% 27,5 sandık protestosu yaşanabilir..Dikkat!!

Yayın Tarihi: 23/02/15 08:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+

* Kararsız oyları bir yana bırakın asıl sorulması gereken soru bu olmalı; sandığa yüzde kaçlık bir oran gitmeyecek ve bu gitmeyecek olanlar hangi tarafın oyları. Yani sağ seçmen mi yoksa sol seçmen mi sandığa gitmeyecek.

** Mehmet Ali Talat'ın cumhurbaşkanı seçildiği seçimlerde ki seçimlere katılımın daha düşük olduğunu görüyoruz. % 69.58'lik bir seçmen kitlesi oy kullanırken % 30.5'lik bir oran sandığı protesto etti ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy kullanmayı reddetti. Bu önemli bir oran. Öyle görüyoruz ki 2005 ve 2010 seçimlerini dikkate alsak yalnızca her iki seçimlere katılmama oranının ortalaması yaklaşık olarak % 27.5'lik hatrı sayılı bir oranla karşımıza çıkıyor.

En nihayet seçim yasakları girdi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri için hakiki geri sayım başlamış oldu. 19 Nisan'a kadar her ne kadar uzun bir süre var gibi görünse yaklaşık iki ay sonra seçimler gerçekleşecek ve yeni cumhurbaşkanımızı seçmiş olacağız. Gözlemlerime göre seçmen artık kime oy vereceğini belirlemiş durumda. Hatırlayacağınız gibi bir süre önce ortaya atılan anketlerde adaylar, kararsız oyların dağılımından medet umuyordu ve kararsız oyları konuşuyordu. Belki ilk başlarda seçmenin en az yarısı kime oy vereceği konusunda pek kararlı değildi ancak bugün öyle sanıyorum ki seçmenin en azından % 90'ı bu kararı vermiştir.

Sorduğunuz zaman size kime oy vereceğini söyleyenler olduğu gibi doğru cevap vermeyenler de var. Ancak bu saatten sonra kimse kararsız oylardan medet ummasın.

Önümüzdeki haftalarda kamuoyuyla paylaşılacak yeni anketler olduğunu duydum. Akılcı ve yanılgı payı düşük anketler, yani yönlendirmelerden uzak anketler elbette ki daha kabul görecek ama ön plana atılacak adayları başarıdan ziyade seçim kaybı bekliyor bunu söyleyim.

Bu nedenle kimse kimseyi gereksiz yere şişirmesin.

SANDIĞA GİTMEYECEK OLANLAR NE ORANDA?

Kararsız oyları bir yana bırakın asıl sorulması gereken soru bu olmalı; sandığa yüzde kaçlık bir oran gitmeyecek ve bu gitmeyecek olanlar hangi tarafın oyları. Yani sağ seçmen mi yoksa sol seçmen mi sandığa gitmeyecek.

2010 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki katılım oranına baktığımızda % 76,37'lik bir oran görürüz. Yani % 24 oranında vatandaş, cumhurbaşkanlığı seçiminde sandığa gitmemiştir. Bu tabloyu 2010 seçimlerini yeniden hatırlamak üzerine yayımlıyorum.

Adaylar Parti Oy sayısı %

Derviş Eroğlu (UBP) 61,491 50.38

Mehmet Ali Talat 52,302 42.85

Tahsin Ertuğruloğlu 4,648 3.81

Zeki Beşiktepeli 1,986 1.61

Mustafa Kemal Tümkan 964 0.79

Arif Salih Kırdağ 521 0.43

Ayhan Kaymak 168 0.14

Toplam (Katılım oranı 76.37%) 125,294 100

Kaynak: mahkemeler.net



Toplam seçmen sayısının 164,072 olduğu bir seçimde sandığı protesto edip gitmeyen seçmen sayısı hiç te az değil gördüğünüz gibi. Yaklaşık 40 bin kadar seçmen seçimi protesto etmişti.

Seçimlerde en yüksek katılım yüzde 93,48 ile 1990 yılında olurken, en düşük katılım da, 2005 seçimlerinde yüzde 69,58 ile gerçekleşti.

anlayacağınız bu yıl ki seçimlerin kaderini aslında kararsızlar değil sandığa gitmeyecekler belirleyecek.

2005 SEÇİMLERİNDE PROTESTO % 30.5

Mehmet Ali Talat'ın cumhurbaşkanı seçildiği seçimlerde ki seçimlere katılımın daha düşük olduğunu görüyoruz. % 69.58'lik bir seçmen kitlesi oy kullanırken % 30.5'lik bir oran sandığı protesto etti ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy kullanmayı reddetti. Bu önemli bir oran.

Öyle görüyoruz ki 2005 ve 2010 seçimlerini dikkate alsak yalnızca her iki seçimlere katılmama oranının ortalaması yaklaşık olarak % 27.5'lik hatrı sayılı bir oranla karşımıza çıkıyor.

2013 GENEL SEÇİMLERİNDE VAHİM TABLO

En yakın seçim olan genel milletvekilliği seçimin de dahi katılım oranı % 69,61'le sınırlı kalıyor, yani seçmenin sandığı yine % 30,5'lik bir protestosu var. http://tr.wikipedia.org/wiki/2013_Kuzey_K%C4%B1br%C4%B1s_parlamento_se%C3%A7imleri

EROĞLU VE SİBER SEÇMENİNE DİKKAT!

Kim ne söylerse söylesin sağ oylarda dağılmalar ve kırgınlıklar olduğu aşikar. Hele hele UBP'de bir dönemler vekillik yapmış, bakanlık yapmış isimlerin bağımsız aday Mustafa Akıncı ile boy boy resim çektirmesi, UBP-DP çatısı altındaki oyların başka adaylara kaydığını ve dahasının kayabileceğini gösteriyor bize. Bu nedenle sağın birinci adayı olan Derviş Eroğlu'nun diğer adaylara kayabilecek seçmen kitlesini ne yapıp yapıp kendi tarafında tutması gerekiyor.

Buna benzer bir gelişme de CTP'nin adayı Sibel Siber için de gerçekleşebilir. Sibel hanımı CTP'li görmeyen veya parti içi muhalefetten ötürü Siber'e oy vermek yerine sandığa gitmeyebilir ya da güçlü gördüğü bir başka adaya oy verebilir.

Yani CTP seçmeni ya Eroğlu'na ya da Akıncı'ya oy verebilir. Bunun örneğini son yerel seçimlerde yaşadığımız aşikardır.

Her iki adayın kitlesinin bir kısmı karşı rakiplere oy verebileceği gibi bağımsız adaylara da oy verebilir ya da sandığı protesto edebilirler.

Sonuç olarak 19 Nisan'daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden kararsız oyların pek fazla olacağını düşünmemekle birlikte sandığa gitmeyecek seçmenin önemine dikkat edilmeli. Eğer seçime katılım düşükse, bu popüler adayların kazanma şansından götürüyor.

********************

ÜLKE İNSANINA SAMİMŞYET GÖSTERMEK

Rasim Karas, Telsim Genel Müdürü. İyi bir dostluk kurmayı başardığımız iş insanlarından biri. Kıbrıs sevdalısı olduğunu söylememe gerek yok. Telsimin dün ana sponsorluğunu üstlendiği yoğun katılımla gerçekleşen orkide yürüyüşü sonrasında "ki çok istememe rağmen katılamadım" katıldığım bir başka etkinliğin kahve molasında Akdeniz köyünde buluştuk. Onlar yemeğe gelmişler tüm Telsim ailesi olarak bizlerde fotoğraf çekimi sonrası son durak olarak kahve içmeye. "keşke gelebilseydiniz çok güzel geçti" deyip fotoğrafları gösterdi bana. Hakikaten de hayli kalabalık olmuş. Neler yaptınız dedim "güzel bir yürüyüş oldu hepimiz için, çörek hellim de yedik" dedi; ben de ekledim hemen "yani yürüyüş boşuna olmuş, çöreğe hellime doyar mı insan". Gülüştük hep birlikte.

"Yeni projelerimiz var. Uğra bir kahve içelim anlatayım" dedi ve bir kahve için sözleştik. İşin şakası bir yana Telsimin son birkaç yıl ki kampanyaları daha birincil insan ilişkilerini içeriyor, Kıbrısı içeriyor. Ülke insanına bu samimiyeti göstermek son derece önemli.

*******************

GÜNÜN SÖZÜ

Yalnızlığa yenilmemek için, sık sık hayaller kurulur; ama aslında neyin hayalini kurarsan kur, yalnızlık her hayalin sonudur.

PABLO NERUDA

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.