Haçana bir söz?!

Yayın Tarihi: 30/10/15 08:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
  • Vakti zamanında yerel seçimler yapılır ve Sn Özgürgün olur da on iki belediyenin altına düşülürse istifa edeceğini açıklar ama etmez. Cumhurbaşkanlığı seçimleri gelir ardından ve Eroğlu'nun seçimi kaybetmesi halinde yine istifayı gözden geçireceğini açıklar fakat yine etmez. Geçtiğimiz gün yaptığı bir açıklamada ise UBP'yi birinci parti çıkarmazsa istifa edeceğini açıkladı. Pes doğrusu. Yapmayın böyle açıklamalar kıymetli başkanım. Tutmuyorsunuz bu istifa sözlerinizi.
  • Özkan Yorgancıoğlu, koskoca başbakan adam, Sibel Siber hanımefendi seçimleri kaybedince ertesi günü Parti genel merkezini arayarak istifa edeceğini bildirdi. Aşk olsun Özkan beye, dahası Sibel hanımın seçimlerde gereken oyu alması konusunda Talat'tan kat be kat daha fazla çalışmasına rağmen, hatta hatta Sn Talat'ın çalışır gibi gözüküp de Sibel hanıma destek vermediği de zaman zaman iddia edilir.
  • İngiltere de siyaset bilimi okumuş bir politikacının söylemleri var sizde ama icraatı yok. Vermeyin böyle sözler. Bu kadar tüzük ihlalinin yaşandığı bir kurultayda bu sözlerin zaten bir kıymeti kalmaz.

Aslında memleketin ne kadar da çok sorunu var diye düşündüm yazıma başlarken uyuşturucudan şiddet olaylarına kadar, ödenmeyen devlet katkılarından batan işyerlerine kadar. Değil mi? Şöyle bir düşünsenize memleketin ne kadar çok sorunu var. Ancak gelin görün ki ne kadar yazarsanız yazın kimsenin dikkatini çekmiyor bu tür sosyal konular. Seçim varsa seçimden daha başka okunacak yazı konusu yok. Dedikodu memleketeyiz ne de olmasa. Hani Namık Kemal'in dediğinden.

İşte memleketin en az yarısının ekonomik zorluklarla boğuştuğu ve bir diğer yarısının da bu sıkıntılarla alakadar olmadığını biliyoruz. Neticede memleket düze çıksın, herşey yoluna girsin diye CTP-UBP geniş tabanlı reform hükümeti kuruldu. Bu hükümet öyle ara sıra kahve, penna, kalem, silgi dağıtan mecmualara da benzemiyor. Hani onların yine bir getirisi var.

Ufukta öyle erken seçim de görünmüyor ama hükümetin yönetsel anlamda şekillenmesine baktığımızda ülkeyi kelime anlamıyla UBP'nin değil de CTP'nin yönettiğini söyleyebiliriz. Eleştireceğim noktada UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün var bir de Özgürgün'ün klasikleşmiş sağ politikacısının izlediği siyaset yapma yöntemi.

Nedir bu yöntem buna bir bakalım. Özgürgün'ün şimdilerde arasının hayli açık olduğu Derviş Eroğlu'ndan bu yöntemi öğrendiği tahmin ediyorum. Hüseyin başkanımın hiç gücüne gitmesin.

Alışılmış bu yöntem söz verme yöntemidir beyler.

İSTİFA EDERİM SÖZLERİ

Hepimiz kabul etmeliyiz Hüseyin başkan özünde iyi ve değerli bir insandır. Siyaset bilimi okumuş bir politikacıdan ben daha aktif olmasını beklemişimdir her zaman. Bilhassa ve yanılmıyorsam Sn Özgürgün bu işin okulunu İngiltere gibi dünyayı yöneten bir memlekette okuduysa. İngiltere de Siyaset bilmi okumuş ve büyük bir partinin genel başkanı olmuş bir siyasinin istifa ederim sözü ağzından çıktığında o mesele orada biter.

