Akansoy reformlara başladı

İçişleri ve Çalışma Bakanı Asım Akansoy ayağının tozuyla devrim olarak nitelendireceğimiz bir reforma imza atmaya çalışıyor. Beyaz kimlik meselesi. Uzun zamandır böyle bir uygulamanın çıkmasını bekleyen hatrı sayılı Türk kardeşimiz var. Yazımın en başından söylemeliyim ki bu uygulamayı ben destekliyorum, vatandaşlık verilmesini ise hayır. Dünyanın pek az ülkesinde herhalde bu kadar kola kimlik dağıtılıyordur. Kimlik hak kazanana tabii ki verilir. Dünyanın hangi ülkesinde yaşıyorsanız yaşayın kriterlerini kazandığınız zaman kimlik verilir, kimliğin ötesinde vatandaşlık verilir.

Vatandaşlık verme meselesi ciddi bir meseledir. Bu memlekette her önüne gelen vatandaş olma hevesinde her ne halse. Dünyanın en pahalı memleketinde yaşamaya hevesli olabilirsiniz de o ülkenin vatandaşlığı alma hevesiniz neden kaynaklanır, çok incelenmesi gereken bir konudur.

Özellikle Türkiye'den KKTC çalışma için gelenlerin çabasıdır bir vatandaşlık sahibi olmak. Bunun gerekçesi de aslında son derece basittir. İkamet konusunda yaşanan zorluklarla uğraşmamak ya da bunu yerine getiremediğinde yurt dışı yapılmamak, işin aslında yatan gerekçeler bunlardır ağırlıkla.

Kimi zaman oy hesapları yüzünden kimi zaman da elçiliğin baskısı yüzünden vatandaşlıklar verilmiştir. Üstelik de birçok Türk vatandaşının hakkı olup da alamamasına rağmen.

Yine CTP hükümeti döneminde beyaz kimlik konusu gündeme gelmiş ve birçok yurttaşa verilmişti.

MAĞDUR OLANLAR VAR

KKTC'ye çalışmak için gelip de çok uzun yıllar burada kalanlar var, bu insanlar o kadar uzun süre KKTC'de kalmışlardır ki çocukları burada doğmuştur, reşit olup evlenmişler, hatta çocuk sahibi olmuşlardır. Devlet hala bu insanlara yabancı muamelesi yaparsa bu insanlık suçuna girer.

18 yaşını doldurmuş binlerce kız evladı var, çalışma ve oturma izni alamadıkları takdirde yurt dışı olma durumları gündeme geliyor; peki bu kız evladı yolunu sokağını dahi bilmediği Türkiye'ye gidip de ne yapacak, kötü yola mı düşecek. Yani işin özeti devlet ivedilikle bu durum da olan tüm Türk yurttaşlarının imdadına yetişmek zorundadır. İşte bunun en kolay çözümü de beyaz kimliktir. Yani vatandaşlık seçme ve seçilme hakkı değildir.

KKTC'NİN DENGELERİ KORUNMALI

Kıbrıs küçük bir ülke. Hele hele Kuzeyi daha küçük. Kıbrıslı Türkler, savaştan hemen sonra buraya yerleşen Türkiye kökenli Türkler var. Devlet olarak siz bu sayıyı ve yapıyı korumak zorundasınız. Aksi takdirde toplu vatandaşlıklar dağıtırsanız bu denge bozulur. Buna vatan millet sakarya mantığıyla bakmak devlet ciddiyetine sığmaz. Herkesi rahatsız eden bir konu olduğunu biliyoruz vatandaşlık konusunun. Ne yerli halkı ne de ömrünün yarısını bu ülke de geçiren insanları mağdur etmeden kolay ve insanca yaşam hakkı herkese tanınmalı.

ÇÖZÜM KAPININ ARDINDA

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın çözüm sürecini başarıyla yürüttüğünün hepimiz bilincindeyiz ve özellikle asıl sorun olan güç paylaşımı ve yönetim şeklindeki sıkıntıların büyük ölçüde aşıldığını gözlemliyorum. İşte kapının arkasında olan çözüm ve sonrasında hiç kimsenin mağdur olmaması için hükümet beyaz kimlik uygulaması ile inşa, ama Kıbrıs Kültürünü de ve dokusunu da koruyarak.

Bakan Akansoy'un işi zor ve yolu uzun. İki tane yükü ağır bakanlık. Üstesinden tabii ki gelebilecek iradeye ve vizyona sahip. Asım beye ben güveniyorum, yalnız iyi kadrolarla bu yol rahat ve güvenli yürünebilir. Sayın bakanın da aklında olsun bu dediğim.

***********

HALK KONUŞMA ÖZGÜRLÜĞÜNÜ YARATTI

Kıbrıs First FM'in 19. yaşını kutladık dün gece hep birlikte. 19 yaşında iken ilk stajımı Kıbrıs Genç TV'de yaptığımı hatırladım. Yıllar ne kadar da hızlı geçti gitti. Kıbrıs Türk halkına konuşma özgürlüğü ve konuşma cesaretini kazandıran insan olarak Ertan Birinci tarihteki yerini almıştır bana göre. Bu son derece önemli ve yükü ağır bir misyondur. Özellikle 2000'li yıllarda konuşmaktan üst düzey çekinen Kıbrıs Türk halkı hem First FM stüdyolarında hem de Genç TV stüdyolarında konuşma özgürlüğünü Ertan Birinci ve çalışma arkadaşlarıyla sayesinde elde etmiştir. Birinci ailesiyle uzun yıllardır birlikte çalışan bir gazeteci olarak hoşgörü, anlayış ve aile hissini her zaman yanımda hissettim. Oğul Tekin Birinci her zaman kardeşimiz oldu, biz de O'nun abisi ama baba Ertan Birinci herkese babalık etti bu kanalda. Sizleri selamlıyorum. Bir gazetecinin ve de bir halkın en çok arzu ettiği şey dilediği gibi konuşabilmektir. Hem de uzun konuşmak…

*************

UBP GÜZELYURT İLÇESİNE YAKIŞMADI

Kurultaya üç-beş gün kaldı, her yerde sinirler gergin tabii ama dün gece Güzelyurt İlçe binasında yaşananlar UBP'ye yakışmadı. Yaşanan arbedeye ismi karışan herkesi tanıyorum. Allah aşkına daha sakin ve daha soğukkanlı olun beyler. Siz yarının milletvekili adayları ve de belki bir günün başkan adayları olacaksınız. Yapacağınız her yanlış hareket secerenize yazılır ve halk bu tür olayları sevmez. Toplumda yer bulamazsınız. Daha sakin..

**************

GÜNÜN SÖZÜ

Sığ suları en hafif rüzgarlar bile coşturabiliyor. Derin denizleri ise ancak derin sevdalar. Anladım ki, derin ve esrarengiz olan her şey susuyor. Anladım ki susan her şey derin ve heybetli.

ŞEMS