Verilemeyen hizmetin bedeli ödenmez

Yayın Tarihi: 09/07/12 07:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+

51/1995 sayılı Belediyeler Yasası incelendiğinde, Belediyelerin üstlenmiş olduğu kamusal görev ve sorumluluklarının yerine getirilmesi amacıyla Devlet gelirlerinden belli oranda katkı sağlamasına ilaveten kendilerine halktan vergi, resim, harç ve ücret almak suretiyle gelir sağlamalarının öngörülmüş olduğu görülmektedir. Bu gelirlerin içeriği aşağıdaki üç anabaşlık altında düzenlenmiştir:

(a) Meslek Vergisi (Md.78);

(b) Meslek İzni Harcı ve İşyeri Harçları (Md.81);

(c) Diğer Gelirler (Md.84-Md.108);

A. "Vergi" konusunda çeşitli tanımlamalar olmasına rağmen genel olarak vergiyi şu şekilde tanımlamak mümkündür:

"Vergi kamusal gereksinmelerin karşılanması için özel kesimden kamu kesimine, hukuksal zor altında, karşılıksız ve kesin olarak yapılan parasal aktarmadır."

Örneğin, Meslek Vergisi ve Taşınmaz Mal Vergisi.

Bu tanımlamaya göre vergide aşağıdaki özellikler mevcuttur:

(i) Vergi parasal bir edinimdir;

(ii) Vergi kamusal harcamaları karşılamaya hizmet eder;

(iii) Vergi karşılıksız olup verginin karşıladığı kamu hizmetlerinden yararlanma arasında doğrudan bir ilişki yoktur.

Vergi cezaları, kamu giderlerini karşılamak üzere idarece tahsil edilen, diğer bir anlatımla, vergi niteliği taşıyan bir malı yüküm değildir. Vergi cezası, vergi yasalarınca aykırı davranışları önlemek için kesilir. Kamu giderlerini karşılamakta kullanılırsa da bu amaçla tahsil olunmaz.

B. "Harç" ise aşağıdaki şekilde tanımlanmıştır:

"Harç kamusal güce dayalı olarak kamusal harcamaların finansmanı için, kamu idaresinin belirli kamu hizmetlerinden yararlanma karşılığında alınan paradır."

Örneğin, seyyar satıcılık harcı, eğlence izni harcı, yer işgal harcı, işyeri harcı, yol açma harcı, panayır ve festival harcı, sağlık belgesi harcı v.s.

C. "Diğer Gelirler" başlığı altında toplanan belediye gelirleri ise RESİM ve ÜCRETLER altında düzenlenmiş olup aşağıdaki şekilde tanımlanmıştır.

"Resim, kamusal güce dayalı olarak, kamusal harcamaların finansmanı için belirli bir hizmetin veya işin görülmesi için yetkili makamlarca yalnız işle ilgili olan gerçek ve tüzel kişilere verilen izinin karşılığında alınan paradır."

Resimleri vergilerden ayıran en önemli özellik, resimlerin de bir karşılık niteliğini taşımasıdır.

Örneğin, köpek resmi, ilan, reklam ve levha resmi v.s.

"Ücret, devlet dahil gerçek veya tüzel kişilerin gördüğü hizmet karşılığı o hizmetin yararlanışından alınan gelirdir."

"Her ne kadar da ilk okunuşta resim" ve "ücret" kelimelerinin tanımı birbirine benzerlik arzediyorsa da "resim" kelimesinin ayırıcı özelliği vardır.

Örneğin, kesimhane ve et taşıma ücretleri, içme suyu ve su saati bağlama ücretleri, vidanjör ücretleri, kanalizasyon bağlama ve kullanma ücreti ile "Genel Hizmet Ücretleri" kapsamında yeralan çöp toplama, temizlik, sağlık, aydınlatma ve belediye hudutları dâhilinde ikamet edenlere yapılan diğer hizmetlerin karşılığı alınan ücretlerdir. Diğer bir anlatımla "ücret" emeğe karşı ödenen parasal bedeldir.

"Hizmet" özellikle vergi hukukuna göre en basit şekliyle aşağıdaki gibi tanımlanmaktadır:

Hizmet, "Bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, hakların devri veya kullandırılmasıdır."

Özetle, harcı, ve resmi vergiden ayıran en önemli özellik, harcın ve resmin bir "karşılığının" olması, verginin ise "karşılıksız olma" öğesinin harçta bulunmamasıdır. "Ücret" ise bu iki tanımdan da daha faklı olup "ücretin" herhangi bir hizmet karşılığı olarak ödenmesi özelliğine bağlı olmasıdır. Dolayısıyla, kişilerin belediye hizmetlerinden özel bir yarar sağlamaları karşılığı ödemek durumunda kaldıkları parasal bedellere "ÜCRET" denir.

Sonuç olarak, "ücret" bir "hizmete" karşı ödenen parasal bedeldir. Yani, bir ücretin ödenebilmesi için hizmetin gerektiği gibi yapılması gerekir. Hizmet yapılmadan önce bunun bedelinin ödendiği hiç görülmemiştir. Keza, Belediyeler Yasasında da bahse konu belediye hizmetlerinin verilmeden önce "peşinen" ödeneceğine ilişkin hiçbir kural yoktur.

Genelde "Kamusal hizmetleri" belde halkına ücret karşılığı olmak üzere belediyeler tarafından sunulur. Bu hizmetlerin sunuluşu ve ücret bedelleri mevzuatla düzenlenir ve bir hizmet sözleşmesi yerine geçer. Bu hizmet sözleşmesine göre hizmeti sunanın üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmeyenin hizmeti almaya hakkı olandan ücret talep etmesi hukuken mümkün değildir..

Son aylarda dünyaca tanınmış Lefkoşa Türk Belediyesinde başkanın, hükümetin, meclis üyelerinin ve diğer ilgililerin çeşitli boyutlardaki kusur ve ihmallerinden dolayı meydana gelen çeşitli olumsuzluklar nedeniyle Lefkoşa Türk Belediye hudutları içerisinde yaşayanlar birçok hayati hizmetlerden üç ayı aşkın bir zamandan beri yararlanma hakkından mahrum edilmişlerdir. Terim yerindeyse KKTC'nin başkenti Lefkoşa kokmuş, haşare ve sinek istilasına uğramış olduğundan halk çeşitli sağlık tehlikeleri ile karşı karşıyadır. Keza ülkemizin turizm faaliyetleri de çevresel bakımından menfi yönde etkilenmektedir. Maalesef, hükümetin ve diğer ilgili ve yetkili makamların duyarsızlığı ve halkımızın pasifliği nedeniyle çöp toplama (temizlik), sağlık (ilaçlama), aydınlatma, haşere ile mücadele v.s. hizmetlerden yararlanamamakta dolayısıyla da halkın huzuru ve sağlığı bozulmuş bulunmaktadır.

Ben hukukçu birisi değilim. Ancak, emekli bir üstkademe yöneticisi ve mali müşavir olmam nedeniyle edinmiş olduğum hukuk bilgime dayanarak hizmet sunulmayan bir işin karşılığını oluşturan ücretleri halkımızın ödememesi gerekir.

Herkesin malumu olduğu üzere Lefkoşa Türk Belediyesi tarafından sunulmayan sözkonusu hizmetlerin ücretleri birkaç takside bölünmek suretiyle sözde "içme suyu olarak tanımlanan ancak aşırı tuz ve kireç iktiva eden su kullanım ücreti faturalarına yansıtılmak suretiyle vatandaştan tahsil edilme yönüne gidilmekte veya gidilecektir. Aylardır verilmeyen sözkonusu hizmetler dolayısıyla Lefkoşa'yı yaşanabilir bir kent olma özelliğini kaybettirmiş olan Belediyenin bu konuda talep edeceği bu hizmet ücretlerinin mevcut durumunun düzeltilmesine kadar ödememesi vatandaşların en doğal hakkıdır. Diğer bir anlatımla, Belediye tarafından Lefkoşa halkına hizmet sunulmayan dönemlere ilişkin talep edilecek hizmetler karşılığı bunlara ilişkin ücretlerin kesinlikle talep edilmemesi, edilmiş olsa dahi bu dönemlere tekabül eden miktarları halkımızın ödememesinin haklılığına inanmaktayım.

Özetle, görev ihmalleri, kusurları ve kişisel siyasi çıkarlar dolayısıyla özellikle temizlik ve sağlık gibi en temel hizmetleri alamayan ve genellikle bu hizmetleri para karşılığı başkalarından alma durumunda bırakılan Lefkoşa halkının bu durum karşısında bir şey yapamamanın sıkıntısını hiç olmazsa bu hizmetlerin ücretini ödememekle gidermesi zannedersem biraz olsun halkımızı vicdanen rahatlatmış olacaktır.

Bu konuda tüketici haklarını koruma dernek veya derneklerine de büyük görevler düşmektedir.

Ayrıca, halkı en doğal haklarından biri olan temizlik ve sağlık hizmetlerinden mahrum edenlerin yaratmış olduğu sözkonusu olumsuzlukların ceremesini acaba kim ve nasıl ödeyeceklerdir? Halkın malı olan işletmelerin iflas ettirenler veya iflas etme aşamasına gelmelerine neden oluşturanlar, kamu kaynaklarını babalarının malı gibi kullananlardan hala daha hesap sorulmaması konusundaki hükümetin duyarsızlığına ne kadar tahammül edilecektir? Son yıllarda KKTC'de meydana gelen çeşitli sosyal ve ekonomik olumsuzlukların her gün hızla artış göstermesi karşısında "laflarla önlem alma" yöntemine son verilmediği sürece halkın güvenini yitirmiş olan hükümet icraatlarından olumlu sonuçlar beklemek mümkün değildir. ÇÜNKÜ MENFAATE DAYANAN SİSTEM, SİSTEM DEĞİLDİR. Yinede ekonomiyi uçuşa geçirenlerin ve başka bir sorumlulukları kalmayanların 3 aylık yaz tatilleri hayırlı ve uğurlu geçmesini dilerim!!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.