Hep aynı fotoğraf

Yayın Tarihi: 23/09/15 07:38
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
  • Kaç işsiz genç iş sahibi olabildi? "ki bunun için her yıl sempozyum düzenlenir".
  • Yaşlıların yeni bakım evi projesi ne oldu? "Lapta da hala otelden bozma bir binada kalmaya devam ediyorlar"

  • Ailevi sorunları olan ve hem SOS çocuk köyü hem de Çağlayan'daki rehabilite merkezindeki kaç çocuğumuz psikologlar eşliğinde hayata bağlanabildi, ya da ailevi sorunları çözülebildi?

  • Bir el öpüp, bir yemek vermekle yaşlıların ve çocukların sevgisi yerine gelmiyor.

  • Çalışma Bakanı Gürpınar, her ne kadar İçişleri Bakanı olmuşsa da Çalışma'nın bütçesi hala sandüç dükkanının bütçesinden farksızdır. Bakanın elinde para pul olmadan bu yazdıklarımı nasıl iyileştirecek diye de soruyorum, soruyorum sormasına ama Çalışma bakanı oldu madem bunu da Aziz bey düşünecek diyorum kendi kendime.

Haber sitelerini gezerken Çalışma Bakanı Aziz Gürpınar'ın huzur evini ziyaret fotosunu gördüm. Aziz bey alınmasın sataşmak için söylemiyorum, ne kadar da klasik ve samimiyetsiz bir fotoğraf dedim kendi kendime. Yok ki Bakan Gürpınar yaşlıları sevmiyor ya da onların sorunlarıyla ilgilenmiyor, kastettiğim bu değil. Klasik bir fotoğraf, zira bayram geldi ve bakanın müdürü odasına girerek "efendim yarın yaşlıları ziyafet etmeniz gerekiyor" dedi. Muhtemelen bir de yemek düzenlemiştir bakanlık, hediyeleri verilmiştir, yanlarına evlatları bile uğramayan bu insanların.

Rutin yapılan bir aktivitedir. Her Çalışma bakanı aynı eylemi gerçekleştirir. Aziz bey de geçtiğimiz gün bunu yaptı. Engelliler haftasında engelliler, 23 nisanda çocuklar ve daha bunun örneği devam eder gider.

İşte tüm bunlar bana samimiyetsiz ve sıradan gelir. Diyeceksiniz ki "ee tamam da ne yapsınlar yani başka". Onun da cevabını vereyim hemen; Bakan Gürpınar'ı aylar önce konuk olarak ağırladığımda heyecanlı bir şekilde yaşlılar için yeni bir huzur evi, gençlerin rehabilitesi için yeni bir merkezin çalışmalarına başladığını anlatmıştı.

Örneğin merak ediyorum ne oldu O merkezin akıbeti?

ŞU SORULAR CEVAP BEKLİYOR

Demem o ki kaç işsiz genç iş sahibi olabildi; "ki bunun için her yıl sempozyum düzenlenir".

Yaşlıların yeni bakım evi projesi ne oldu? "Lapta da hala otelden bozma bir binada kalmaya devam ediyorlar"

Ailevi sorunları olan ve hem SOS çocuk köyü hem de Çağlayan'daki rehabilite merkezindeki kaç çocuğumuz psikologlar eşliğinde hayata bağlanabildi, ya da ailevi sorunları çözülebildi?

İş yaşamındaki sıkıntıları hiç sorgulamıyorum; Lefkoşa Surlar içindeki çocukları kurtarma çalışmalarının başarıyla yürütüldüğünü biliyorum ama çocuklara bir tabak yemek vermekle bu işler bitiyor mu ?

BAKANLIĞIN BÜTÇESİ ZAYIF AMA !

Tabii işin başka sorunlu yönleri de var. Çalışma Bakanı Gürpınar, her ne kadar İçişleri Bakanı olmuşsa da Çalışma'nın bütçesi hala sandüç dükkanının bütçesinden farksızdır. Bakanın elinde para pul olmadan bu yazdıklarımı nasıl iyileştirecek diye de soruyorum, soruyorum sormasına ama Çalışma bakanı oldu madem bunu da Aziz bey düşünecek diyorum kendi kendime.

