Tanınmasak da tek zenginliğimiz bu devlet

Yayın Tarihi: 16/11/17 08:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+

Cem Yılmaz'ın dediği gibi "fakirin fakire yaptığı zülüm gibisi yok".. Bu sözün anlamına birazdan geleceğiz. KKTC 34 yaşında. Devletimiz yani. Hani kimsenin tanımadığı, çoğu zaman bizim dahi beğenmediğimiz devletimiz; 34 yaşında. Ben; Nice güzel yaşlara diyorum KKTC için.

Birkaç gündür Türk Jetleri Lefkoşa üzerinde uçuyor. Ne yalan söyleyim, izledikçe gururlandım. İnsanın içi kabarıyor. Uzun zaman oldu ki Türk Hava Kuvvetlerine ait savaş uçakları bu tür bir gösteri yapmadı. Her yıl yapılan rutin gösteriler değil kastettiğim. Neredeyse yarım saat birkaç gün Kıbrıs üzerinde gezmediler. Kiminle karşılaştıysam dün bu durumdan memnuniyetini dile getirdi.

Yazının en başından söyleyim bu hamasi bir yazı değil !

Bazen çocuklar baba ya da annelerinin yaptığı işten utanırlar ama aslında helaliyle kazanılan her para övünç kaynağıdır, utanç değil. Biz Kıbrıslı Türkler, belki hepimiz değil ama çoğumuz devletimizden hep utandık. Halbukibaşımızı sokacağımız tek ev şimdilik bu.

İyi yönetilmiyor mu? Evet çoğu zaman iyi yönetilmedi bu devlet ama bu devletin ayıbı değil, halk olarak bizim seçtiklerimizin beceriksizlikleri ve halk olarak bizim ayıbımız. Ülke yönetmesini bilmeyenleri halk seçiyorsa bu ayıp o halkındır, Devletin değil.

Aklım Meslektaşım Esra Aygın'ın dünkü facebook paylaşımına takıldı. Esra ile çok bir hukukumuz olmasa da nazarı itibarı benim gözümde hep iyi olmuştur. Dünkü facebook paylaşımında kullandığı ifadeler aynen böyle "Yalan 34 yaşında... Ganimet, yağma, etnik temizlik üzerine kurulmuş, Kıbrıslı Türkleri dünyadan koparan, ekonomisi, merkez bankası, polisi, askeri, itfaiyesi başka ülkeye bağlı, bunca yıldır temel görevi olan sağlık, eğitim, çevre, elektrik, su sorununu çözememiş, hala ganimet, çıkar, haraç, rüşvet, yolsuzluk üzerinden dönen bir 'devlet.' 40 kere söyleyin bakalım, belki gerçek olur. Thelie is 34 yearsold..A 'state' which was established through ethnic cleansing and looting, whose economy, central bank, police, army, fire department is controlled by another country, a 'state' which cut off Turkish Cypriots from the world, which has not solved the basic problems of health, education, environment, electricity, and water all these years, and which still runs on looting, corruption and bribery... Say it 40 times, maybe it will come true...". https://www.facebook.com/esra.aygin

Belli ki bir isyanı var. Esra gibi isyan eden birçok genç var. Yazdıklarının bir kısmı da doğru belki de ama hedefi yanlış. Yalan 34 yaşında diyerek KKTC Devletini kastetti ve bu devlette yaşanan onca negatif olayı peşi sıra sıralarken bunu da yalan olduğuna inandığı KKTC'ye mal etti ki burada yanlış yaptı. Bir devlet kurarsınız, iyi yönetecek olanları seçmezseniz onlarda devleti kötü yönetir. Çalan da çırpanda hükümetler, siyasilerdir günün sonunda, mağdur olan önce Devlet sonra halktır. Doğrudan devlete yalan demesi beni çok rahatsız etti. Hele hele bunu bir de İngilizce paylaşması da ayrı bir dikkat çekici durum, sanki birilerine bakın ben bu devlete inanmıyorumu ispatlarcasına.

Tabii herkes hürdür istediğine inanır istediğine inanmaz ama İkinci Cumhurbaşkanı Mehmetali Talat döneminde, Sn Talat'ın basıncısı olarak hatırlıyorum kendisini. Yani Esra arkadaşımın tanımına göre"Sn Talat O yalanın bir dönem başkanlığını mı yaptı?" kendisi de Cumhurbaşkanlığı basın bölümünde çalışarak maaş çekti. Hani şu yalan olan devletten kazandığı maaşla geçimini gördü. O zaman yalan devletin maaşını neden tercih etti ?diye onlarca soru sorabilirim.

