesaj verdi kendisi.

Elbette ki siyasette partisi tarafında daha aktif kullanılması gereken biri olmaya devam edecek bence.

******************

BURASI LEFKOŞA ACİL

Önceki akşam rahatsızlanarak Lefkoşa Devlet hastanesi acil servisine kaldırılan bir arkadaşımı ziyaret etmek için acil servise uğradım, kapıdan içeri girer girmez, bir de baktım ki Acil servisin girişindeki tuvaletlerin bir yerinde hayli yoğun su akıyor. Bay ve bayan tuvaletinin giriş koridoru hep su dolmuş ve bekleme salonun a doğru taşmış. Bakan Gulle umarım bu çirkin tabloya bir an önce müdahale eder. Ayıp doğrusu, belli ki kimsenin ya farkında değil ya umurunda değil , Hastanemize yakışmıyor.

***************

ÖZSEZER UBP'DEN İSTİFA ETTİ

UBP Dikmen Belediye Meclis Üyesi Mehmet Özsezer hem partisinden hem de UBP belediye meclis üyeliğinden istifa ettiğini bana iletti. İstifa dilekçesini de gördüm. Artık bağımsız bir belediye meclis üyesi Sevgili Mehmet. Sebebini sordum, oturup konuşuruz yazarsın dedi. Öyle sanıyorum ki partinin hayli ihmali var bu konuda.

****************

GÜNÜN SÖZÜ

Mutlu insanlar; her şeyin en iyisine sahip olanlar değil, sahip olduklarını kaybetmeyecek kadar çok sevenlerdir.

Charles Bukowski

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları