Akim'den Dinçyürek'e sert mesaj; "Jeneratörler çalışacak"

Yayın Tarihi: 27/03/15 08:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+

AKİM" bu ülke de 16 santral iki buharlı var, bunların ÇED raporu varsa elbette ki son gelen iki jeneratöründe olacak, ben zaten alınması için başvuru başlattım. Hakan bey bir bakandır, bakanların işi yapmaktır, çalıştırmam diyorsa o zaman yapsın. Dilin kemiği yok. Dinçyürek çevre mühendisi mi yoksa doktor mu? Kırk gün içinde o jeneratörler kurulacak ve çalışacak".

** Akim " kendisi hacıdır yalan söylememesi gerekir ama Kıbtek batsın diye çok uğraştılar ama batmadı. Sunat bey benim Kıbtek'i batıracağımı söylüyor, sizin stüdyonuzda konuşuldu bunlar, bu soruları keşke sorsaydınız; 2013 yılında ben Kıbtek'i 414 milyon borçla devraldım şu an ki borç 295 milyondur. Devraldığımda aylık cirosu 40 milyondu şimdi 70 milyondur".

KIBTEK Başkanı İsmet Akim ile birlikte dün oldukça ses getirecek bir program yaptık. Akim, adını bir evvelden duymama rağmen aslında yeni yeni tanıdığım ve tanıdıkça ülkeye böyle insanlar lazım dediğim, diyebileceğim isimlerden biri.

Bildiği gibi Kıbtek uzun bir aradan sonra elektrik üretimini artırmak için iki jeneratör satın aldı ve 40 gün içinde bu jeneratörler çalışarak ülke ekonomisine katkı sağlayacak. Önemli bir yatırım tabii ki. İsmet bey jeneratörlerin elektrik üretimine yapacağı katkıları anlatarak başlıyor sohbete, aklımda pek fazla tutamadığım veriler veriyor, hesaplamaları anlatıyor ve 2016 yılında sokak aydınlatmalarının elektriğinin ücretsiz hale gelebileceği müjdesini veriyor.

Konu tatlı tatlı ilerlerken ilk manşeti almaya hazırlanıyorum ben ; Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hakan Dinçyürek'in geçtiğimiz gün bir televizyon kanalına yaptığı açıklamayı hatırlatarak "yeni gelen jeneratörlere çed raporu alınmadan çalıştırılamayacağı" yönündeki açıklamasını soruyorum İsmet Akim'; kendine has üslubuyla cevap vermeye başlıyor..

AKİM'DEN DİNÇYÜREK'E SERT MESAJ

" bu ülke de 16 santral iki buharlı var, bunların ÇED raporu varsa elbette ki son gelen iki jeneratöründe olacak, ben zaten alınması için başvuru başlattım. Hakan bey bir bakandır, bakanların işi yapmaktır, o zaman yapsın. Dilin kemiği yok. Bakınız söylüyorum o jeneratörler kurulacak ve çalışacak. Ben hiçbir şekilde santrallerin filtrelenmesine karşı olmadım. Şu an Bakan Dinçyürek'in kurduğu filtre sistemi tercih edilen bir sistem değildir. Hem başka kirlilik yaratıyor hem de maliyet açısından pahalıdır. Daha sağlıklı ve daha ucuz maliyeti olan filtre sistemleri vardır, biz günü gelince bunu Teknecik için uygulayacağız. Dinçyürek çevre mühendisi mi yoksa doktor mu? Bildiğim kadarıyla ortopedisttir" dedi.

Öyle anlıyorum ki Başkan Akim, Bakan Dinçyürek'e biraz kızgın, sanırım bunun sebebi de Bakan Dinçyürek'in İsmet beye biraz karşıt oluşundan kaynaklanıyor. Bunu hissettim.

Akim-Dinçyürek tartışması ilerleyen günlerde büyüyecek diye tahmin ediyorum ama İsmet beyin sözlerinde de şunu net olarak anladım; bu jeneratörler kurulacak ve 40 gün içinde çalışacak, bunu da Bakan Dinçyürek'in durdurma gücü yok. Ben konuştuklarımızdan bunu hissettim.

Neden bunu hissettim; birincisi Akim diğer 16 santralin çed raporu varsa bu jeneratörlerinde olacak derken açıkçası şunu anladım "diğerlerinde Bakan Dinçyürek çed raporu zorunluluğu arıyor mu, var mı, neden durdurmuyor diğer santralleri" manasında bir sorgulama yapıyor. Öyle sanıyorum ki diğer santrallerin çed raporu yok, zaten olması da mümkün değil çünkü birçoğunda filtre yok, yani hava kirliliğine neden oluyorlar;

Bir diğer ikincisi ise "ben zaten çed raporu için başvurdum" diyor yani alma girişimi başlatmış. Hakan bey beni yanlış anlamasın ama eğer diğer santrallerin çed raporu yoksa bu iki jeneratör için çed raporu yoksa çalıştırılamaz demesi kamuoyunda "Dinçyürek'in Akim'e garezi var algısını yaratacak" bunu açık yüreklilikle söyleyim. Keşke bakan bunu söylerken iki kez düşünseydi.