Sonuç olarak artık aynı fotoğrafların, aynı karelerin içerisine girmesin bakanlar. Söz verdikleri ve iyileştirmek için uğraştıkları sorunları artık çözüme vardırsınlar. Artık işsiz genç sayısında hatrı sayılı bir düşüş olsun, doğru düzgün bir huzur evi yapılsın, engellilerin hem istihdam sorunu hem de yaşama tutunacakları merkez tamamlansın. Ve de en önemlisi, her eve bir psikoloğun girmesi projesi akıllarda yer etsin. Boşanmalar, ortada kalan çocuklar, sevgisiz büyüyen gençler, uyuşturucuya eğilimin artması, hep bunlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlığının sorumluluğudur.

Kolay mı yapması tüm bu saydıklarımı, elbette ki kolay değil. Ama bir yerden başlayın Sayın Bakan; başladıysanız, başladığınızı hissettirin.

Bir el öpüp, bir yemek vermekle yaşlıların ve çocukların sevgisi yerine gelmiyor.

*****************

ZENGİNE HERGÜN BAYRAM

Neden eski bayramları özleyip durduğumuzu sanırım buldum. Eski bayramların daha güzel olmasının tek nedeni insanların yalnız olmayışıdır. Yoksa şimdiki bayramların eskiden daha güzel olması gerekmez mi? Bir düşünsenize eskiden ulaşım zordu, telefonlaşmak zordu, mail, internet ne gezer. Akrabalar bir araya gelebildiği kadar geliyor Allah ne verdiyse yeyip eğleniyorlardı.

Mutlu muydular? Evet.

Peki neden? Başka çareleri yoktu da ondan. Bir kere çok fakirdiler ve imkansızlık boyutu çok üst sıralardaydı. Gelenekler ve adetler kadın-erkek ilişkisini tamamen yasaklıyordu nikahsız; bu nedenle her şeyin azı insanları inanılmaz mutlu kılıyordu.

Şimdi inanılmaz imkanlar var buluşmak ve görüşmek için. Peki biz ne yapıyoruz sevdiğimizle çok kısa süreliğine görüşüp diğer sevgilimizin yolunu tutuyoruz. İletişim ve ulaşım kolaylığı bizlere o kadar büyük kolaylıklar yarattı ki artık sevdiğimize değil sevgililerimize hasret giderir olduk.

Kadını erkeği hiç fark etmez; bir bayan arkadaşım geçtiğimiz gün bir sohbet esnasında"kadınlar yüzyılın intikamını alıyor erkeklerden"dedi. Belki de haklı bir söz ama peki insandan alıp götürdükleri?

Evet tekrardan konuya giriş yapalım; bayramlar artık neden güzel geçmiyor; kolay mutlu olmanın yollarını öğrendik, sonra çok zannettiğimiz sevgimizi birden çok insana dağıttık. Sandık ki bitmeyecek ve yetecek, yetmedi ama işte. Ve her şeyi eksilterek yaşadık, eksilttikçe yalnızlaştık ve mutsuzlaştık.

Sevgimiz azaldıkça yabancılaştık kendi kendimize ve çevremize. Göstermelik evlilikler, ilişkiler ve aldatmalar aldı başını gitti.

Evet bayramda bol bol alışveriş yaptık, hediyeler aldık ve göstermelik misafirliklere gittik. Hepimizin içinde "off yahu hade gaçalım" hissiyatı gezdi, durdu.

Sanıyoruz ki eşlerimizden, sevgililerimizden, ailelerimizden ve arkadaşlarımızdan kaçtıkça bir başka yere ya da yerlere içimizdeki sıkıntı ve yalnızlık gidecek, kurtulacağız.

Bayramlar veya buna benzer günler toplumun ne kadar dağılmış ve mutsuz, yalnız olduğunu gözlemlemek için en iyi günlerdir.

Peki ya siz bu saydıklarımdan hangisisiniz?

********************

GÜNÜN SÖZÜ

BEN AŞIK OLDUĞUMDA ELLERİMİ ADIMLARIMA GÖRE SALLAMASINI UNUTURUM

SÜLEYMAN ULUÇAMGİL

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları