Talat, Başbakan'a ayıp etti

Olan Başbakan Ömer Kalyoncu'ya oldu. Sessiz sedasız, hatta tüm kabine ile ciddi bir uyum içinde çalışan Başbakan Kalyoncu; CTP Genel Başkanı Talat tarafından bir de zan altında bırakıldı. Talat'a göre Başbakan Kalyoncu yapmış olduğu açıklamalarda farklılıklar arz ettiyse içinde bulunduğu psikolojik sıkıntıdan olduğunu söyledi. Allah Allah ne demek istedi şimdi Sn Talat? Açıkçası çok yadırgadım, çok üzüldüm.

Yani Talat'a göre başbakanımızın psikolojik sıkıntıları mı var şimdi? Bunu mu demek istedi Sn Talat?

Herşeyden önce şunu söyleyim de kimse yanlış anlamasın; Başbakan Ömer Kalyoncu çok değerli bir insandır. Her ne kadar gazeteci-siyasetçi hukukumuz çok barışmasa da benim nazarımda düzgün, dürüst ve değerli bir sosyalisttir. Dahası hiçbir psikolojik sıkıntısı da yoktur Sn Kalyoncu'nun. Bu sözlerimin altını imzalarım. Keşke de bu görevi kabul etmeseydi Ömer bey.

Hepimiz biliyoruz ki hükümeti, en azından CTP kanadını yöneten Sn Talat'tır. Hükümetin CTP kanadındaki bakanları dahil, bizzat Sn Başbakan da; Talat ile istişare etmeden adım atamaz. CTP parti disiplini bunu gerektirir. Ben birçok CTP'li bakandan da işitmişimdir defalarca kez ki Talat, sık sık bakanları arar, sorar, sorgular ve talimat verir. Doğaldır da bu; böyle de olacaktır, çünkü Talat bir genel başkandır ve genel başkan gibi davranacaktır.

Ancak gelin görün ki Kıbrıs Postası gazetesinden arkadaşların kendisi ile yaptığı söyleşide, hem mali protokolün hem de su konusunun akıbeti ile ilgili meselede, hele hele Türkiye Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'in açıklamalarının ardından ciddi bir yumuşama göstererek, Başbakan Kalyoncu'nun farklı açıklamalar yapmasını "içinde bulunduğu psikolojik sıkıntılı atmosferden yaptı" diye değerlendirmesi hiç de yakışık almamıştır

Bakınız ne dedi Sn Talat; "CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, kamuoyunda Türkiye'nin bir şeyleri dayattığı, bizimde paraya ihtiyacımız olduğu için buna boyun eğdiğimiz ya da eğeceğimiz algısı olduğunu ifade ederek "böyle bir şey yok. Dayatma diye bir şey yok. Ekonomik protokolü Türkiye değil biz istiyoruz. Çünkü para istiyoruz. Bu araya da su meselesi girdi. Dolaylı olarak psikolojik bir sıkıntı yarattı. Sanırım Başbakan da bu sıkıntılı psikolojik atmosferin etkisiyle böyle konuştu…" http://www.kibrispostasi.com/index.php/cat/35/news/180471/PageName/KIBRIS_HABERLERI

TALAT İŞİN İÇİNDEN BÖYLE Mİ ÇIKTI?

Sn Talat'a saygımı korumakla birlikte başta su konusu olsun ve buna bağlı olarak gelişen ekonomik protokolün imzalanmasında yaşanan gerginlik olsun, asıl sorunsal kaynağın bizzat kendisinin olduğunu anlamış bulunuyoruz. Bunu daha önce de yazdım yine yazmakta fayda görüyorum.

Tüm toplum ve kamuoyu da zaten bu durumun farkında. Beski başta olmak üzere su konusunda bazı belediyelerin ortaya koyduğu biz yöneteceğiz tavrının arkasında da Sn Talat var, Başbakan Kalyoncu'nun yapmış olduğu birçok açıklamanın arkasında da Sn Talat var. Ancak dün yapmış olduğu açıklamada kendini aklar gibi bir beyanat vermesi ve Başbakanın açıklamalarına "sıkıntılı psikolojik atmosferin etkisiyle böyle konuştu" deyip de adeta kendini masum gibi göstermesi ya da olaylarla bağlantısı yokmuş gibi davranması çok yanlış bir hareket oldu.

Birçok CTP'linin sadakatle bağlı olduğu ve CTP'de söz ve güç sahibi olan Talat'ın, Tuğrul Türkeş'in açıklamasının ardından "her iki taraf da esnemelidir" deyip yelkenleri suya indirmesi, sorulan bir soruya karşılık da Başbakanı hedef göstermesi siyaseten bir gaftan başka bir şey değildir.

Açıklamasını ilk gördüğümde nasılda işin içinden çıktı ve yükü Ömer beye yıktı dedim kendi kendime.

Halbuki hiç bunlara gerek yoktu. Su konusunda Ankara ile hele hele Tayyip beyle restleşmeye, gerginleşmeye hiç gerek yoktu. İptal edilen randevuyu hatırlayın.

Bugün hala ekonomik protokol imzalanmamışsa, 13. maaş ödenememişse, su konusunda hala uzlaşılamamışsa bunda ne Beski Başkanı Ahmet Benli'nin suçu vardır ki Beski'yi bazı belediyeler dondurmak için harekete geçmeye hazırlanıyor, bununla ilgili geçen hafta Girne'de bir toplantı yapıldı, bunu da ayrıca yazacağım, ne de psikolojik sıkıntıya girdi dediği Başbakan Ömer Kalyoncu'nun suçu vardır.

Biliyor musunuz beyler benim asıl merak ettiğim ne ? !

Talat gibi Kıbrıs'ın Kuzey'inde kelime anlamıyla kadife devrim yapmış, bir dönemi kapatıp yeni bir dönem açmış, zekasına deha diyebileceğim bir toplum liderinin, şu an nasıl olur da herşeyi ve herkesi birbirine sokmayı başardığıdır. KKTC hükümetinin prestijini nasıl ayaklar altına almayı başardığıdır.

Tüm bunları da yaptıktan sonra hiçbirşeyden haberi yokmuş ve de kendisi de Tuğrul Türkeş'in düşündüğü gibi düşünmektedir noktasına gelebilmesidir.

CTP siyaseten ciddi bir darbe almıştır, umarım bundan sonra bu tür hatalar yapılmaz. Ne yazık ki bazı çevrelerce Ankara hükümeti ve Sn Tayyip Erdoğan, Kıbrıslı Türklerin düşmanıdır gibi gösterilmeye çalışılıyor. Ancak bu olayların ardından bir kez daha görmüş olduk ki iyi ki Kıbrıslı Türklerin Sn Erdoğan gibi bir dostu var.

**************

GÜNÜN SÖZÜ

YAĞMUR ŞİDDETLİYSE SU ÇATIDAN SIZACAK YERİ BULUR

VİKİNG ATASÖZÜ