Demokraside çareler tükenmez...

Yayın Tarihi: 17/11/17 08:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+

• KKTC'de sağlık kolay günlerden geçmiyor ve kamu doktorlarının sıkıntılarının aşılmasının bir yolunun bulunması gerekiyor. Tartışılması gereken asıl özne budur. Elbette ki hükümet yasalara uygun hareket edecek ve iyi niyetli olacak, Cumhurbaşkanlığı da bu iyi niyete iyi niyetle karşılık verecek. Tüm bunlar olurken de yasalar çiğnenmeyecek. Bizim ülkede bu anlattığım karmaşık gibi gelse de zor değil.

• Zira Döner Sermaye Yasası dediğimiz konu Türkiye başta olmak üzere dünyada 64 ülkede uygulanan çağdaş bir uygulama. Devleti yönetenlerin özellikle sağlık alanında yaşanabilecek ve zararı günün sonunda topluma olacak birtakım krizleri yaşamadan önlem almak seçilmelerinin zaruri görevidir.

• Kaldı ki eşitlik ilkesine bağlı olarak yaşanan sıkıntılar bugün devletin birçok kurumunda farklı başlıklarda yaşanıyor ama buna rağmen farklı isimlerde devlet çalışanları ekstra ödemeler alıyorlar.

Döner Sermaye Yasası'na Anayasa Mahkemesi'nin ret cevabı vermesinin ardından geçtiğimiz gün bir yazı kaleme almıştım. Bu yazımda Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın Döner Sermaye Yasası ile ilgili politik davrandığını ve sağlık alanında yaşanacak kaosta Cumhurbaşkanı Akıncı'nın da payı olacağını dile getirmiştim. Konu ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Sn. Barış Burcu cevabi bir yazı göndermiştir. Bunu aynen yayınlıyorum. Her zaman köşemizde işlediğimiz konularla ilgili cevap hakkı tanımışızdır bunda herhangi bir sıkıntımız yok.

Ancak Cumhurbaşkanı Akıncı'nın Döner Sermaye Yasası'nı Anayasa Mahkemesi'ne gönderdikten sonra pişman olduğunu yakınlarına itiraf ettiği iddiasına yer vermiştim köşemde. Sn. Sözcü bunu bir hayal ürünü olarak değerlendirse de neticede biz gazeteciler zaman zaman güvenilir kaynaklarından aldıkları bilgileri köşesine taşır, bu son derece de normaldir ve elbette ki gazeteci kaynağını gizleme hakkına sahiptir. Elbette ki her iddia teyit ister. Neticede Cumhurbaşkanı Akıncı, sözcüsü vasıtasıyla bunun doğru olmadığını ifade etmiştir.

Yazımın yayımlanmasının ardından Cumhurbaşkanlığı'na yakın kaynaklar da beni arayarak, yazımda bahsi geçen "İkincisi de; Cumhurbaşkanı, söz konusu yasayı Sağlık Bakanı ile müzakere edip yanlışlarının düzeltilmesini ve yasayı anayasaya uygun hale getirilmesini sağlayabilirdi. Ama Cumhurbaşkanı bunun yerine ne yaptı? Sonucunu bile bile yasayı müzakere etmeden ve Meclis'in bu yasayı, yasalara uygun hale getirilmesine olanak tanımadan Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi. Ne değişti şimdi? Sağlık Bakanlığı yasayı düzeltsin baştan onaya göndersin diyebilirsiniz. Bu da doğru. Peki kaybedilen zaman ne olacak?" şeklindeki yorumlarıma dikkat çekerek Başsavcılığın, Döner Sermaye Yasası'ndaki uygunsuzluklarla ilgili öncelikle Sağlık Bakanlığı'na bir yazı gönderdiklerini ve Cumhurbaşkanlığı da Başsavcılık'tan görüş istediğinde, ilgili görüşü verirken Cumhurbaşkanlığı'na giden raporda Sağlık Bakanlığı'na gönderdikleri olumsuz raporun ekli olduğunu hatırlattılar.

"Yani bir diğer deyişle Sağlık Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı'na Döner Sermaye Yasası'nı gönderirken aslında anayasaya uygun olmadığını biliyordu ve bunu bilmesine rağmen hiçbir düzeltme ihtiyacı hissetmedi. Halbuki düzeltip de gönderseydi Cumhurbaşkanlığı bunu imzalayabilirdi."

Keza yine aynı kaynaklar Cumhurbaşkanı'nın ilgili yasayı müzakere etmek için dahi geri göndermesi halinde hiçbir düzenleme yapılmadan Cumhurbaşkanlığı'na gönderileceğini ve Cumhurbaşkanı'nın imzalamak zorunda kalacağını, sonuç olarak da yasalara aykırı bir iş yapılmış olacağını anlattılar.

Buradan da Cumhurbaşkanlığı ve hükümet arasındaki net güvensizliği görüyoruz. Halbuki bu yasa tüm partilerin oy birliği ile hazırlanmış bir yasaydı. Tüm sağlık sendikaları da destek beyan etmişti.

Tabii burada başka önemli bir nokta var. KKTC'de sağlık kolay günlerden geçmiyor ve kamu doktorlarının sıkıntılarının aşılmasının bir yolunun bulunması gerekiyor. Tartışılması gereken asıl özne budur. Elbette ki hükümet yasalara uygun hareket edecek ve iyi niyetli olacak, Cumhurbaşkanlığı da bu iyi niyete iyi niyetle karşılık verecek. Tüm bunlar olurken de yasalar çiğnenmeyecek.

Bizim ülkede bu anlattığım karmaşık gibi gelse de zor değil.

Zira Döner Sermaye Yasası dediğimiz konu Türkiye başta olmak üzere dünyada 64 ülkede uygulanan çağdaş bir uygulama. Devleti yönetenlerin özellikle sağlık alanında yaşanabilecek ve zararı günün sonunda topluma olacak birtakım krizleri yaşamadan önlem almak seçilmelerinin zaruri görevidir.

Kaldı ki eşitlik ilkesine bağlı olarak yaşanan sıkıntılar bugün devletin birçok kurumunda farklı başlıklarda yaşanıyor ama buna rağmen farklı isimlerde devlet çalışanları ekstra ödemeler alıyorlar.

Demokraside çareler tükenmez deyip noktayı koyuyorum. Bu cümleyi aklınızda tutun.

Bu konuyu önceki yazımın hemen ardından dün kaleme alacaktım ama araya başka konu girdiği için bugüne almak durumunda kaldım.

Gün içerisinde e-maillerimi kontrol ettiğimde Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Sn. Barış Burcu'nun konuyla ilgili yazıma istinaden göndermiş olduğu cevabi yazıyı gördüm.

Cumhurbaşkanlığı'nın resmi olarak cevap yazması da yerinde oldu. Aynen yayınlıyorum.

Sayın Gökhan Altıner,
Kıbrıs Postası Gazetesi Köşe Yazarı

Başsavcılığın ilgili Bakanlığa da bildirdiği "Döner Sermaye Yasası"nın Anayasa'ya aykırı olduğu yönündeki resmi görüşünü müteakiben, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, söz konusu yasayı Anayasal görev ve yetkileri çerçevesinde, Anayasa Mahkemesi'ne uygunluk değerlendirmesi için sevk etmişti.

Cumhuriyet Meclisi'nde onaylanarak yürürlüğe girmek üzere Cumhurbaşkanı'nın imzasına gönderilen yasaların tümü ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı, devletin hukuk danışmanı olan Başsavcılık'tan görüş almaktadır. Yine bu görüş ve değerlendirmeler doğrultusunda Anayasa'ya uygunluk konusundaki görüş de, Anayasa Mahkemesi tarafından verilmektedir. Döner Sermaye Yasası ile ilgili olarak Cumhurbaşkanımız tarafından uygulanan prosedür aynı şekil ve esaslara uygundur.

Bildiğiniz üzere Anayasa Mahkemesi, Cumhurbaşkanımızın sevk ettiği "Döner Sermaye Yasası"nın Anayasaya aykırı olduğu kararını almıştır.


15 Kasım 2017 tarihli Kıbrıs Postası'ndaki yazınızdaki iddialarınızın aksine, Anayasa Mahkemesi kararı, Cumhurbaşkanı'nın Döner Sermaye Yasası konusundaki değerlendirmeleriyle kaygılarının yerinde olduğunu göstermiştir.


Söz konusu yazınızda Cumhurbaşkanı'nın söz konusu yasayı "Anayasa Mahkemesi'ne sevk ettikten sonra pişmanlık duyduğu" yönündeki asılsız iddialarınız tümüyle bir hayal ürünüdür.


Başsavcılık görüşü ışığında Anayasa Mahkemesi'ne sevk edilen söz konusu yasanın Anayasaya aykırılığının Anayasa Mahkemesi tarafından karara bağlanmış olması, iddialarınızın aksine, Cumhurbaşkanı Akıncı'nın söz konusu yasaya ilişkin kaygı ve değerlendirmelerindeki haklılığını Anayasa Mahkemesi düzeyinde resmi olarak da ortaya çıkarmıştır.


Anayasa Mahkemesi kararının ardından Cumhuriyet Meclisi ve Hükümetin yapması gereken, sağlık sisteminde yapılacak düzenleme ve değişikliklerin tümünün hukuka ve Anayasa'ya uygunluğu esas alarak yeniden çalışmaktır. Hiçbir alanda kaos ortamının yaratılmamasının temel ilkesi, Anayasa'ya uygunluk prensibinin bir ilke olarak gözetilmesidir.


Açıklamaya sayfanızda yer vermenizi rica eder, çalışmalarınızda başarılar dilerim.


Barış Burcu

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü

***
GÜNÜN SÖZÜ

Hayal ettiğiniz her şey gerçektir.
Pablo Picasso

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları