Bağımsız denetimin önemi, gerekliliği ve yararları (2)

Yayın Tarihi: 25/02/13 07:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+
Geçen haftaki yazımda gerek işletmelerde gerekse kamu kurum ve kuruluşlarında bağımsız denetimin önemi, gerekliliği ile yararları konularındaki açıklamalarımda çağdaş ve sosyo-ekonomik kalkınmamız bakımından ülkemizdeki denetim kurumlarının bağımsız, etkin, disiplinli ve verimli bir yapıya kavuşturulması için gerekli yasal düzenlemelerin vakit geçirilmeden yapılmasının artık zorunlu olduğunu vurgulamaya çalışmış ve KKTC'deki mali ve performans denetimsizliğinin devam etmesi halinde devletimize olan güvenin sıfırlanacağını belirtmiştim.

Bugünkü yazımın konusu Bağımsız Denetimin kamuya ve devlete yararları üzerinde devam ettirmeyi uygun ve yararlı gördüm. Bu nedenle Bağımsız Denetimin kamuya yararlarını şöyle özetlemek mümkündür:

  1. Ülkemizde 1996 yılından beri 40/1996 sayılı Menkul Kıymetler Borsası Yasası olmasına rağmen faaliyetlerinin başarısız olması veya gerektiği gibi uygulanamaması nedeniyle birçok yasa gibi fonksiyonunu kaybetmiş olması KKTC mukimlerinin yurtdışı sermaye piyasalarına iştirakının engellenmemiş olmasının sağladığı avantajla sözkonusu sermaye piyasalarındaki denetlenmiş mali bilgilerin doğru ve güvenilir olmasının ülkemiz için büyük önemi vardır. Bununda nedeni sermaye piyasalarının etkin çalışabilmesi için tüm ilgili ve önemli bilgilerin kamuya açıklanan raporlarda yer alması gerekir. Bu bilgilerin sağlanmasının en etkili yolu bağımsız denetim raporlarıdır.

  2. Ticari Bankaları ve Yatırım Bankaları kredi verme veya sair ekonomik işlemler dolayısıyla temasta bulundukları işletme sahiplerinden, işlerinin ve işletmelerinin ekonomik ve mali durumu hakkında gerçek bilgi ve detaylı raporlar istemektedirler. Bu raporların açılacak kredilere veya yapılacak finansman işlemlerine sağlam bir dayanak oluşturulması amacıyla yetkili ve tarafsız inceleme organlarınca düzenlenerek raporlanması ve onaylanması gerekir. Bu raporların istenen özelliklerde, doğrulukta ve ciddiyette olabilmesi için bağımsız denetime tabi tutulması gerekir.

  3. Denetlenmiş finansal tablolar, işverene ve işletme ile ilgili taraflara, özellikle işletme ile iş ilişkisi olan müşterilere denetlenen işletmenin karlılığı, faaliyetlerinin verimliliği ve finansal yapısının durumu hakkında güvenilir bilgiler sağlar.

  4. Kamuya açıklanan denetlenmiş finansal tablolar, işletmeye hissedar olacak veya yatırım veya iş ortaklığı yapacak yatırımcılara gerekli bilgileri verme veya işletme ile ilgili doğabilecek muhtemel risklerden koruma oluşturur veya önlemler alınması hususunda katkılar sağlar;

  5. Bağımsız denetimden geçmiş olan finansal tablolar, bir işletme ile ilişkide bulunan tüm kurumlar ile diğer ilgililere o işletme hakkında tarafsız, objektif ve güvenilir bilgiler verir.

Bağımsız denetimin devlete yararı ise şöyle özetlenebilir.

  1. Bağımsız denetim sonuçları ülkeye bilgi üretimi ve planlama açısından büyük yararlar sağlar. Nitekim, bu verilere dayanılarak yapılan planlamalar, kamu gelir ve harcamalarında, devletin teşvik ve kredi politikaları ile genel ekonomik politikaların oluşturulmasında daha gerçekçi, etkili ve verimli sosyo- ekonomik planlamaların yapılmasında en sağlam temeli oluşturur.

  2. Bağımsız denetim vergi gelirlerinin artmasında da büyük katkılar sağlar. İşletmenin ortak ve yöneticilerinin vergi konusunda yaptıkları vergi beyanlarında düşük gelir bildiriminde bulunma düşüncelerini önler veya ortadan kaldırır.

  3. Vergi denetim müfettişleri bağımsız denetçiler tarafından düzenlenmiş mali tabloları incelemede daha az zaman tahsis edeceklerinden, diğer vergi kayıp ve kaçaklarına yönlenmelerine fazla zaman harcamalarına olanak yaratır.

  4. Belediyeler, Kamu kurum ve kuruluşları, Dernek ve Vakıfların bağımsız denetime tabi tutulmaları, bu kuruluşlardaki yolsuzluklar ile istismarların önlenmesinde etkin ve/veya verimli çalışmaların yapılmasında büyük katkılar sağlar.

  5. KKTC'de özelleştirme kapsamına alınması istenilen kamu iktisadi teşebbüsleri ile kamu kuruluşlarının bağımsız denetime tabi tutulmaları, bu kuruluşlar hakkında devlete ve yatırımcılara kararlar almalarında doğru ve güvenilir bilgilerin oluşmasına çok büyük katkı ile veriler oluşturur.

Öteyandan, bağımsız denetim sonuçlarının kamuyu aydınlatma ilkesi de özellikle son yirmibeş yılda büyük önem kazanmış bulunmaktadır. Kamuyu aydınlatma ilkesinden bahsederken ülkemizde uygulanan "kim ne kadar vergi ödedi" şeklinde her yıl Vergi Dairesi tarafından Resmi Gazete'de yapılan ilanlarla herhangi bir benzerliği yoktur. KKTC'deki bu uygulama tamamen çağdışı ve etkisini çoktan kaybetmiş bir yöntem olup bunun çağdaş uygulamalarla değiştirilmesi için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması gerekir.

Tarihi bilgiler, kamuyu aydınlatma ilkesinin önce İngiltere'de ortaya çıktığını daha sonrada diğer ülkelere yayıldığını göstermektedir. İngiltere bu konuya ilk kez ağırlıklı olarak 1800'lü yılların sonlarından itibaren Şirketler Yasası'nda yer vermiştir. Şirketler Yasası'na göre şirketler her yıl denetlenmiş hesaplarını ve ilgili denetim raporlarını her yıl belli bir zaman sınırı içinde Şirketler Mukayyitliğine dosyalatmaları zorunlu kılınmış ve bu hesapların incelenmesi için herkese hak tanınmıştır. Bu yöntem ile şirketlerin sadece "kim ne kadar vergi ödedi" bilgisi yerine şirketin borç ve alacakları, aktifleri, cirosu ve sair mali durumu hakkında kişilerin bilgi edinilmesi olanağı sağlanmış olup gerçek anlamda saydamlığı oluşturmaktadır.

Kamuyu aydınlatma ilkesine ilişkin kurallar Avrupa Birliği mevzuatında da mevcut olup kamuyu aydınlatma hususunda belli kriterlere sahip şirketlerin hesaplarını kamunun bilgisine sunulmasına ilişkin direktifler mevcuttur.

Ülkemizin yıllardan beri yaşadığı sosyo-ekonomik olumsuzlukların başında denetimsizlik gelmekte olup son zamanlarda KKTC'de meydana gelen çeşitli olaylar denetimin ve özellikle bağımsız denetimin önemini bir kez daha gündeme getirmiştir.

Gerçekte her konuda denetim artık yaşamın doğal bir parçası haline gelmiş olup halen faaliyet gösteren veya bundan sonra faaliyet gösterecek bütün işletmeler ile kamu kurum ve kuruluşlarının denetim ayağı düşünülerek gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Aksi halde sosyo-ekonomik sonuçlar daha çok kötüleşecek daha çok kayıtdışılık ve yoksulluk ile daha kötü gelecek şeklinde gerçekleşecektir.

Yukarıda belirtmiş olduğum nedenler ve yararlar için bağımsız denetiminin zorunluluğu hususundaki görüşlerimin temeli gerek işletmeler gerekse kamu kurum ve kuruluşları bakımından elde edilen veya sunulan mali tabloların mutlaka gerçeği ve doğru bilgileri yansıtması ile gerekli bilgileri içermesinin zorunluluğunu vurgularken "bağımsız denetim" diye bir mevzuatın KKTC'deki durumuna da bakmak gerekir.

Bugün ülkemizde gerçek anlamda bağımsız bir denetim mesleğini düzenleyen bir mevzuat yoktur. Kamu sektöründeki denetim organlarının bir kısmı tamamen siyasal etkiler altında bulunurken bir kısmı da mali bakımdan bağımsız olarak hareket etme olanağı olmadığı veya lojistik ve personel alım konusunda hükümetten gerekli desteği alamadığı için etkinliği sınırlı kalmak zorunda bırakılmaktadır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.