Amacım burada Esra Aygın'a saldırmak ya da yıpratmak değil; anlatmaya çalıştığım sahip olduğumuz tek devletin yani KKTC'nin varlığını, itibarını sarsmaya yönelik sözleri eleştirmek.

Çok sert bir yazı kaleme alıp daha farklı bir yazı yazabilirdim. Ama derdim o değil. Amacım kırıcı da olmak değil.

Eğer KKTC kötü yönetiliyorsa elbette ki bu kötü yönetimin sonucunda ülke içi rezillikler ve çirkinlikler yaşanır. Rüşvetten tutun, adam kayırmaya kadar. Ama kötü yönetilen bir devleti eleştirmekle ona Yalan demek aynı şey değildir.

Burada tehlikeli olan bir gazetecinin kimliğini taşıdığı devletini yalan saymasıdır ve bunu ilan etmesidir. Halk bu tür yazıları okuyup kendi devletinden nefret edebilir ve devletine isyan edebilir.

Bir gazeteci bunu yapmamalı, bu son derece tehlikeli bir durumdur. Halkı kendi devletine karşı isyana teşviktir. Bunu yapar duruma düşmemeli bir gazeteci.

Fasıl 154 Ceza yasasına baktığımızda bu tür söylemlerin suç olduğunu gösteriyor bize. Yani devlete yalan demek suç aynı zamanda. Günün sonunda KKTC Devletini yalan saymak yani yok saymak KKTC devletinin anayasasını, yargısını, devlet başkanını ve tüm makamlarını da yok saymak anlamına geliyor ki KKTC Devleti yalan değil sadece tanınmamıştır. Ama bu devletimizi yok saymaz.

  1. Bu Yasanın 47. madde amaçları bakımından müfsit niyet :

(a) Cumhurbaşkanına hakaret etmeyi ve Devleti aşağılamayı veya küçük düşürmeyi; veya

KKTC ANAYASASININ GİRİŞ PARAGRAFINDAN BİR BÖLÜM.. BU YALAN OLABİLİR Mİ?

Egemenliğin kayıtsız şartsız sahibi olarak;15 Kasım 1983 tarihinde, büyük bir coşku ve oybirliği ile kabul edilen Bağımsızlık Bildirisini yaşama geçirmek; Kendi yurdunda tam bir güven ve insanca bir düzen içinde varlığını sürdürmek;İnsan hak ve özgürlüklerini, hukukun üstünlüğünü, kişilerin ve toplumun huzur ve refahını korumayı içeren çok partili, demokratik, laik ve sosyal hukuk devletini gerçekleştirmek; ve Atatürk ilkelerine bağlı kalmak ve özellikle O'nun "Yurtta barış, dünyada barış" ilkesini yaygınlaştırmak amaçları ile, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kurucu Meclisinin yaptığı bu Anayasayı, 15 Kasım 1983 tarihinde kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Anayasası olarak kabul ve ilân eder; ve Asıl güvencenin yurttaşların gönül ve iradelerinde yer aldığı inancı ile, özgürlüğe, adalete ve erdeme tutkun evlatlarının uyanık bekçiliğine emanet eder.

Çözümü yıllarca savundum. Talat'ın hem başbakanlığı hem de Cumhurbaşkanlığı döneminde en ateşli savunucularından oldum. Dönemin Eroğlu siyasetini en sert dille eleştirdim; çözüme inandım ve savundum ama hiçbir zaman Rum hayranı olmadım.

Sn Akıncı'ya da çok ciddi bir destek verdim.

Gelin görün ki elde var hüzün. Biz Kıbrıslı Türklerden nefret eden bir Rum yönetimi ve Rum halkı var. Ne yazık ki bu gerçek. Bu insanların büyük bir çoğunluğu bizi görmek dahi istemiyor. "Kıbrıs Cumhuriyeti" de onların işgalinde. 40 yıldır da bu gerçek değişmiyor arkadaşlar.

1963'te Kıbrıslı Türkleri katletmek suretiyle Cumhuriyetin dışına iten bir yapıya hala hayranlık duyanlar varsa bu hayranlığı bir daha gözden geçirsin.

***************

Günün Sözü

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git. Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler. Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin.

Cemal Süreya

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları