Hükümetin derin prestij kaybı var

Yayın Tarihi: 22/09/17 08:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+
  1. Hiç kendi kendinize konuştunuz mu? Mutlaka konuşmuşsunuzdur. Peki ya duvara konuştunuz mu? Belki çok yapmamışsınızdır bunu ama yaptığınız olmuştur. İşte hükümetin durumu tam da bu örneğe uyuyor. İstediğiniz kadara yazın çizin, hiçbir ses gelmiyor size. O kadar bir kulakları sağır ve vurdumduymaz bir halde gidiyorlar ki aklınız durur. Kabinenin 2-3 bakanı hariç kimse yazdığınızı önemsemiyor, önemseyenler de parti disiplini işler beni aday yapmazlar korkusuyla sinip kalıyor. İşte UBP hükümeti böyle bir hükümet. Koca kabinenin kaç tane çalışan bakanı var? Bakanlıklarda bakanlar ile bürokratları arasında bile ciddi çekişmeler var. Anlıyor musunuz neyle karşı karşıya ülke?

  2. Bu açıklama Tufan hocaya ait. Sevgili Baykan'ın programına konuk oldu ve konuyla ilgili uzun açıklamalarda bulundu. Vatandaşlıklara gerçekten rüşvet karıştıysa ve Tufan hoca ispat aşamasındayım diyorsa, hükümet bu olaydan çok yara alacak demektir.

Herkesin özel hayatı kendine, kim kimin sevgilisidir değildir zaten bizi ilgilendirmez ama bu memlekette doğup büyüyen ve hala daha ayrım gören, garip ve vatandaş olamamış insanların hali beni ilgilendirir.

Gündem malum, Kıbrıs'ta ikamet etmemesine karşın vatandaşlık alan ilgili hanım efendi. Olay bir anda patlak verdi, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman'ın oldukça iddialı açıklamaları var. Konuyu yargıya taşıyacaklarını açıkladı.

Vatandaşlıkla ilgili 'rüşvet' iddialarının havada uçuştuğunu, bununla ilgili bazı verilerin kendilerine ulaşmaya başladığını söyleyen Erhürman, rüşvet iddialarının ispat aşamasına doğru gittiğini söyledi. http://www.yeniduzen.com/rusvet-iddialari-geliyor-bazi-veriler-elimize-ulasmaya-basladi-94150h.htm

Bu açıklama Tufan hocaya ait. Sevgili Baykan'ın programına konuk oldu ve konuyla ilgili uzun açıklamalarda bulundu. Vatandaşlıklara gerçekten rüşvet karıştıysa ve Tufan hoca ispat aşamasındayım diyorsa, hükümet bu olaydan çok yara alacak demektir.

Daha önce de vatandaşlık konusuyla ilgili yazılar kaleme aldım ve vatandaşlık verilme meselesinin doğru bir yasayla yeniden düzenlenmesi gerektiğine vurgu yaptım. Ya vatandaşlık kriterlerini değiştirecek hükümet ya da hakkını kazanan herkese verecek.

Vatandaşlık hakkı kazanan binlerce Türkiye yurttaşı var bu ülkede, ısrarla bu insanlara vatandaşlık verilmiyor. Adamın 14 mührü var ama vatandaş olamıyor, peki neden?

Çünkü hiçbir hükümet yerli nüfusun azınlık hale düşmesini ve eriyip kaybolmasını istemiyor.

Haklı bir gerekçe mi? Evet haklı bir gerekçe. Sürekli göç veren bir halkız biz Kıbrıslı Türkler ve sürekli Türkiye'den de göç alıyoruz, zaman geçip gidiyor ve burada yaşamını sürdürmek için gelen Türk kardeşlerimiz bir bakmışsınız ki 15 yıl 20 yıldır burada.

KKTC yasalarına göre de vatandaşlık hakkı da kazanmış ama vatandaşlık alamıyor.

Peki ne yapmak lazım? Bir kere eğer mevcut vatandaşlık yasasıyla devam edeceksek yolumuza hak kazanan her yurttaşa vatandaşlığını vereceksin, bekletmeyeceksin, ezmeyeceksin, adam bu hakkı kazanmış.

Yok eğer vermeye niyetin yoksa o zaman oturup yeni bir vatandaşlık yasası, yeni bir yaşam koşulu belirleyeceksin bu insanlara, 3-5 yıl kalıp vatandaşlık isteyeni söylemiyoruz burada. Adam gelmiş, evlenmiş çocukları olmuş, geldiği köyü unutmuş, çocukları belki birkaç kez ata toprağına gitmiş ama bu insanlar hala yabancı. Bu tamam değil.

