Da Vinci'nin şifresini çözdük

• Pek çok teknolojik ve tıbbi terimler içinde sohbetimizin can alıcı noktasını yakalamak çok da zor olmadı aslında. İrfan'ı ve aslında özelde Günsel ailesini genelde ise Yakın Doğuluları heyecanlandıran robotik cerrahi sistem sayesinde hastaların daha kısa sürede iyileşme imkanına kavuşacak olması. Aslında işin ana teması da bu. Daha erken iyileşme ve daha erken taburcu olabilme şansının yaratılması. İrfan Günsel'i bulmuşken biraz daha irdelemek istedim ve Da Vinci Robotunun sağlık sistemimize katacağı yenilikleri sordum.

• Biz Kıbrıslıların anlaması ve görmesi gereken önemli şeylerden birini daha yazıya nokta koymadan söylemeliyim, değerli insanların başarıları güneşe yakın olur ve her ne kadar klasik bir çöz olsa da güneş balçıkla sıvanmaz dostlarım.

Geçtiğimiz günlerde, tıp eğitiminde lider ve uluslararası alanda ülkemizin en saygın kuruluşlarından biri olan Yakın Doğu Üniversitesi'nin sağlıkta yeni bir sayfa açacağını ve Kuzey Kıbrıs'da robotic cerrahi dönemini başlatacağını öğrendik.

Kıymetli dostum YDÜ'nün Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. İrfan Günsel ile bir kahve içerken atılacak bu adımın ülke ve üniversiteye ne kazandıracağını sordum.

Sevgili dostum İrfan Günsel o hepimizin bildiği samimiyeti ile zamanın bütün zenginliklerine ve Osmanlı İmparatorluğu'nun tahtına sahip olan Kanuni Sultan Süleyman'a atıfta bulunarak; sağlığın elde edilen tüm nimet ve zenginliklerden daha üstün olduğunu çok anlamlı bir biçimde anlatan şiirine atıfta bulunarak cevap verdi "Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi".

Hizmet vermeye başladıkları ilk günden bu yana, her geçen gün mükemmele ulaşabilmek için yoğun çaba harcadıklarını anlatan Günsel, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi ve dispanserlerinde modern tıbbın gerektirdiği tüm araç ve gereçlerin, üstün bilgi birikimine sahip doktorlar tarafından kullanıldığını söyleyerek, bu özellikleri ile KKTC'ye ve insanına uluslararası standartta sağlık hizmeti sunan kıymetli bir merkez kazandırdık dedi.

YDÜ Hastanesi'nin ülkenin ve Dünya'nın dört bir yanından gelen hastalarına nitelikli sağlık hizmeti sunduğunu söyleyen İrfan Günsel, Bunun yanında, YDÜ Tıp Fakültesi'nin de öğrencileri ve araştırma görevlileri için tercih edilen bir eğitim merkezi haline geldiğini vurguladı.

Hasta haklarına saygının ve hasta memnuniyetinin ön planda tutulduğu hastane ve dispanserlerinde sağlık hizmetinde kaliteyi, bilgi birikimini, güncel teknolojiyi ve sürekliliği sağlamak olduğunu anlatan Günsel, özelde Kuzey Kıbrıs'dan genelde ise Dünya'nın dört bir yanından YDÜ Hastanesi'ne gelen hastaların hizmetine robotik cerrahi sistemi Da Vinci'yi sunmaya hazırlandıklarını söyledi.

Bunları anlatırken İrfan'ın gözlerindeki parlaklığı ve yüzündeki heyecan ile mutluluğu görmemek mümkün değil.

Sohbetimiz esnasında Da Vinci'nin ne anlama geldiğini sordum elbette İrfan'a. O da "üroloji, çocuk cerrahisi, kadın hastalıkları, genel cerrahi, kalp damar, göğüs ve kulak burun boğaz ameliyatlarının açık ameliyata ihtiyaç duyulmaksızın kapalı yöntemle yapılabilmesini sağlayan ve cerraha yüksek çözünürlüklü üç boyutlu görüntü sunan robotik sistem" diye cevapladı.

Pek çok teknolojik ve tıbbi terimler içinde sohbetimizin can alıcı noktasını yakalamak çok da zor olmadı aslında. İrfan'ı ve aslında özelde Günsel ailesini genelde ise Yakın Doğuluları heyecanlandıran robotik cerrahi sistem sayesinde hastaların daha kısa sürede iyileşme imkanına kavuşacak olması. Aslında işin ana teması da bu. Daha erken iyileşme ve daha erken taburcu olabilme şansının yaratılması. İrfan Günsel'i bulmuşken biraz daha irdelemek istedim ve Da Vinci Robotunun sağlık sistemimize katacağı yenilikleri sordum.

Günsel, robotik cerrahi sisteminin en önemli avantajlarının, klasik kapalı cerrahi yöntemi olan laparoskopiye göre cerraha hareket özgürlüğü ve görüntüleme açısından avantaj sağlayacağını anlatarak, çok dar ve derin bölgelerdeki ameliyatların mümkün olacağını söyledi.

Klasik ameliyatlarda sahip olunan 360 derece dönüşe karşın, robot kollarının 540 (360+180) derece hareket kabiliyetine sahip uçları sayesinde, cerrahi işlemlerde ihtiyaç duyulan tüm manipülasyonların gerçekleşebileceğini de anlatan İrfan Günsel, robotic cerrahi sisteminin bu imkanları ile ameliyatların güvenilirliğinin ve başarısının da artacağını söyledi.

Sohbetimizin sonuna doğru İrfan dostumun söyledikleri YDÜ ile ülkemizin nerelere taşınabileceğini de tarif eder nitelikte aslında.

Kıbrıs Adası, Dünya'nın küçük cennetlerinden biri olarak birçok kültüre ve medeniyete ilham kaynağı olmuştur. Kuzey Kıbrıs, bugün tarihten kaybolmuş olsalar da, tarih boyunca yaşamış ve tarihe izlerini bırakmış birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Medeniyetler ve halklar, yarattıkları eserlerle ve o eserlerin insanlığa olan kalıcı katkılarıyla hatırlanırlar. İşte bu anlayışla, Yakın Doğu Üniversitesi ve Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve halkı adına tarihe kalıcı bir izdüşüm olarak yaratılmışlardır. Onuru ve gururu, Kıbrıs Türk Halkı'na ait olan bu eserin bugün ulusal ve uluslararası alanda ulaştığı başarılar, insanlığa ve Dünyamıza sağladığı fayda ve imkanlar, bu süreçte kazandığı prestij, hem Kıbrıs Türk tarihinde, hem de uluslararası tarih sürecinde hak ettiği yeri almasına vesile olacaktır…

Biz Kıbrıslıların anlaması ve görmesi gereken önemli şeylerden birini daha yazıya nokta koymadan söylemeliyim, değerli insanların başarıları güneşe yakın olur ve her ne kadar klasik bir çöz olsa da güneş balçıkla sıvanmaz dostlarım.

***************

GÜNÜN SÖZÜ

KÖPEKLER İSTEDİ DİYE ATLAR ÖLMEZ

ANONİM