Vergi uyumu (tax comliance)

Yayın Tarihi: 27/04/15 08:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

İncelemiş olduğum birçok literatürde son yıllarda vergi uyumu konusunda meydana gelen vergi disiplini, vergi psikolojisi, vergi kültürü ve buna ilişkin etik kavramlar hakkındaki çeşitli akademik çalışmalarda çeşitli değişimlerin yaşanmakta olduğunu gözlemledim.

Özellikle vergi uyumu konusunda yapılan çeşitli araştırmalarda baskı ve cezaya dayanan uygulamaların tek sürdürülebilir yöntem olmadığı gözlemlenmiştir. Bu nedenle, vergi yükümlülerinin içsel motivasyonunun ve her gün yaşadığı psikolojik ortamın daha derinlemesine, incelenmesine büyük gereksinim duyulmaktadır. Günümüzde insanlar özellikle ödedikleri vergilerin kendilerine eğitim, sağlık ve alt yapı hizmetleri olarak geri dönmesini beklerken hükümetlerin tasarrufa da önem vermesini fiiliyatta görmek ister.

Özellikle çağımızdaki vergi psikolojisi ile ilgili çalışmalarda "kişiler neden vergi kaçırır?" sorusunun yerine "kişiler neden vergi öder?" sorusu yer almaya başlamıştır. Bu yöndeki değişim doğrultusunda vergi uyum çalışmalarında psikoloji, sosyoloji ve etik gibi ilkeler her geçen gün ağırlık kazanmaktadır. Bu nedenle şimdiye kadar yapılan çalışmaların aksine vergilendirmenin neden olduğu mali ve ekonomik maliyetlere ilaveten verginin psikolojik ve etik maliyetleri de analiz edilmeye başlanmıştır.

Günümüzde kişiyle Devlet arasındaki vergi ilişkisi karşılıklı güven, saygı ve adalete dayalı bir tür psikolojik sözleşme özelliğine kavuşmuş "vergi verilmez alınır" şeklindeki merhametsiz adalet anlayışının yerine vergi politikalarının oluşturulması noktasında vergi yükümlülerinin algı, tutum ve davranışlarını dikkate alan bir devlet anlayışını ortaya çıkarmıştır. (1)

Diğer bir anlatımla, vergi yükümlülerinin vergiye uyum süreçlerinin sadece cezai yaptırımlar ile baskıya bağlı olmayacağı yapılan çeşitli araştırmalar sonucunda daha net anlaşılmıştır. Dolayısıyla, vergileme yasaları hukuksal boyutun ötesinde etik bir konu olarak da değerlendirilmesi kaçınılmaz olmuştur. Bu nedenle, vergi uyumunun sürdürülebilir bir kamu maliyesi oluşturulması bakımından dünyadaki tüm ülkeler bu durumu en önemli konular altında kabul etmeye başlamışlardır.

Vergi uyumu en özet anlatımla vergisel yükümlülüklerin vergi yasalarına uygun bir şekilde doğru ve zamanında getirilmesidir. Diğer bir anlatımla, vergi uyumu ilgili vergi beyannamelerinin verildiği tarihte yürürlükteki vergi mevzuatına ve kararlarına uygun olarak vergiye ilişkin beyan edilmesi gereken bilgiler ile belgelerin tam olarak beyanname ile sunulmasını ve zamanında ilgili vergi İdaresine verilmesidir. Tabidir ki bu vergi uyumuna Vergi İdaresindeki görevlilerin de bu yükümlülüğe ilişkin görev ve sorumluluklarını da gerektiği gibi tam olarak yerine getirmeleridir. Özellikle tahakkuk eden verginin en erken zamanda ödenmesini gerçekleştirmek yerine, " nasıl olsa bir gün yükümlünün işi Vergi İdaresine düşerse cezalı tahsil ederim" düşüncesi vergi uyumunun olumsuz yönde etkileme anlamına gelmektedir.

Vergi uyumu genellikle "gönüllü" ve "zorunlu" vergi uyumu olarak iki sınıfta gerçekleşmektedir. Hiç şüphesiz arzu edilen yöntem gönüllü vergi uyumunun gelişmesidir. Bunun için de her düzeyde halkımızın çeşitli iletişim yöntemleri vasıtasıyla eğitilmesidir. Ancak bunlar yapılırken de hükümet edenlerin vergilerin adalet ve eşitlik ilkeleri kapsamında uygulanmasının, ödenecek vergilerin ekonomiyi ve yatırımları olumsuz yönde etkilemeyecek şekilde uygulama yapılması gerektirir. Ayrıca, tahsil edilen vergilerin halkın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde harcanmasını da beklemek vatandaşların en doğal hakkı olduğu gerçeği de her zaman göz önünde bulundurulmalıdır. Öteyandan, vergiden kaçınma (tax avoidance) eylemi birçok otoriteler tarafından hukuki ve meşru

(ı) Vergi Etiği, Vergi Psikolojisi ( Verginin Sosyal Psikolojisi Teorisi) Yrd. Doç. Dr. İsmail Kitapçı (Ekim 2014)

olması bakımından vergi uyumsuzluğu olarak kabul edilmemektedir. Vergi uyumunun sağlanması dünyadaki tüm ülkeler açısından en önemli konular arasında gelmektedir. Vergi uyumu konusu, kamu maliyeti problemi, yasaların uygulanması, organizasyon düzeni, yetenekli personel ile etik ve lojistik olanakların durumu olarak ele alınmalıdır.

Kayıtdışı ekonomi de vergi uyumsuzluğunun bir başka göstergesi olup, bu konuda KTTO'nın 4 Nisan 2015 de yayımlamış olduğu Kayıtdışı Ekonomiyle Mücadele Eylem Programı doğrultusunda belirtilen çözüm önerilerini dengeli olacak şekilde yürürlüğe konması için hükümete acil ve çok büyük görevler düşmektedir.

Kısacası, bir ülkenin vatandaşlarında aranması gereken vergi uyumu ve bu uyumunun derecesi hükümetlerin planlı ve programlı yapacağı çeşitli düzenlemeler, uygulamalar ve alacağı önlemlere bağlıdır. Bugün KKTC'deki vergi uyumu çok kötü bir durumda ise bunun başlıca sorumlusu gelmiş ve geçmiş hükümetlerinin bu konuda hiçbir önlem ile düzenlemelerin bir plan içerisine yapılmaması ve vatandaşların kamusal ihtiyaçlarını karşılayabilmek için çeşitli zamanlarda sadece re'sen vergi tarh etme, ceza kesme gibi temel ihtiyaç maddelerine veya girdilerine zamlar yapmaktır.

Hal bu olunca da ne hayatın ucuzlatılması ve rekabet edebilir mal üretimi gerçekleştirilebilir, ne de ekonominin önü açılabilir. Bütçede gereksiz harcamalar yapmak kadar aşırı tasarruflara da ağırlık verilmesi piyasadaki mal ve hizmet alım–satımının dolayısıyla da durgun haldeki ekonominin önünü açamaz. Özellikle de asgari ücretin ve hayat pahalılığının dondurulması piyasaya sıcak para akışının durması ile her gün yükselen döviz kurları KKTC'nin sosyo-ekonomisini olumsuz yönde etkilediğinden bu konu hükümetin acil önlem alması zamanı gelmiş hatta geçmiştir. Bugüne kadar önlem alınmamışsa bu durum KKTC'ni yönetenlerin büyük çoğunluğunun aidiyet duygusundan yoksun olmasıdır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.