"ATUN, KIBTEK'İ BATIRMAYA ÇALIŞTI"

Ekonomi ve Enerji Eski Bakanı Sunat Atun'a da sert eleştiriler de bulunan İsmet Akim " kendisi hacıdır yalan söylememesi gerekir ama Kıbtek batsın diye çok uğraştılar ama batmadı. Sunat bey benim Kıbtek'i batıracağımı söylüyor, sizin stüdyonuzda konuşuldu bunlar, bu soruları keşke sorsaydınız; 2013 yılında ben Kıbtek'i 414 milyon borçla devraldım şu an ki borç 295 milyondur. Devraldığımda aylık cirosu 40 milyondu şimdi 70 milyondur. İki tane jeneratör aldım ve bu jeneratörlerin parası hiçbir şekilde faturalara yansımayacak. Bu jeneratörlerin alımı Sunat bey döneminde kararlaştırıldı o zaman alınsaydı 140 milyon tasarruf edilecekti ama bu yapılmadı. Bu kurumu kara getiren ve güçlendiren ben mi batıracağım kurumu? İşte rakamlar ortadadır, çıksın Sunat bey cevap versin" dedi ve ekledi "toplantılarda birileri yüzümüze beraber niyetlerinin bu kurumu satmak olduğunu en sonunda bu kurumun satışının gerçekleşeceğini söylediler" kimler diye sordum "boş verin birileri işte" diyerek devam etti; "Kıbtek satılmayacak, ülkenin bu son kalesini savunacağım. Asla satılmayacak bakın bunu açıkça söylüyorum" dedi.

"DAHA FAZLA İSTİHDAM YAPACAĞIM"

Yaptığı istihdamların eleştirildiğini hatırlattım İsmet beye; " bu kurumun gücü var, geliri var, evet istihdam yaptım ama işe BMW ile gidip gelenleri yapmadım, gerçekten işe ihtiyacı olan kişileri istihdam ettim. Sınavla aldım ve alırken de öyle iddia edildiği gibi partizanlık yapmadım; aldıklarımın içerisinde UBP'lilerde vardır. İstihdam yapmaya da devam edeceğim. Gelirlerimiz müsaade ettiği sürece ve ihtiyaç duyduğumuz sürece istihdamlar devam edecek. Beni eleştirenler kendi hükümetleri döneminde 100 kişiyi istihdam etmediler mi Kıbtek'e? UBP hükümeti döneminde de istihdamlar oldu, ama bunu söylemiyorlar"

AKİM'DEN İZCAN'A DA SERT MESAJ

İstihdamları eleştiren ve bu konuda savcılığa suç duyurusu yapan İzzet İzcan'la ilgili bir soru gelmesi üzerine Akim "İzzet bey neden acaba UBP hükümeti istihdam yaparken ses çıkarmadı da şimdi CTP hükümetinin istihdamlarını eleştiriyor. Neden o zamanlar sustu, açıklasın" dedi.

SAYIŞTAYLIK KONUSU HALA GERGİN

Geçtiğimiz ay Kurumu denetlemeye gelen Sayıştay denetçilerinin binadan ayrılmasını istemesi üzerine Sayıştaylık ile arasında oluşan gerginliğe de değinen Akim, kendisinin asla denetimden kaçmadığını ancak Sayıştaylık'ın yetki alanı dışına çıktığını vurguladı.

"Ben asla denetimden kaçmadım. Geldiğim günden beridir Sayıştay denetçilerini kendim davet ederim. Sayıştay devlet adına beni denetler. Ama Sayıştaylık'ın işi mali denetim yapmaktır. Denetim alanına girmeyen konulara girerse tavrım değişir. Benim itirazım bunadır" dedi ve önemli bir durumu canlı yayına taşıdı "Sayıştay başkanı, Enerji Bakanı Sennaroğlu'nun talebi üzerine Kıbtek'i denetlemek istediğini savcılığa yazmıştır. Sayıştay'lık bağımsızdır, kimseden talimat almaz ve talimatla iş yapmaz. Bir sayıştay başkanı nasıl olur da bağımsızlığını bir yana bırakıp talimatla iş yapar. Olacak iş değil. Ben bunu bakanıma sordum, böyle birşey olmadığını söyledi bana" dedi ve fitili ateşledi. Programın en önemli manşetlerinden biri de buydu.

Gerçekten Enerji bakanı böyle bir talep de bulundu mu? Bulunduysa dahi Sayıştaylık başkanı Korahan nasıl olur da bağımsızlık ilkesini bir yana bırakıp talimatla denetim yapmaya kalktı?

Bu konuyu pazartesine derin bir şekilde işleyeceğiz.

**************

GÜNÜN SÖZÜ

Ayrılık da sevdaya dahil, çünkü ayrılanlar hala sevgili

Attila İlhan

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları