Hulusioğlu "BESKİ politize edildi ama dondurmak yanlış"

Yayın Tarihi: 14/01/16 08:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+
  • Hulusioğlu "Ne yazık ki Beski politize edilmiştir, siyasete karıştırılmıştır. Bunun karşısındayım ancak elimize ulaşan ve yedi belediye başkanının donduralım diye imza koyduğu olaya son derece karşıyım. Böyle bir belgenin altına imza koymam. Kendi itibarımızı sıfırlamanın bir manası yok. Tüm belediyeler bir toplantıya çağrılır, oturup konuşuruz, gerekli uyarılar gerekli yerlere yapılır eğer aynı hatada da ısrar edilirse o zaman gerekli adımları atarız. Hali hazırda zaten Beski donmuş durumdadır. Toplantılar yapılamıyor, yönetim kurulu bir araya gelemiyor".

  • Beski'nin dondurulma fikrinin altında yatan asıl mesele Beski'nin CTP'nin alt bir organı gibi çalıştırılmaya çalışılmış olmasıdır. Hata öyle anlıyorum ki burada yapıldı ve Beski'nin kurumsal yapısının içine CTP gereğinden fazla müdahil oldu. Bu durumda yalnızca Beski'nin dondurulmasını isteyen yedi belediye başkanında değil birçok belediye başkanında önemli bir rahatsızlık oluşturdu Hulusioğlu, Özçınar ve Güngördü de diğer belediye başkanlarının duyduğu rahatsızlıklara benzer rahatsızlıklar duyuyorlar ancak bir farkla; kendi kendimizi rezil etmeyelim, oturup bir daha konuşalım sağ duyusunu ortaya koyuyorlar. Haksız da sayılmazlar.

Ankara ile Lefkoşa arasında ciddi gerginliğe neden olan su konusunda dün önemli bir gelişme daha yaşandı ve adeta belediyeler bölündü. Ülkenin doğu bölgesinden yedi belediye Beski'nin dondurulmasını istedikleri gerekçesiyle Beski Yönetim Kuruluna bir yazı gönderdiler. Malum Beski % 95 belediyelerin katılımıyla kurulmuş bir şirket. Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter başta olmak üzere İlker Edip, Mehmet Aadahan, Habil Tülücü, Hasan Sadıkoğlu, Ahmet Sennaroğlu ve Hayri Orcan imzalı bir belge Beski Yönetim kuruluna dün ulaştı ve aynı zamanda öğrendiğime göre tüm belediyelere de gönderildi bu yazı. İşin ilginç yanlarından biri de bu isimlerin içerisinde bir de CTP'li belediye başkanının bulunması doğrusu.

Meselenin yankıları sürerken dün Çatalköy Belediye Başkanı Mehmet Hulusioğlu beni telefonla arayarak Çatalköy'e davet etti. "sana anlatmamız gereken önemli bir konu, gel bir kahve içelim" dedi ve gittim. Girne Belediye Başkanı Nidai Güngördü ile öncede bu konuyu konuşma fıratım olmuştu, dün Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar ile de bu konuyu konuştum.

Belediye başkanları söz konusun yedi belediye başkanının Beski'yi donduralım açıklanmasına tepki koydular ve yanlış bir strateji olarak değerlendiriyorlar bunu.

HULUSİOĞLU "BESKİ POLİTİZE EDİLDİ AMA DONDURMAK YANLIŞ"

Çatalköy Belediye Başkanı Mehmet Hulusioğlu Beski'nin politize edildiğini, işe siyasetin karıştırıldığının farkında olduğunu ve bu durumdan rahatsızlık duyduğunu ifade ederek dondurma fikrini konuşmak için çok erken olduğunu, zaten şu an Beski'nin donmuş bir vaziyette olduğunu söyledi.

Hulusioğlu " su sorununun bir an evvel çözülmesini istiyorum. Böylesine bir şans kolay kolay gelmez. İki ülkenin hükümetini bunu oturup çözmeli. Ancak su konusunda negatif bir duruş sergileyen damgasıyla karşı karşıya kaldı Beski. Bu durumdan da son derece rahatsız olduğumu defalarca kez dile getirdim. Ne yazık ki Beski politize edilmiştir, siyasete karıştırılmıştır. Bunun karşısındayım ancak elimize ulaşan ve yedi belediye başkanının donduralım diye imza koyduğu olaya son derece karşıyım. Böyle bir belgenin altına imza koymam. Kendi itibarımızı sıfırlamanın bir manası yok. Tüm belediyeler bir toplantıya çağrılır, oturup konuşuruz, gerekli uyarılar gerekli yerlere yapılır eğer aynı hatada da ısrar edilirse o zaman gerekli adımları atarız. Hali hazırda zaten Beski donmuş durumdadır. Toplantılar yapılamıyor, yönetim kurulu bir araya gelemiyor. Su konusu yalnızca içilebilir kullanılır su olarak ele alınmamalı. Olaya bir bütün halinde bakmalıyız, bu işin arıtması var, kanalizasyonu var. Ciddi faydasını göreceğimiz büyük bir projedir. Mesele yönetme yönetememe değil ki asıl mesele belediyelerin bunu nasıl finanse edeceği ve tamamına erdireceği meselesidir. Belediyelerin su projesini tamamlayacak finansı yok ki. Maaş ödeyemeyen belediyeler var, biz bu işi nasıl başaracağız. Bunu doğru okumak doğru sorgulamak, doğru anlamak lazım"..

ÖZÇINAR "SU KONUSU POLİTİZE EDİLMEDEN HAYATA GEÇMELİ"

"Belediyeler suyun yönetimiyle ilgili sürecin dışında tutuluyor sürekli. Belediyeler denetim ve karar vermede yetkili olmalıdır.. Tek elden yönetme bir gerekliliktir. Eğer yap işlet devret modelini uygulayacaksak günün sonunda oluşacak mal ve değerler belediyelere devredilecektir. Yerel yönetimleri güçlendirmek istiyorsak buna önem vermemiz gerekiyor. Ayrıca tarım suyunun yönetilmesi belediyelerden ayrılmalıdır. Türkiye yap işlet devreti savunuyor. Yatırımları bir an evvel tamamlamak istiyor ve bunu yapacak olanın da kaynağı olmasını istiyor. Başbakan bunu kabul etmiyor. Bizim Türkiye ile ortak bir noktada birleşmemiz gerekiyor. Bunu BESKİ de yapabilir. Kendi kaynağını, yatırımını bulabilirse yapabilir. Bu yükün altına gireceksek buna belediyeler karar verecek. Çıkılacak yap-işlet-devret hazırlık çalışmalarında belediyelerin işletmeye devredecekleri hakları ve varlıklarının tespit edilmesi, işletme tarafından yapılacak tesislerin sözleşme süresi sonunda belediyelere devredilmesi ve belediyelerin alacağı ciro üzerindeki payın dağılımı konusunda çalışmalarda bulunmak, proje çalışmalarının takvimlenmesi, önceliklerin doğru belirlenmesi" taleplerine yer verilerek bir an önce çalışmaların başlatılması gerekiyor. Su konusunda günlerdir yaşanan tartışmaların sonuçlanmamış olması neticesinde yaşanan gecikmeler, ayrıca konunun politize olması halka suyun erken ve makul koşullarda ulaşmasını olumsuz etkiliyor" dedi.

Bir süre önce bu konuları Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter ve diğer belediye başkanları ile de konuşmuştum. Beski'nin dondurulma fikrinin altında yatan asıl mesele Beski'nin CTP'nin alt bir organı gibi çalıştırılmaya çalışılmış olmasıdır. Hata öyle anlıyorum ki burada yapıldı ve Beski'nin kurumsal yapısının içine CTP gereğinden fazla müdahil oldu. Bu durumda yalnızca Beski'nin dondurulmasını isteyen yedi belediye başkanında değil birçok belediye başkanında önemli bir rahatsızlık oluşturdu. Geçtiğimiz haftalarda Girne'de UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün'ün de katıldığı, UBP-DP ve bağımsız belediye başkanlarının bir araya geldiği bir toplantıda ilk kez Beski'yi dondurma fikri ortaya atıldı. Şimdi de kamuoyu ile paylaşıldı.

Sonuç olarak Hulusioğlu, Özçınar ve Güngördü de diğer belediye başkanlarının duyduğu rahatsızlıklara benzer rahatsızlıklar duyuyorlar ancak bir farkla; kendi kendimizi rezil etmeyelim, oturup bir daha konuşalım sağ duyusunu ortaya koyuyorlar.

Açıkçası bende onlar gibi düşünüyorum. Koparıp atmak, bozmak ya da durdurmak zaten kolay olanıdır; son bir şans ve son bir uyarının ardından radikal adımlar atılması daha doğru olacaktır.

Zaten şu an ki yönetim kurulu üyeleri Beski'den elini ayağını çekmişken Beski'nin yürümesi pek mümkün görülmüyor. Beski Başkanı Ahmet Benli'nin de gereğinden fazla Talat'ı dinleyerek mevkidaşları arasında zor duruma düşmesi de beni ayrıca üzdü doğrusu.

***************

GÜNÜN SÖZÜ

Bu gül bir şeyin anısı olacak ama neydi unuttum. Kim bilir belki de sabah sabah yeniden açan umudun.

CAN YÜCEL

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.