Bu yasal düzenlemeyi yapana da maşşallah!!

Yayın Tarihi: 25/06/14 08:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+
Gün geçmiyor ki bu ülkeyi yönetenlerin yaptıkları yasal düzenlemelere, hatalara ve mantık dışı uygulamalara rastlanmasın. İnsan bazen kendi kendine şöyle düşünmek zorunda bırakılıyor "Yahu, bu yasal düzenlemeleri veya yasal değişiklikleri hazırlayanların mesleki bilgisizliklerini kısmen de olsa gidermek için acaba sorma ve araştırma gibi bir düşünceleri veya alışkanlıkları yok mu?

Hiçbir kimse her konuda bilgi sahibi olamaz. Ancak, kişi ifa ettiği görevle ilgili kendini yetiştirmek ve mesleki bilgi sahibi olmak için vargücüyle çalışmak suretiyle bazı olumsuzlukları giderebilir. Bunların başında özellikle yasal düzenlemeler konusunda geniş bilgi sahibi olunması ile çeşitli alternatifler arasından ülke koşullarına en uygun olanın düzenleyip siyasi makama gerekçeleri ile birlikte sunmasına karar vermesi gelmektedir. KKTC'de ise bu maalesef ters çalışmakta olup nasıl düzenleme yapılacağını siyasi makam belirtmekte ve bürokratın bunu kaleme alması kalmaktadır ki buna "arzuhalcilik" denir. Bunu başarmak için ise ilgili konuda fiilen çalışan ve tecrübesi veya iktisası bulunan kişilerle sıkı temas içinde olması, ayrıca diğer ülkelerin benzeri konuları nasıl düzenleyip çözümlediğini öğrenilmesinin de inkâr edilmez bir gerekliliği vardır.

Maalesef kamu hizmetleri her gün kan kaybetmeye devam etmekte, sadece verimliliğin derecesi ve kalitesi azolmakta, yapılan birçok yasal düzenlemeler ilgisizlik, bilinçsizlik ve umursamazlık dolayısıyla birçok hataların meydana gelmesine neden olmakta, bunlardan dolayı da yasal değişiklik gerektiği gibi uygulanamamakta veya amaçlanan yararı sağlayamamaktadır. Tek yararlı tarafı siyasi bir "şov" olmaktadır ki bu da uygulama safhasına gelindiğinde son bulmaktadır.

Bugünkü yazıma konu oluşturan acayip ve hiçbir yararı olmayan bir düzenlemeye yervermeyi uygun mütalaa ettim. Sanki şeker suya düşmüş gibi ve yapacak daha önemli sosyo-ekonomik düzenlemeler yokmuş gibi hükümet edenler, kayıttan düşmüş motorlu araçların yeniden kaydedilmesine sözde kolaylık sağlamak amacıyla 43/2014 sayılı Motorlu Araçlar ve Yol Trafik (Değişiklik No.2) Yasası'nı Meclisten geçirmiştir. Bu yasal düzenleme 16.05.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe girmiştir.

Sözkonusu yasal düzenleme hakkında iktidardaki siyasiler bu düzenlemenin bir "vergi affı" olduğunu ve kayıttan düşen motorlu araç sahiplerinin bu araçlarını tekrar kaydetmelerine çok büyük olanaklar sağladığını açıklamak suretiyle konuyu her zaman olduğu gibi yine makyajlamaya ve arifesinde siyasi rant elde etmeye çalışmışlardır. Ancak, aradan bir ayı aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen bu yasal düzenlemeye hiçbir ilgi olmamıştır. Nedeni çok basittir. Bir yandan kayıtsız araç kullanımlarına son verilmesi gerek bunların kayıt altına alınması amacıyla sözde bir tür "vergi affı" öngöreceksin ama vatandaşa mevcut uygulamalardan daha da ağır mali yükümlülükler getireceksin. Buna dünyanın hiçbir ülkesinde rastlamak mümkün değildir.

Daha önce yürürlükte olan ve bahse konu değişiklik yasası ile yürürlükten kaldırılan "Motorlu Araç Kayıt ve Ruhsat Harçları" altındaki 3'üncü fıkranın (E) bendi özetle şöyle idi:

  1. Üç yıl üstüste motorlu seyrüsefer ruhsatı ödenmemiş olan bir motorlu aracın kaydı düşmekteydi.

  2. Motorlu araçların kayıtlarını yenilemek isteyenler, kaydedecekleri motorlu araçların kayıt tarihi itibarıyla bir yıl önceki seyrüsefer ruhsatına ek olarak kayıt harcı miktarını ve ilgili yılın cari seyrüsefer ruhsatını ödemekte idiler. Bu konuda gecikme zammı uygulaması yeralmıyordu, çünkü bunun yerini kayıt harcı alıyordu.

