Parayı kim verecek?!

Yayın Tarihi: 12/08/15 07:37
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+

*Ama işin bir başka önemli boyutu da var, o da Maneviyat durumu. Hiç kimse 41 yıldır yaşadığı yeri bırakıp da gitmez. Takas konusu elbette ki evlerde çalışmayacak ama araziler konusunda çalışacak. Çalışmadığı durumlarda da tazminat devreye girecek.

*Sn Akıncı diyor ki, rahat olun kimse mağdur olmayacak, böyle bir anlaşmaya asla evet demeyiz diyor. Yani bunun bir diğer anlamı nedir? Kimse para ödemeyecek! E peki öyle mi olacak?

Vakti zamanında devlet tapu dağıttı ve Kıbrıslı Türkler Güneydeki mallarından feragat ettiler.

*Rumun kendisi ya da varisleri de evi istiyor; ne yapacağız? 41 yıldır ben evde oturuyorum beni atamazlar; e ben de iade etmek istemem, eşdeğer malıma karşılık aldım. Ee tamam hade tazmin edelim. Kim verecek parayı? Ben de para yok; ee KKTC Devleti versin, onda da yok; Avrupa Birliği mi verecek? Neden versin ki? Sonuç olarak belki tazminat en mantıklı yöntem ama malların ya da evlerin tazminatını vatandaşın kendisinin üstlenmesi mantıklı ve mümkün olmadığı gibi; devletin üstlenmesi mantıklı ama bu da mümkün gözükmüyor !!!

*1974 sonrası adaya yerleşen Türkiyeli kardeşlerimizin oturdukları toprağın karşılığı yok Rum tarafında. Rum malını isteyecek? Peki nasıl başaracak devlet bu işi?

Ya tazmin edecek ya da atacak o insanları evlerinden, toprağından. Atamaz, tek kelimeyle insanlık suçudur. O zaman tazmin edecek . Peki tazminata tamam diyelim , o zaman diğer malları da tazmin etmesi gerekecek. Devlet her yurttaşa eşit olmak zorundadır. Ayrımcılık ve menfaatcilik yapamaz. Hangi parayla yapacak bu işi?

* Şimdi soruyorum; siz mal-mülk işinin hala çözüleceğine inanıyor musunuz? Öylesine karmaşık ve öylesine pahalı bir meselenin !!!

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın dünkü basın toplantısına katılamasam da basına düşen konuşmalarını en ince ayrıntılarına kadar okudum. Akıncı müzakerelerde gelinen noktayı aslında o kadar iyi izah etti ki; açıklamasını en ince ayrıntılarına kadar okursanız. Çözüm sürecinin muallakta olduğunu ve çözüme ne kadar yakınsak bir o kadar da uzak olduğumuzu anlarsınız.

Uzun zamandır hem ülke konu edilen hem de birçok yazar gibi benimde kaleme aldığım mal-mülk meselesi basın toplantısının neredeyse tamamını tuttu.

Akıncı oturduğumuz malların akıbetini özetle şöyle açıkladı.

"takas, iade ama ağırlıklı olarak tazminat" yoluyla bu sorun çözülecek ya da çözülmeye çalışılacak. Zor bir durum tabii; hatta aşılması gerçekten zor bir durum. Pek çok emlakçı bunu önemsemiyor bile. Önemseseler zaten mal satışı şak diye duracak.

Peki gerçekten bu mal konusu nasıl çözülecek? Başımızı iki elimizin arasına koyup bir değerlendirelim.

TAKAS YÖNTEMİ ÇALIŞMAZ

Yazımın en başından söyleyim; ben mal-mülk konusunun çözülebileceğine inanmayanlardanım. Sırayla gidelim bakalım. Takas yöntemi mal sorununu çözme konusunda yararlanılacak yöntemlerden biri. Örnekleyelim bu konuyu hemen; "diyelim ki ben Limasol'da yaşadığım yıllarda 10 dönüm tarlam vardı. Kuzey'e geçtim, 10 dönüm tarlayı bana Tatlısu'dan verdiler. Hade takas yapalım. Aynı değerde mi mallar? Hayır. Ben kabul etsem dahi Rum istemez; velev ki Girne'nin göbeğinden bana bir hane ev 3 dönüm de tarla verdiler, Limasol'daki 10 dönüm tarlama neden dönmek isteyim? 41 yıldır yaşadığım ve artık ihtiyarladığım evimi ve hayli değer yapmış Girne'mi neden bırakayım? Yine velev ki bu 10 dönüm tarlalar Alayköy'den verilmemişse. Yani değer meselesi.

Ama işin bir başka önemli boyutu da var o da Maneviyat durumu. Hiç kimse 41 yıldır yaşadığı yeri bırakıp da gitmez.

Takas konusu elbette ki evlerde çalışmayacak ama araziler konusunda çalışacak. Çalışmadığı durumlarda da tazminat devreye girecek.

TAZMİNAT EN MANTIKLISI AMA KİM ÖDEYECEK? !

Birazdan en tehlikeli konu olarak İADE konusuna geleceğim. Ama tazminat, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın da ifadeleriyle mal-mülk konuşlarını çözebilme konusunda en mantıklı yöntem olacaktır. Tabii burada sıkıntılar başlıyor hemen. Kim tazmin edecek bu malları. Sn Akıncı diyor ki, rahat olun kimse mağdur olmayacak, böyle bir anlaşmaya asla evet demeyiz diyor. Yani bunun bir diğer anlamı nedir? Kimse para ödemeyecek! E peki öyle mi olacak?

Vakti zamanında devlet tapu dağıttı ve Kıbrıslı Türkler Güneydeki mallarından feragat ettiler. Mal aldılar, puan aldılar. Hani şu eşdeğer puanı dediklerinden. Yine aynı örneği vereceğim ama farklı bir şekilde. Limasol'daki 10 dönüm tarlam yerine bana Girne'den bir havlu ev 3 dönüm tarla verdiler. Güzel, diyelim ki Güneyde bıraktığım malımın nispeten de karşılığı olduğunu kabul ettim ama sorun şu bana Girne'de verdikleri zengin bir Rum avukatın eviydi ve Rumun kendisi ya da varisleri de evi istiyor; ne yapacağız? 41 yıldır ben evde oturuyorum beni atamazlar; e ben de iade etmek istemem, eşdeğer malıma karşılık aldım. Ee tamam hade tazmin edelim. Kim verecek parayı? Ben de para yok; ee KKTC Devleti versin, onda da yok; Avrupa Birliği mi verecek? Neden versin ki?

Sonuç olarak belki tazminat en mantıklı yöntem ama malların ya da evlerin tazminatını vatandaşın kendisinin üstlenmesi mantıklı ve mümkün olmadığı gibi; devletin üstlenmesi mantıklı ama bu da mümkün gözükmüyor !!!

Yani yazımın başında kurduğum cümleye geldik; "ben mal-mülk konusunun çözülebileceğine inanmayanlardanım.

İADE NASIL OLACAK?

Gelelim en tehlikeli konuya. Bir diğer çözüm yöntemi de malların iadesi. Peki bu nasıl olacak? 1974 ve sonrasında Türkiye'den buraya gelip yerleşen, ihtiyarlayan hatta vefat eden. Kendileri Türkiye aksanıyla ama evlatları Kıbrıs aksanıyla konuşan binlerce kardeşimiz var. Bu kardeşlerimize adanın muhtelif yerlerinde yaşam imkanı tanındı, araziler verildi veya satıldı. Yani 1974 sonrası adaya yerleşen Türkiyeli kardeşlerimizin oturdukları toprağın karşılığı yok Rum tarafında. Rum malını isteyecek? Peki nasıl başaracak devlet bu işi?

Ya tazmin edecek ya da atacak o insanları evlerinden, toprağından. Bunu yapamaz, tek kelimeyle insanlık suçudur. O zaman tazmin edecek devlet. Peki bu tamam, o zaman diğer malları da tazmin etmesi gerekecek. Devlet her yurttaşa eşit olmak zorundadır. Ayrımcılık ve menfaatçilik yapamaz.

Bakın ben bile yazarken yorulduğumu hissettim.

Şimdi soruyorum; siz mal-mülk işinin hala çözüleceğine inanıyor musunuz? Öylesine karmaşık ve öylesine pahalı bir meselenin !!!

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın çözüm konusunda gayret ve çabalarını kesinlikle yeterli ve iyi buluyorum. Böyle bir Cumhurbaşkanımız olduğu için şanslıyız ama Kıbrıs Meselesi yıllardır veresiye yazılan bir borcu kimin ödemeyi üstleneceği bir mesele haline gelmiştir. Umarım Sayın Cumhurbaşkanı günün sonunda muvaffak olur.

**************

GÜNÜN SÖZÜ

Ne sır?d?n bir sevgiyi y?ş?y?c?k k?d?r b?sit biriyim.Ne de seni sır?d?n bir sevgiye m?lzeme y?p?c?k k?d?r herh?ngi biri.

ANONİM

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.