CTP varsa para yok!

Günlerdir yazıp çiziyoruz. CTP-BG Genel Başkanı Talat'ın Ankara'ya kapının arkasından kafa tuttuğunu, çoğu zaman sahneye çıkmak yerine belediye başkanlarını ve hükümeti kullandığını anlattık durduk. Ankara ile çatışmanın, çekişmenin yanlış olduğunu, imzalanan protokollere sadık kalınması gerektiğini aksi takdirde CTP'nin tüm ülkeyi kaosa sürükleyeceğini ve günün sonunda bu yapılanların başta Talat olmak üzere CTP'nin siyasi kariyerini bitirme noktasına götüreceğini hep anlattık.

Yıllar önce yaşananlar tekrardan olmaya başladı. CTP yine hükümette, yine Ankara ile çatışma ortamındayız, protokol uygulanmadığı için ne avans var ne katkı var ne yardım var.

Maliye Bakanı Birikim Özgür bir süre önce 13. Maaşlarda sıkıntı olmadığını ve 25 Aralık günü yani bugün maaşların ödeneceğini açıklamıştı. Şimdi ise iç borçlanma ile bu sıkıntıyı aşmaya çalıştıklarını açıkladı. 150 milyon tl'ye ihtiyaç var ve iç borçlanma yapılabilse bile 13. Maaşlar Ocak ayının ilk haftasında ödenebilecek.

Bakınız sadece fazladan bir maaşın ödenebilmesi için hükümet ne kadar da zora girdi. Peki şimdi nolacak biliyor musunuz. Ankara Talat Hükümetinin burnunu öyle bir sürtecek ki ne CTP hükümette oturabilecek ne de Talat genel başkan kalabilecek.

ACI GERÇEKLER

Kim istemez KKTC kendi ayaklarının üzerinde dursun, kendi kendine yetebilsin, kimsenin parasına ihtiyaç duymasın, kim istemez ki bunları. Her Kıbrıslı Türk ister. Ancak burada yıllardır menfaat düzeni kuruldu ve bu düzenden ne yazık ki hepimiz mutluyuz, hepimiz bu düzenden geçiniyoruz ve bu vesileyle Türkiye'ye bağımlı hale geldik, getirildik. Bunu hem Türk hem de Bizim yöneticilerimiz el birliği ile yaptı. Şimdi ise ben yöneteceğim, ben yapacağım, sen ver de karışma, barra Türkiye, ne paranı ne elçini ; madem öyle al sana böyle oluyor işte günün sonunda.

13. maaşların bugün ödenemeyecek oluşu daha doğrudan söyleyecek olursak KKTC hükümetinin, Talat Hükümetinin bir maaş ekstra ödeyemeyecek kadar aciz olduğunu görmüş olduk.

Kimse alınmasın ama Talat'ın perde gerisinden yönettiği hükümetimiz maaş dahi ödeyemiyorken suyu yönetmeye pardon işletmeye talip. Ne büyük çelişkidir ne büyük ikilemdir bu.

İÇ BORÇLAR VE ACİZLİK

Hükümetin uçan kuşa borcu var. Gelin görün ki reformlar uygulanmadığı için o fondaki para kullanılamıyor. Mali protokola uyulmadığı için alınabilecek yardımlar da ödenekler de alınamıyor. 13. Maaş bir şekilde bulunup ödenecek ve bu günler geçecek sanıyoruz ama bunun arkasından daha kötü şeyler olacak. Üreticiler alacaklarını hala hükümetten alamazken yarın bu insanların içinde hapse düşenler olmaya başlayacak

TALAT'IN İMAJI SARSILIYOR

Bir heyecan bir heyecan diyerekten birçok CTP'li vekil, belediye başkanı Talat'ın yeniden genel başkan olması ve Özkan Yorgancıoğlu'nun tasfiyesi için yollara düştü. En nihayet Yorgancıoğlu tasfiye edildi hem de ne tasfiye, birazdan ona da geleceğiz. En nihayet Talat geldi ve genel başkan oldu. Olur mu ikinci Cumhurbaşkanı yeniden siyasete dönsün denildi, CTP'de başka flaş bir isim yok mu dediler, yok dediler, Talat partiyi toparlayacak tek isim dediler; bir yazar olarak ben de bu sürece destek verenlerdenim, daha önce de yazdım.

Sn Talat genel başkan seçildi, görevlendirmeyi yapacak, sabahlar oldu akşamlar oldu, manifestosunu yazdı, programını yaptı, bir hazırlık bir hazırlık sormayın gitsin. Filanca vekil çağrıldı sen olabilin denildi, sevinenler üzülenler, hade o isim olmadı bu isim olsun denildi en nihayet Ömer Kalyoncu başbakan olarak atandı. Saygımız baki. Ömer bey dürüst adamdır, kurallar neyse onu uygular, değerli bir siyasetçidir ama en nihayet sahnedeki görevinin arkasında Mehmet Ali Talat vardır. Sn Talat, belki de Merhum Denktaş beyden sonra tanıdığım en zeki siyasetçilerden biridir. Kendisini eleştirsem dahi başarılı olmasını istediğimdendir bu.

Gölge başbakansınız diye yazdım kaç kez, neden? Çünkü kapı arkasından pek çok kurum ve kuruluşun içinde atamalar yapmaya çalıştı ve yaptı da, kendi yapmıyormuş gibi görünüp. Bir genel başkan olarak hakkıdır pek tabii ama bana göre tarzı yanlıştı. Birçok partiliyi kırdı ve güvenlerini yitirdi.

CTP'DEN ERKEN SEÇİM HAZIRLIĞI

Tek bölge seçim sistemine odaklanmaya başladı hükümet. Herkes sanıyor ki tek bölgeli erken seçim sistemine geçilirse memleketin hayrına olacak. Olmayacak mı peki; elbette ki avantajları var. Bölgecilik son bulacak ama meclisin aritmetiği değişecek. Bunu da günü gelince konuşuruz.

Ancak tek bölge seçim sistemi ve hemen ardından başkanlık sistemi gündeme gelecek. Türkiye ilişkiler ister çözüsün ister çözülmesin Talat vekil olup da etkin bir genel başkan olması için bu seçim gerçekleşecek.

ÖZERSAY GECİKİYOR

Kudret Özersay'ın parti kurmak için son hazırlıklarını yaptığını biliyorum. Yalnız birşeyi, hatırlatma ihtiyacı duyuyorum. CTP, tahmini mart ayı gibi bir erken seçim açıklayabilir ve bir partinin seçimlere katılabilmesi için bırakının örgütlenmeyi üç aylık kurulmuş olması gerekiyor. Tek bölge seçim sistemi bu ülke de en çok Özersay'a yarayacaktır. Tabii Kudret hoca elini çabuk tutarsa.

Sonuç olarak dostlar; KKTC hükümetleri kendilerini aynaya bakıp hep aslan gördüler. Ankara hükümetleri de bize aslan olmadığımızı her fırsatta hatırlattı ve hatırlatmaya devam ediyor

*************

GÜNÜN SÖZÜ

Cami duvarına işemeyin

ANONİM