43/2014 sayılı Motorlu Araçlar ve Yol Trafik (Değişiklik No.2) Yasası ile getirilen kurallar ise şunları öngörmektedir:

  1. On yıl öncesine kadar kayıttan düşmüş olan motorlu araçların yeniden kaydedilmesi için kayıttan düşme tarihinden itibaren yeni kaydedileceği yıla kadar olan geçmiş yılların tüm seyrüsefer ruhsatları ile bunların gecikme zamları toplamının ödenmesi, ayrıca

  2. Cari yıl seyrüsefer ruhsatına ek olarak kayıt harcı miktarının da bir defada ödenmesi zorunlu tutulmuştur.

Özetle, kayıttan düşmüş olan bir motorlu aracın yeniden kaydedilmesinde daha önceki kurallarda gecikme zamları öngörülmemişken, sözde konuya af getirmek suretiyle ödeme kolaylığı ve indirimi sağlayacağı yerde bir de gecikme zammı uygulamasının getirilmesi hangi mantığa ve gerçeğe dayanır? Bu düzenleme ise "geçici", yani sürekli bir yasal değişiklik olmayıp devamlılık arzetme içeriklidir.

Buna, halk tabiri ile "göster havucu döneyim köşeyi" derler.

Diğer bir hayali ve temeli olmayan bir uygulama ise ayni yasal değişiklik kapsamında getirilen ve çok önemli bir düzenlememiş gibi makyajlayan seyrüsefer ruhsat harcı indirim düzenlemesidir. Bu düzenleme aşağıdaki gibidir.

"(H) Motorlu araç sahipleri, kullandıkları aracın mülkiyetinin değişmemesi koşuluyla dört yıl süreyle motorlu araç seyrüsefer ruhsat harçlarını süresi içinde ve gecikme zamsız ödemeleri halinde dördüncü dönemi izleyen döneme ait seyrüsefer ruhsat harcını %5 (yüzde beş) indirimli öderler. Kullanılan aracın mülkiyetinin değişmemesi ve seyrüsefer ruhsat harcının düzenli ödenmesi koşuluyla izleyen dönemlerde de indirim hakkı devam eder"

Yukarıda da görüleceği gibi indirim hakkı motorlu araç sahibine tanınmıştır. Ancak, motorlu araç sahibi bu harçları süresi içinde gecikmesiz ödemesinin yapılmasında ne kadar titiz davranırsa davransın 4 yıl sonunda kullandığı aracı satması veya elden çıkarması halinde kazanmış olduğu bu hak!! ortadan kalkmakta olduğundan bu hak kişiye verilmemektedir. O takdirde indirim araca mı veriliyor? Hayır. Çünkü aracı alacak olan da bu indirime hak kazanması için 4 yıl süreyle harç ödemelerini süresinde yapması gerektiği öngörülmüştür.

Bu tür bir düzenlemeye de "lo-lo-lo" denir ve böylesi acayip ve mantıktan uzak bir uygulmanın gerçekleştirilmesi gerek ilgili Daire gerekse vatandaşlar bakımından pek mümkün değildir. İndirim vaatleri ile ne kamu maliyesinin gelirleri düzelir, ne de halkın hükümete olan güveni biraz olsun artar. Bilakis daha da azalır, çünkü vergi ödevlerini zamanında yerine getirmeyenler ödüllendiriliyorlar.

Halkımız, esnaf ve zanaatkârlarımız ile işletmelerimiz bugün geçim dertlerine çare bulunmaları ve ayakta kalabilmelerine ne gibi somut ve etkin düzenlemelerin yapılacağına bakar. Gerisi binbir gece masallarından başka bir şey değildir. Temennim bu yasal değişiklik düzenlemelerini yapanların ve bunlara Bakanlar Kurulunda ve Mecliste onay veren siyasilerin bu yasal düzenlemelerin uygulanıp uygulanmadığı veya ne getirip veya götürdüğü hususunda gerek halk nazarında gerekse uygulayıcı daireler bazında araştırma yapmaları ve harcadıkları zamanların maliyetini değerlendirmeleri ile buna göre kendilerini değerlendirmelidirler. Bu güne kadar bu ülkenin sosyo-ekonomisi için ne gibi somut düzenlemeler yapmışlardır?

Mesleki bilgi, tecrübe ve vizyondan yoksun, her konuyu iki dudağı arasında veya ifade zorluğu çeken ve birkaç satır karalamakla sorun çözeceğini zanneden bazı üstdüzey bürokratlar yaptıkları hatalı düzenlemeler ile maalesef bu ülkeye dolaylı olarak en büyük kötülüğü yapmaktadırlar. Kaldı ki, bu gibi durumlarda en büyük suçlu bu kılavuzların görüş ve uygulamalarını hiç araştırma yapmadan gözleri kapalı kabul etmek suretiyle uygulamaya koyan iktidardaki siyasilerdir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.