Vakti zamanında yerel seçimler yapılır ve Sn Özgürgün olur da on iki belediyenin altına düşülürse istifa edeceğini açıklar ama etmez. Cumhurbaşkanlığı seçimleri gelir ardından ve Eroğlu'nun seçimi kaybetmesi halinde yine istifayı gözden geçireceğini açıklar fakat yine etmez. Geçtiğimiz gün yaptığı bir açıklamada ise UBP'yi birinci parti çıkarmazsa istifa edeceğini açıkladı. Pes doğrusu. Yapmayın böyle açıklamalar kıymetli başkanım. Tutmuyorsunuz bu istifa sözlerinizi.

İngiltere de siyaset bilimi okumuş bir politikacının söylemleri var sizde ama icraatı yok. Vermeyin böyle sözler. Bu kadar tüzük ihlalinin yaşandığı bir kurultayda bu sözlerin zaten bir kıymeti kalmaz.

İyi saatte olsun Serdar Denktaş da istifa ederim demişti o da tutmadı vakti zamanında bu sözleri. Demek ki sağ siyasette özellikle bizim memlekette söz tutma diye bir gelenek yok.

Özkan Yorgancıoğlu, koskoca başbakan adam, Sibel Siber hanımefendi seçimleri kaybedince ertesi günü Parti genel merkezini arayarak istifa edeceğini bildirdi. Aşk olsun Özkan beye, dahası Sibel hanımın seçimlerde gereken oyu alması konusunda Talat'tan kat be kat daha fazla çalışmasına rağmen, hatta hatta Sn Talat'ın çalışır gibi gözüküp de Sibel hanıma destek vermediği de zaman zaman iddia edilir. Evet neticede istifa etmiştir Özkan bey.

Demek ki üstadım sağ siyasette istifa merhumu çalışmıyor. UBP bu vizyonla üçüncü parti olur ancak.

*************

MESAJI OLAN ALSIN

  • Sn Mehmet Ali Talat; noldu size böyle? Tayyip beyle bir gerginliktir gidiyor. Bu arada televizyonlara çıkıp bir gazete haricinde diğer tüm gazeteleri eleştirmeniz çok tepki topladı
  • Sn Kemal Deniz Dana; Eğitim Bakanlığındaki müsteşarlık koltuğu boşmuş ve bu makama atanmanız halinde atanmanız kabul görecekmiş. Bir çıtlatayım dedim. Siz hala sizi atayacaklarını zannedin diyorum bakın. Dost acı söyler.
  • Sn Kemal Dürüst; herkes bir kere daha gördü ki Güzelyurt sizden soruluyor. Yalnız iki tehlike var. Birincisi yeniden vekil seçilmeyi ciddi anlamda tehlikeye attınız, hiç iyi şeyler duymuyorum, ikincisi de kurultayda size birileri bir sürpriz yapacakmış.
  • Sn Tahsin Ertuğruloğlu; eski müsteşarınızın görevden baskıyla alınması sizi istifa noktasına kadar sürüklemiş. Şu koltuk tatlı gelmesin lütfen.
  • Sn Yakup Latifoğlu; biraz ses verin Tanrı aşkına biraz ses verin. UBP iktidar diye mi böyle yapıyorsunuz. Çekin artık kılıçları.
  • Sn Sadık Gardiyanoğlu; bir türlü sizi arayıp tebrik edemedim. Ara sıra dahi olsa desteklediğimiz adaylar kazanıyor, gerçekten sevindim.
  • Sn Mehmet Özsezer; facebooktaki profilinizde Nazım Çavuşoğlu'na açık destek belirttiğinizi gördük. Hayırlısı olsun. Akıllı siyasetçiler genel bu yolu izlemez ama vardır bir bildiğiniz.

***************

GÜNÜN SÖZÜ

Aslında ayrılıklar değil de, Gidenin sevmediği halde ' Seviyorum ' demesi en çok koyuyor insana.

Cemal Süreya

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları