Taçoy: "Eroğlu, benim siyasetteki babamdır"

UBP Kurultayına neredeyse bir aydan az bir zaman kaldı.

Geçtiğimiz gün Sn Hasan Taçoy bende konuktu.

Aday olmasının gerekçelerini konuştuk.

Ben sordum o cevap verdi.

Cevap verdi vermesine ancak hep kaçamak cevaplardı verdikleri.

Adaylık konusunda elbette haklı nedenleri vardı.

"Gencim ve UBP'ye tek yeni vizyonu kazandıracak olan benim" dedi.

Bu kadar!

Gerekçesi ve isteği buydu Sn. Taçoy'un.

Yazılarımda herkes Taçoy'u eleştirdiğimi düşünür ve buna bana "çok acımasızsın" der.

Taçoy da ona karşı takındığım üsluptan rahatsızdı ve bu rahatsızlığını belirtti.

Aslında bundan rahatsız olacak bir şey yok.

Ben sadece Taçoy'un iki kral arasında nasıl bir savaş kazanacağını, buna karşın hangi gücü olduğunu sorguladım hep.

Bunu kendisine de söyledim.

Hakkında çokça iddia var ve şüpheli bir görevden alınma durumu karşısında ne diyecekti Taçoy?

Hep bunları sorguladım yüzüne karşı.

Cevabı oldukça net ve önemliydi.

"Eğer ben görevden alınmasaydım KTHY batmazdı. Ben görevden alındım ve KTHY battı, bunun değerlendirmesini halka bırakıyorum" dedi ve ekledi:

"Herkesin sandığından farklı bir sonuçla ben ikinci tura kalacağım" dedi.

Ne demekti bu?

Meraklı gazeteci edasıyla Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile olan ilişkilerinin ne durumda olduğunu sordum.

"Sürekli Eroğlu ile görüşürüm, kahvesini içerim ve yemek yerim; benim siyasi anlamda babamdır" demez mi?

Ve ardı ardına sıraladığı tüm sözler bana adeta "EROĞLU BENİM YANIMDA" cümlesini anlattı.

Aynen bunu söylüyordu Taçoy.

Peki gerçek bu muydu?

Yoksa Taçoy, Eroğlu'nu kullanarak reklam mı yapıyordu?

Program bittikten sonra " Beni iyi takip et; ikinci turda ben yarışacağım" diye de bir daha hatırlattı.

Dün üst düzey bir UBP yetkilisi ile bir kahve içtim, konumuz tabii ki kurultaydı ve Sn. Taçoy'un benim programımdaki konuşmaları.

Üst düzey UBP yetkilisi "dikkat ediyorum Taçoy son günlerde sürekli Sn Eroğlu'nun yanında bulunmaya çalışıyor ancak bu saatten sonra Eroğlu'nun Taçoy'a bir destek vereceğini sanmıyorum" dedi ve ekledi: "İrsen bey çalışmalarını tamamladı"…

Bu arada Havadis gazetesi'nin UBP Kurultayı ile ilgili anket sonuçlarını merakla bekliyoruz; bazı çevreler bu anketi belirleyici olarak bulmamakla beraber taraflı olarak da değerlendiriyor.

ATATÜRKÇÜ YAŞAM DERNEĞİ AHMET İŞCAN'LA SAMİMİ BİR SOHBET YAPTIK

Atatürkçü Yaşam Derneği Başkanı, sevgili dostum Ahmet İşcan'la geçtiğimiz gün çok samimi bir sohbet yaptık.

Sn İşcan'ı uzun yıllardır tanırım sözü özü birdir.

Gerek Türkiye gerekse KKTC'de çok iyi bağlantıları vardır.

Ahmet İşcan ile birlikte görüşme sürecinin nereye varacağını ve nasıl şekilleneceğini konuştuk.

İşcan'a göre 2011 Haziran'ı oldukça kritik bir yıl olacak ve gerek çözüm gerekse ayrılık 2011'de yaşanacak.

Özellikle önümüzdeki yıl Haziran ayında görüşmelerin kopma ihtimali olduğundan bahseden İşcan "eğer bir ayrılık yaşanmazsa çözüm artık kaçınılmaz olur ancak bir ayrılık yaşanırsa bunun adresi Kıbrıs Türk Devleti'nin tanıtılmasına zemin hazırlar" dedi.

İşcan'ın bu söyledikleri bana son günlerde hem Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün hem de Baş müzakereci Egemen Bağış'ın rest çekercesine söyledikleri sözleri hatırlattı.

Hassas bir döneme girdik bu bir gerçek.

Umarız çözüm yolu açık olur ayrılık yerine…