Kıbrıs sorununda sona doğru

Yayın Tarihi: 29/10/10 06:58
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+

Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik daralma nedeniyle Kıbrıs konusundaki gelişmelere oldukça uzak kaldık hatta önemsemez olduk.

Peki Kıbrıs Sorununda hiç mi gelişmeler olmuyor hiç mi bir yerlere gidilmiyor?

Elbette ki bazı diplomasi zaferleri var ve az da olsa lobiciliğimiz devam ediyor.

Ancak yıllardır verilen uğraşların ardından şu an geldiğimiz nokta maalesef çok da iyi bir nokta değil.

Dünya önündeki haklılığımızı her ne kadar da ispatlamış olsak da hala çözüme varamamışsak ve hala masada her iki taraf çözüm bulmamak için kıvranıyorsa bu hiç geçmeyecek bir karın ağrısına benziyor.

Nerelerden buraya geldiğimizi anlatacak değilim sizi yeteri kadar bu hikayeleri sizler gibi bende çok dinledim.

Asıl önemli olan bundan sonra ne olacağını bilebilmek.

Çok mu zor ne olacağını bilmek hayır efendim çok zor değil zira bu çözümsüzlükten yalnızca biz Kıbrıslı Türkler değil hem Türkiye hem de Dünya çok sıkıldı.

Şimdi sırayla ne olacağına bakalım.

Kasım ayında Birleşmiş Milletler tarafından açıklanacak raporda çok da ilerlemelerden bahsedileceğini sakın aklınıza getirmeyin hele hele Rumlar artistlik casusluk peşinde koşarken.

Bu birinci tökezleme olacak; gelelim ikinci yaşanacak sıkıntıya.

Türkiye'nin son zamanlarda hem kültürel alanda hem de ticari alanda "Kıbrıs Cumhuriyeti" ile gerçekleştirmiş olduğu yakınlaşmayı hala birçok çevre göz ardı ediyor ya da görmezden geliyor.

Peki bu neyin işareti "Türkiye her ne kadar Kıbrıs'taki pozisyonundan vazgeçmeyecek olsa dahi artık çevresindekilerle ilişkilerini düzeltmek istiyor.

Bu da bize ille de Kıbrıs'ta AB'ye uygun bir çözümün gerçekleşmesi gibi bir derdin ya da çabanın ilahi nihai olamayacağını anlatıyor".

Yani antlaşma olmasa da başka yollar var demek bu!!!

Peki bu yazdığım başka kimin işine gelir?

Rum tarafının da işine gelir.

Siyaset Bilimciler bu noktayı gözden kaçırıyor.

Gelelim finale sevgili okurlar önümüzdeki yıl Türkiye Avrupa Birliği ile bir kriz yaşama noktasına gelip ilk önce Kıbrıs konusunda Avrupa Birliğine ısrarcı olmaktan vazgeçebilir..

Nasıl mı? Çok basit..

Daha geçen gün 15.5 Milyon Euro ceza ödemek durumunda kalan Türkiye buna daha ne kadar katlanacak.

Bugün Türkiye'nin ekonomik anlamda büyümesi % 9'u bulmuş durumda..

Yani artık Türkiye AB'nin ya da şunun bunun laf dinletebileceği ezik bir çocuk değil.

Çok konuşuldu biliyorum o nedenle kulağa çok da sıkıcı bir kelime olarak gelebilir ama ne tanınmış bir KKTC'yi hayal edin ne de AB içinde bir çözüm TAYVAN MODELİ bir çözüm kapıda.

Buna hazır olun.

Zira Haziran 2011 de bu iş noktalanacak..

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.