Fakiriz demekle olmuyor!

Yayın Tarihi: 11/08/15 08:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
  • Madem ki tablo bu; neden benim dışişleri bakanım gerekli araç, personel, makam, ve personel sayısında yaşanan sıkıntıyı gidermek için gerekli yardımları Türk Dışişlerinden istemiyor. Zaten bu tür konular kapalı kapılar arasında konuşulur ve aşılır.
  • Meslek hayatım boyunca birçok temsilciliği ziyaret etme şansım oldu. Londra temsilciliği hariç neredeyse Ankara da dahil olmak üzere birçok temsilciliğimizin makam araçları eski ve dökülmekte, temsilciliklerde çalışan kadro sayısı da komik denecek kadar az. Bu durum bir tek Turgay Avcı'nın dışişleri bakanlığı döneminde aşıldı ve ciddi rahatlatmalar getirildi.
  • Yarın Bakan Çolak katılacağı herhangi uluslararası bir toplantıda, Rum dengi bakan kürsüye çıkıp; "siz fakir bir devletsiniz, temsilcilikleriniz bile dökülüyor, lobiden yoksun bir devletsiniz, siz bunu kendiniz ifade ettiniz " dese ne diyecek Emine hanım Rum muhatabına, çok merak ediyorum.

Dışişleri Bakanı Emine Çolak'ın gazetemize yaptığı açıklamayı biraz üzüntü biraz da hayretler içerisinde okudum. Belki Emine hanım bu ülkenin dış ilişkiler ve diplomasi anlamında bugünkü gerçeklerini ortaya koydu ama biz fakir bir devletiz ne demek Allah aşkına. Benim Dışişleri bakanım Kıbrıs Müzakere süreci devam ederken bu ülkenin adını her ne koyarsanız koyun ve ister kabul görsün bu dünya da ister görmesin, dış dünya ile bağlantı kurma açısından aciz bir devlet olduğunu, fakir bir devlet olduğunu, temsilciliklerde olması gereken şartları bolluk olarak değerlendirmesi son derece üzücü ve yanlış bir açıklama olarak tarihe geçmiştir. Bunu net olarak söyleyim.

Emine hanım belki samimi duygularla ama bana göre yanlış kelimeler seçerek yaptığı bir açıklamadır bu. Fakir devletiz ne demek? Tekrar sorayım bu soruyu.

KKTC'nin birçok alanda Türkiye'nin desteğiyle çarkı döndürdüğü doğru. Hiçbirimiz bunun böyle olmasını elbette ki istemeyiz ve elbette ki bu durum her Kıbrıslı Türkü rahatsız etmektedir. Buradaki rahatsızlık Türkiye'nin yardımı ve desteği değil, kendi kendine yetememe meselesinden kaynaklanıyor.

Peki bu gerçeği aldık masanın bir kenarına koyduk. Yetersiz miyiz birçok konuda devlet olarak, evet yetersiziz. Peki yetersiz kalınan konularda ne yapıyor ilgili bakanlıklar, bu yönde Türkiye'de en gerekli maddi ve manevi desteği talep ediyor ve alıyor da.

Peki benim Dışişleri Bakanım ben fakir bir devletim diyeceğine müstakbel ortağı olan Türk Dışişlerinden ihtiyaçlar ve imkanlar konusunda kapalı kapılar arkasında gereken desteği istedi de almadı mı?

TEMSİLCİLİKLER DÖKÜLÜYOR

Meslek hayatım boyunca birçok temsilciliği ziyaret etme ve bir kahve içme şansım oldu. Londra temsilciliği hariç neredeyse Ankara da dahil olmak üzere birçok temsilciliğimizin makam araçları eski ve dökülmekte, temsilciliklerde çalışan kadro sayısı da komik denecek kadar az.

Bu durum bir tek Turgay Avcı'nın dışişleri bakanlığı döneminde aşıldı ve ciddi rahatlatmalar getirildi.

Şimdi madem ki tablo bu; neden benim dışişleri bakanım gerekli araç, personel, makam, ve personel sayısında yaşanan sıkıntıyı gidermek için gerekli yardımları Türk Dışişlerinden istemiyor.

Zaten bu tür konular kapalı kapılar arasında konuşulur ve aşılır. Bir kere Türk Dışişileri bakanları her zaman Kıbrıs'a üst düzey bir önem vermişlerdir.

Allah aşkına gerekli maaş düzenlemeleri yapılarak gerekli istihdamlar sağlansa bunun KKTC devletine maliyeti kaç paradır Emine hanım?

Bir devletin dış dünyada tanıtımı ve bekası için bunun ivdi olarak aşılması gerekir.

Bakan Çolak yarın sabah Mersin konsolosluğunun makam arabasına gidip binsin bakalım ne haldedir söz konusu makam arabası. Çok mu zor her kaç temsilcilik varsa kapısına makul bir makam arabası alınsın?

ÇOLAK'IN İYİ NİYETLİ OLDUĞUNA İNANIYORUM

Yine söylemekte fayda görüyorum; Emine hanımın açıklamalarında samimiyet olduğunu ve kötü niyetle yapılan bir açıklama olmadığına inandığımı belirtmek isterim ama Dışişleri bakanlığı koltuğunda oturan birinin bu tür bir açıklama yapmasını son derece yanlış bulurum.

Yarın Bakan Çolak katılacağı herhangi uluslararası bir toplantıda, Rum dengi bakan kürsüye çıkıp; "siz fakir bir devletsiniz, temsilcilikleriniz bile dökülüyor, lobiden yoksun bir devletsiniz, siz bunu kendiniz ifade ettiniz " dese ne diyecek Emine hanım Rum muhatabına, çok merak ediyorum.

Bakan Çolak'ın, Dışişleri bakanlığını genel anlamda yapacağı çalışmalar sonrasında toparlayacağına ve adam edeceğine inanıyorum. Bu konuda Emine hanıma herkes güvenmelidir ama Sayın Bakan; makam ve devletinizi aciz gösteren ifadeler kullanmaktan kaçınmalısınız.

****************

MESAJI OLAN ALSIN

Sn Ahmet Benli; dün size Gönyeli bölgesindeki ünlü bir restoranın gıda güvenliği konusunda yaşanılan ciddi sıkıntı ihbar edilmiş, eminim ki bu restoranın takibi belediyeniz tarafından en iyi şekilde yapılmıştır. İnsanlar az kalsın zehirleniyordu.

Sn Kemal Dürüst; ülkenin en büyük sorunu haline gelen uyuşturucu kullanımının önüne geçilebilmesi yönünde eğitim müfredatında yer vermeniz sanırım bakanlık sürenizce yaptığınız en büyük icraat olarak tarihe geçmiştir. Adımlarınızı destekliyoruz.

Sn Tahsin Ertuğruloğlu; yeni göreviniz olan Ulaştırma Bakanlığının çok okumadan olsa gerek gözlerinizi yorduğunu ve bazı dostlarınızı fark etmediğinizi duyduk. Baktırmakta fayda var.

Sn Mehmet Avcı; Tatlısu Belediye başkanı ile birlikte başardığınız, Tatlısu'ya trafik kazalarına hızlı müdahale için yeni bir ambulans projesinin meyvelerini herkes yaşıyor. Ancak Sağlık bakanlığının verdiği ambulansın kliması bile çalışmadığı için, ambulans içinde ilaç dahi saklanamıyormuş. Haberiniz olsun.

Sn Barış Burcu; en nihayet ihmal ettiğiniz basınla buluşma yemeklerine başlıyormuşsunuz. Umarım bugünkü basın toplantınız kalabalık geçer; basın Cumhurbaşkanı Akıncı'ya ciddi anlamda tepkiliymiş ve katılımın zayıf olacağı söyleniyor.

*****************

GÜNÜN SÖZÜ

Saadet bizim diIediğimizIe, AIIah'ın bizim için dilediği şeyin bir araya gelmesinden doğar.

  1. Roy
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları