Otelci ve Restorancı'ların dikkatine

Facebook sayfamda da geçen gün değindiğim bir konuyu köşeme de taşımayı uygun gördüm.

Yıllardan beri beni rahatsız eden bir konu.

Bu hassas konu hem vatandaşı hem turistleri, kısacası herkesi bıktırdı artık.

Özene bezene dekore etmiş olduğunuz otel ve restoranlarınızın, gurur kaynağı olduğu bir gerçektir.

Nefis yemekleriniz, mezeleriniz, tatlılarınız harika..

Fakat burada konum lezzetleriniz değil.

Bütün bu güzellikler varken bazı garsonlarımız galiba temizlik ve hijyen açısından tarafınızdan iyi aydınlatılmamışlar.

Ben hemen hemen bütün yemeklerimi restoranlarda yerim. Öğlen ve akşam.

Bu nedenle birçok garson ve restoran sahiplerini iyi biliyorum.

Garsonlarımızın birçoğu deodorant'ın ne olduğunu bilmiyor.

Yemeğe oturuyorsun ve yemekler servis yapılırken garsonun yüz hizandaki kolu biraz kalktığında etrafı dayanılmaz bir koku sarıyor.

Burnumun içi yanıyor, ciğerlerim isyan ediyor. Garsonun TER kokusu. Hem de ne koku.

Bunun hiçbir özürü yoktur.

Restoran sahibi arkadaşlar garsonlarınızı çekeceksiniz ve onlara deodorant veya antiperspirant kullanmalarını öğreteceksiniz.

Koltuk altı kıllarını kes. Yıkan ve deodorantı sür veya sık. Zor değil.

Terin üstüne sıkma çünkü daha beter kokar.

İşin kötüsü kokanlar olayın farkında değiller..

Bir de bardakları ağzımızın değeceği yerden değil, altından tutsalar daha iyi olur.

Bu konu Turizm ve Sağlık Bakanlıklarımızı veya Restorancılar ile Otelciler Birliklerimizi ilgilendirmiyor mu?

İnsanlarımız korkunç ter kokuları eşliğinde yemek yedirtmeyin artık.

Ter kokusu sadece garsonlarımızda mı var?

Sıcak bir ülkede yaşıyoruz ve terlememiz gayet normaldir. Fakat terimizin kokmasını önlemek için yeterince imkan vardır.

Bazılarımızda bu bir hastalıktır. Dermatologlara danışabilinir.

Ter kokmayan garsonların olduğu restoranlarda yemek yemek ümidi ile.