Bu ülkede çok uzun yıllardır yaşayan ve vatandaşlık hakkı kazanıp vatandaş yapılmayan binlerce insan var. Ama bu insanların sorunlarını çözmek onları vatandaş yapmaktan geçmiyor. Biz hiçbir zaman Türkiye'den gelip yerleşen Türkiyelileri benimsemedik, bu bir gerçek, onlar da bizi hiçbir zaman benimsemediler. Ev sahibi biz olduğumuz için onlara insanca davranmadık. Bu adada olmalarının zaruriyetini kabul etmedik ve vatandaş olmamalarının yanı sıra yaşamaları için de sağlıklı yasal zemini sağlamadık. Ben vatandaşlık verilmesine son derece karşıyım. İster Türk olsun ister İngiliz eğer KKTC'de yaşayacaksa devletin bu insanlara gerekli sağlıklı yasal zemini sunması gerekir. Ağırlıklı olarak Türkiye'den gelip burada yaşayan kardeşlerimize yasa dışı muamelesi yapılmasının önüne geçmek gerekir. Bir vatandaş KKTC'de yaşıyor ve tüm ailesinin idamesini de burada yapıyorsa bazı kriterler korsunuz ve onlara insanca özgürlük tanırsınız. Bizim devletin hiçbir zaman vatandaşlık politikası olmadı ki. 11 yıl yaşayıp vatandaşlık vermediğimiz binlerce insan varken memlekette üç gün kalana da vatandaşlık verildi. İşte vizyonsuzluk ve yanlış buradadır. Bunların düzeltilmesi gerekiyor.

BEYAZ KİMLİK MANTIKLI BİR UYGULAMA

Hükümetin, uzun yıllardır bu ülke de yaşayan her yurttaşa nüfus dengesini bozmamak gerekçesiyle vatandaşlık vermemesini bir yere kadar anlarım ama doğan mağduriyetleri de gidermek koşuluyla. Bir ülkeye gelip de 20 yıl yaşayan bir insan vatandaş olamasa bile o ülkede herhangi bir suça karışmadığı sürece insanca yaşama hakkına sahip olmalı, yabancı muamelesi görmemeli. Ne ailesi ne de kendisi hastane kapılarında, bakanlık kapılarında ezilmeli, el bağlamalı.

Tüm bu sorunlar düzensizlikten ve eskimiş yasalardan kaynaklanıyor.

HÜKÜMETİN DERİN PRESTİJ KAYBI VAR

Hiç kendi kendinize konuştunuz mu? Mutlaka konuşmuşsunuzdur. Peki ya duvara konuştunuz mu? Belki çok yapmamışsınızdır bunu ama yaptığınız olmuştur. İşte hükümetin durumu tam da bu örneğe uyuyor.

İstediğiniz kadara yazın çizin, hiçbir ses gelmiyor size. O kadar bir kulakları sağır ve vurdumduymaz bir halde gidiyorlar ki aklınız durur. Kabinenin 2-3 bakanı hariç kimse yazdığınızı önemsemiyor, önemseyenler de parti disiplini işler beni aday yapmazlar korkusuyla sinip kalıyor.

İşte UBP hükümeti böyle bir hükümet.

Başbakan'ın çıkıp şunları yaptık bunları yaptık demesine de şaşırıyorum; ortada yapılan bir icraat yok ki. Elle tutulur gözle görülür hangi reform yapılmış ki?

Koca kabinenin kaç tane çalışan bakanı var? Bakanlıklarda bakanlar ile bürokratları arasında bile ciddi çekişmeler var. Anlıyor musunuz neyle karşı karşıya ülke?

CTP HIZLA YÜKSELİYOR

Yeri gelmişken söylemekte fayda var. Tufan hoca yeni başkanlıktaki hantallığı üzerinden attı ve koltuğuna hakim oldu. Adam zehir gibi çalışıyor, her gün halkın arasında, konuşuyor, dinliyor ve en önemlisi de hükümetin yaptığı yanlışların sürekli tepesinde. Takdir ediyorum.

Bir süre öncesine kadar seçimlerde 12-13 vekilden başka çıkaramaz diye düşündüğüm bu parti son zamanlarda hızlı bir ritim yakaladı ve tırmanıyor. Seçimlere bir yıl var ve bu bir yıllık sürede CTP çok rahat birinci parti koltuğuna oturabilir.

Ama şu uyarıyı yapmakta da fayda görüyorum; CTP hala bir bütün değil, tam anlamıyla birliktelik sağlanabilmiş değil. Eskiden milletvekilleri bunu daha yüksek sesle söylüyorlardı şimdi daha kısık sesle söylüyorlar; belki parti disiplinini bozmamak için ama Tufan hocanın vekil dostlarını daha sık yoklaması ve onları kazanması gerekiyor.

************

Günün Sözü

Sen bana bakma, ben baktığın yerde olurum.

Cemal Süreya

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları