Çanlar kimin için çalıyor?

Yayın Tarihi: 26/10/10 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Beklenen olmaya başladı ve sessiz mutsuzluk sessizliğini bozdu. Lefkoşa'nın dört bir yanı dün adeta kilitlendi ve neredeyse her yerde eylem gerçekleşti. İlkokullar greve girdi, meclis önünde eylemler yapıldı ve Mahkeme binasına yüründü.

Ve bunlar sadece bir başlangıç.. Evet sadece bir başlangıç..Hükümeti gelinen bu noktada hiç kimse aklayamaz ve kurtaramaz sanırım. 2009 yılında Derviş Eroğlu'nun hükümeti kurmasının ardından önceleri verilen sözlerin tutulması beklendi.

Olmadı. Sn Eroğlu'nun tüm amacı Cumhurbaşkanı olmaktı ve Demokrat Parti başta olmak üzere önemli bir kesim Sn Eroğlu'nu Cumhurbaşkanı yapmak için kollarını sıvadı.

Kimisi O liderimiz dedi kimisi "aman kurtulalım Cumhurbaşkanı olsun" dedi ve desteğine bir haklı gerekçe buldu. El öpenlerde cabası…

Derken bu sürece Belediye seçimleri de eklenince Bir buçuk yıl boşa geçmiş oldu. Derken Sn İrsen Küçük Başbakan oldu. Ama Başbakan Sn İrsen Küçük'ün en büyük hatası devralmış olduğu bu kabineyi değiştirmemiş olmasıydı.

Hatırlıyorum Genel Sekreter olduğu ve başkan adaylığını benim programımda ilan ettiği gün şu sözlerini hiç unutmuyorum. Başbakan Küçük "Kabinenin genç ve zayıf olduğunu bende kabul ediyorum" demişti bana..

Evet Kabinenin tüm üyeleri olmasa da yeteri kadar bilgili bir ekipten oluşmuyor Hükümet ve belli başlı bakanlıklarının ivedilikle değiştirilmesi gerekiyor. Brucellalı et yiyebilirsiniz diyen bir bakandan dolar düştü ucuzladık deyip fonları yükselten bir bakana kadar; skandal üstüne skandal belgeleri yayınlanan bakanlıklara kadar sıkıntılı bir süreçten geçiyor aslında hükümet.

Evet Hükümetin şu an için tek derdi aralık ayındaki kurultay. Başka da bir derdi yok. Halbuki bakanların bakanlıklarını koruma derdi yerine ülke için çalışma çabası olsaydı sanırım Başbakan Küçük daha kolay bir Hükümet dönemi yaşardı. Öyle görülüyor ki Başbakan Küçük de kabinenin yetersiz oluşunun sorunlarını yaşıyor.

Tüm bunları sıraladıktan sonra sessiz mutsuz ve depresyon içinde olan Halkın artık sosyal patlama yaşamaya başladığını söyleyebiliriz. Bu ciddi tehlikelere işaret ediyor. Unutmamalıyız ki daha birkaç hafta önce Fransa'da hükümetin emeklilerden vergi almak için uzattığı el çatışmalara yol açmıştır.

Bu noktada sendikalar soğuk kanlılığını korumalı ve kamuoyunu doğru yönlendirmelidir. Devlette üstüne düşeni yapıp halkına ve sendikacısına karşı bağışlayıcı ve sahipleniciliğini üstlenmelidir. Peki bu olacak mı, belki biraz zor ama olmalı.

Ünlü Roman Yazarı Ernest Hemingway'in romanı geldi aklıma ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR? diye. Sahi Çanlar Kimin için çalıyor; yazar bunun cevabını da yazmış Çanlar senin için çalıyor diye. Evet beyler ÇANLAR BİZİM İÇİN ÇALIYOR…

CEMAL BAŞKAN'DAN İRSEN KÜÇÜK'E TAM DESTEK

Birkaç gündür Cemal Başkanın köy köy gezip kendine başkanlık adayı için destek aradığı haberleri yayıldı. Aradım sordum nedir durum diye. Zira Başbakan Küçük'e karşı sert sözlerini ilk kez benim canlı yayınımda söylemişti. Aldığım cevap netti..

Cemal Başkan "Lütfen.. Ben İrsen Küçük'ün sonuna kadar yanındayım ve hep onu destekleyeceğim. Bunu böyle yazın".. dedi. Ne diyelim hayırlısı Sn Başkan. Ancak yarın çark ederde fikir değiştirirseniz sizi en çok ben eleştireceğim; aklınızda olsun..

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.