BKP ya güçlenecek ya tabela partisi olacak

Yayın Tarihi: 02/10/17 08:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+

Tabii neyin istenildiği de önemli neye hizmet edildiği de önemli. Eğer bu ülkede ben solum diyen partiler çözümü savunuyorsa bunu bir araya gelerek yapmalılar ki bu güçlü bir ses versin, yoksa sol olmaktan çok ama çok uzaklaşan CTP, yine birçok seçimde birinci çıkar ve işte bu küçük sol partilerin de her zaman olduğu gibi oylarını kendi hanesine yazar.

BKP'liler ya BKP'yi iktidara taşıyıp halka hizmet edecek ya da isim partisi olacaklar.Kimse bu yazdıklarıma alınmasın; şahsen ben BKP gibi geniş vizyonu olan bir sol görüşün iktidar olmasını destekliyorum, destekliyorum çünkü yıllardır temcit pilavı gibi bir CTP bir UBP, DP ile birlikte bu ülkeyi yönetiyor. BKP'liler bunun devamını mı savunuyor yoksa değişmesini mi?

Ülke siyaseti yeni oluşumlara gebe. Eskiden de yeni partiler kurulur ve bazı ittifaklar yapılırdı. Eğer ki yeni kurulan partiler sağ ideoloji taşıyorsa genelde başarılı olmazdı, bunun örnekleri var ancak sol ideolojide yeni parti kurmalardan ziyade ittifakları izlemeye alıştık diyebiliriz. Örneğin BDH bunlardan bir tanesidir ya da CTP-BG ittifakı da bunlardan biridir ve bu örnekler ittifak kurup seçime gittikleri zaman başarılı olmuşlardır.

Siyaset yeni bir boyut kazandı diyemeyiz belki ama iddialı yeni partiler kuruldu ve yapılan tüm anketlerde bu partiler hatırı sayılı bir başarı elde edecekler gibi görünüyor. Örneğin Halkın Partisi yeni kuruldu ve iddialı, sağ partilerin küskünlerini topluyor. Seçimden iyi bir sonuç elde edecek mi peki? İyi derken neyi kastettiğiniz önemli tabii, örneğin 10 milletvekili iyi midir? Evet iyidir, peki ötesi, ötesi bu parti için yok. En azından ben ön görmüyorum. Demem o ki sağ partilerin oylarının bir kısmını toplayacak.

Peki solda durum ne?

CTP muhalefete itilmesinin ardından toparlanma sürecine girdi. Aslında UBP-DP ikilisi CTP'ye büyük bir iyilik yaptı ve CTP'yi iktidardan uzaklaştırdı. CTP ilk bocaladı hem de ne bocalama, herkes CTP için 14 vekilden yukarısını öngörmüyordu ama şimdi bu algı değişmeye başladı. Muhalefet zaten CTP'ye hep iyi gelmiştir.

TDP bölündü

Her ne kadar TDP'liler bu bölünme kelimesini kabul etmeseler dahi Mehmet Çakıcı ve Mustafa Emiroğluları parti için önemli oy depolarıydı, onlar partiden ayrıldı. CTP'den de önemli kişiler ayrılınca ortaya yeni bir parti çıktı. TKP-Yeni Güçler. CTP'den de önemli kopmalar oldu. Belki CTP'yi bu ayrılıklar çok yıpratmayacak, günün sonunda memleketin dört bir yanında örgütü olan güçlü bir parti. Maddi olarak da durumları iyi ama TDP'yi bu durum hayli sarstı.

Anketlerde TDP'nin %10 oyu çıktığına bakmayın. TDP'nin böyle bir oyu en azından şimdilik yok. Dahası iyi aday bulma konusunda ciddi sıkıntıları da var. Parti içinde başka sorunları da olduğunu biliyorum. Sonuç olarak bu ayrılık TDP'ye iyi gelmedi. Kim ne derse desin.

TKP-YG güçlenmek zorunda

Eğri oturalım doğru konuşalım. TKP-YG'nin özellikle Mağusa bölgesinde iyi bir gücü var ancak Lefkoşa'da Başkan Mehmet çakıcı yalnız. Yani Çakıcı'nın Lefkoşa'da önemli bir itici güce ihtiyacı var.

İşte bu itici güç de BKP olacak, tabii bu mümkün olacaksa. BKP'nin basına da yansıyan ciddi sıkıntıları var. Parti içi ciddi bir muhalefet var. BKP Genel Başkanı İzzet İzcan adeta hodri meydan dedi ve TKP-YG ile ittifakı olağanüstü kurultaya götürme kararı aldı fakat önemli bir karar daha aldı; parti ittifaka evet demezse istifa edecek.

Bunu biraz konuşalım.

BKP'nin oyu %3.5

BKP programlarımda ve yazılarımda her zaman desteklediğim bir parti olmuştur. İzzet İzcan yalnız bana göre değil birçok çevre tarafından kabul gören bir siyasi kimliktir. Burada önemli bir nokta var ki yıllara yayılan seçim sonuçlarına baktığınızda BKP'nin oyunun ülke genelinde oyunun %3.5'i geçmediğidir. Bu oy oranının içinde İzcan'ın katkısı çok önemlidir, kimse alınmasın ama partiyi gündemde tutan ve popüler kılan tek isim İzzet İzcan.

BKP ya güçlenecek ya tabela partisi olacak

BKP'nin görüş ve ideolojisini ben değerli buluyorum. Fakat partinin oy oranı belli. Hem partiyi güçlendirmek hem de halka hizmet etmek için İzcan bir karar aldı ve TKP-YG ile bir ittifaka gitmek istedi. Partide buna karşı çıkanlar var, olması da çok normal, günün sonunda BKP, sol çizginin en uç noktasında duruyor.

TKP-YG daha orta çizgide bir parti. Burada önemli bazı konular var.

Bu yalnızca bizim ülkemizde değil tüm dünyada da böyle. Halklar artık aşırı görüşlere destek vermiyor. Yani bir diğer deyişle faşizme varacak kadar milliyetçi partilere ya da eski zamanlarda yaşayan komünistlere. Beğenirsiniz beğenmezsiniz ama halklar artık yolun ortasını tercih ediyor. Eğer siyasiler ve siyasi partiler halkların isteklerini göz ardı ederlerse küçük bir binanın içinde sadece bildiri yayınlayan dernek olmaktan tabela partisi olmaktan öteye gidemezler.

İşte İzcan başkanlığındaki BKP, yolun ortasına gelmeye çalışıyor; ama ideallerinden vazgeçmeden, sol görüşe sadık kalarak.

BKP neden kuruldu?

Düşünsenize bir parti niçin kurulur? Hani bu yazıda ağırlıklı olarak BKP'yi konu alıyoruz. BKP neden kuruldu? Ne olduydu ne bittiydi de kuruldu kısmına girmeyecek. CTP'den ayrılışı yazmayacağım ama özetle tüm BKP'liler benimle hemfikirdir ki Kıbrıs Türk halkına hizmet etmek için kuruldu.

Toplum tarafından kabul gördü mü peki? Neredeyse hayır! Toplumun genelinin %3.5'i destek veriyor BKP'ye. Ben eminim ki en az bir 3.5 oy da BKP'ye oy vermeyi her seçimde düşünür ama oyum yanacak deyip CTP'ye ya da TDP'ye oy verir.

İşte şimdi ortaya solda birlik olabilecek iddialı bir parti çıktı. TKP-YG. İzcan'ı iyi tanırım derdi milletvekili seçilmek olsaydı, bir şekilde gider bir partiye katılır ve seçilirdi, seçilme potansiyeli de var. Ama İzcan neyi tercih etti; partisini ülkeyi yönetecek bir iktidarın parçası yapmayı, gitmedi, kaçmadı, menfaati peşinde koşmadı.

Televizyon televizyon gezip hem BKP'nin ideolojisini anlattı.

Şimdi bu mücahit komünist bir ışık gördü. TKP-YG ittifakıyla bir iş birliği yapıp BKP'yi ülkeyi yönetecek bir unsurun parçası yapmak.

BKP'de önemli bir kesim buna destek verirken bir grup destek vermiyor. Demokrasi böyle bir şey işte ama BKP'liler şunu iyi düşünmesi lazım; ya iktidar olmanın bir yolunu bulup güçlerini başka güçlerle birleştirip Kıbrıs Türk halkına hizmet etmeyi başaracaklar ya küçük olsun ama benim olsun deyip zaman zaman bildiri yayınlayıp cılız bir ses verecekler ya da zaman içinde adı olan ama kendisi olmayan bir partiye dönüşecekler.

Baksanıza CTP dışındaki tüm sol olduğunu söyleyen partiler ne haldedir. Hepsi küçük ve çok az ses çıkaran tabela partisinden öteye gidebildiler mi?

Tabii neyin istenildiği de önemli neye hizmet edildiği de önemli. Eğer bu ülkede ben solum diyen partiler çözümü savunuyorsa bunu bir araya gelerek yapmalılar ki bu güçlü bir ses versin, yoksa sol olmaktan çok ama çok uzaklaşan CTP, yine birçok seçimde birinci çıkar ve işte bu küçük sol partilerin de her zaman olduğu gibi oylarını kendi hanesine yazar.

Bildiğiniz gibi baraj altı kalan partilerin oyları da birinci çıkandan aşağıya doğru dağıtılıyor.

Durum bu beyler.

BKP'liler ya BKP'yi iktidara taşıyıp halka hizmet edecek ya da isim partisi olacaklar.

Kimse bu yazdıklarıma alınmasın; şahsen ben BKP gibi geniş vizyonu olan bir sol görüşün iktidar olmasını destekliyorum, destekliyorum çünkü yıllardır temcit pilavı gibi bir CTP bir UBP, DP ile birlikte bu ülkeyi yönetiyor.

BKP'liler bunun devamını mı savunuyor yoksa değişmesini mi?

Mesele işte bu!

*****************

Günün Sözü

Demokrasinin aleyhindeki en güçlü argüman, ortalama bir seçmenle gireceğiniz 5 dakikalık bir diyalogdur

Winston Churchill

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları