Siyasal kamu görevlilerine neden vergi ayrıcalığı?

Yayın Tarihi: 11/04/16 08:00
okuma süresi: 14 dak.
A- A A+

Gün geçmiyor ki KKTC'ni yönetmiş olan birçok politikacının hergün veya hergün değilse bile, günaşırı adalet, eşitlik ve vergi gelirlerinin artırılması konularında yaldızlı kelimelerle beyanatlarda bulunmasınlar.

Mart ayı maaşlarının taksitli ödenmesi dolayısıyla başka gelirleri olmayan bazı milletvekili ve Bakanların bu konuda basına yapmış oldukları açıklamalarında eksik almış oldukları maaşlarıyla geçinemeyecekleri için neredeyse onlara bir bağış kampanyası yapılması hususunda düşünenlerin bile olabileceğini düşündüm!!!

Konu siyasal kamu görevlilerinin maaşları hakkında olunca aklıma değiştirilmiş ve birleştirilmiş şekliyle 52/1987 sayılı "Milletvekilliği ile Bağdaşmayan Görevler, Siyasal Kamu Görevlilerinin Ödenekleri ve Emeklilik Haklarına İlişkin Yasa" geldi. Bahse konu Yasayı inceledikten sonra aşağıdaki kurallara istinaden görüşlerimi halkımızla paylaşmayı uygun gördüm.

Madde 3- Milletvekillerinin Asli Görevi;

"1- (A) Cumhuriyet Meclisinin Yasama işlerinin yerine getirilmesinde

Meclis Genel Kurulu ile Komite çalışmalarına ve diğer

çalışmalarına katılmak:

(B) Toplumun sosyal, ekonomik, mali ve diğer sorunlarının

çözümlenmesine katkıda bulunmak;

(C ) Milletvekilliği görevini öncelikle yürütmek.

  • Milletvekillerinin asli görevi, Cumhuriyet Meclisinin yasama faaliyetine katılmak olduğundan bu görevlerini aksatacak veya Milletvekilliği onur veya ödeneksiz görev alamazlar veya herhangi bir iş yapamazlar."

Bu maddeye istinaden iktidarda olan milletvekillerinden acaba kaç tanesi özellikle yukarıdaki (B). fıkrasında ve diğer fıkralarda belirtilen görev ve yükümlülükleri gerektiği gibi yerine getirdiler mi? Ayrıca, bu maddenin (2). fıkrasında da görüleceği gibi ülkenin seçilmiş vekillerinin Milletvekilliği onur veya göreviyle bağdaşmayan nitelikte, ödenekli veya ödeneksiz görev alamayacakları veya herhangi bir iş yapamayacakları hususunda kural olduğunu görmekteyiz. Ancak, bu kurala rağmen bazı Milletvekillerimizin ek iş veya meslek ifa ettiklerini herkes bilmektedir. İster siyasi isterse başka statüde olsun mademki kamu görevlilerine ikinci iş yasağı öngörülmüştür Milletvekilleri de birer kamu görevlisi statüsünde olmaları nedeniyle aynı yasağın siyasileri de kapsadığı kanaatindeyim.

Kaldı ki, gerek Başkan Kalyoncu gerekse sağlık Bakanı İzbul gerekse Tarım Bakanı Şahali bu yasak kuralına ve Anayasa'nın bu konuda kesin kararı olmasına rağmen ikinci iş yasağı hususunda herhangi bir soruşturma, adli işlem veya yaptırım başlatacakları yerde durumu "askıya aldık" "kaos çıkar" veya "bunun önüne geçemeyiz" gibi beyanatlarda bulunmuş olmaları bu ülkeyi yönetenlerin Anayasa'nın temel kurallarından olan hukukun üstünlüğüne ne kadar inanmadıklarını ve oluşmasına yıllarca göz yumulan statü karşısında ne kadar aciz olduklarını açıkça göstermektedir.

  • Madde 7- Siyasal Kamu Görevlilerinin Ödenekleri.

"(1) Siyasal kamu görevlilerinin yıllık asli maaşı, Kamu Görevlileri

Yasasında Barem 19'un son basamağı için öngörülen miktar kadardır.

Bu ödeneğe ek olarak aşağıdaki şekilde Temsil Ödeneği de ödenir.

  • Milletvekillerine, yıllık asli maaşının %12'ne eşit bir miktar;
  • Divan kâtipleri ile İdare Amirlerine yıllık asli maaşının %13'sine eşi

bir miktar;

  • Cumhuriyet Meclisi Başkanı Yardımcısı ve Bakana yıllık asli

maaşının %15'ine eşit bir miktar;

(Ç) Cumhuriyet Meclisi Başkanı ve Başbakana yıllık asli maaşının

%19'una eşit bir miktar ve

  • Cumhurbaşkanına yıllık asli maaşının %25'ine eşit bir miktar.
  • Bu madde amaçları bakımından "siyasal kamu görevlisi", Cumhurbaşkanını, Cumhuriyet Meclisi Başkanını, Başbakanı, Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcısını, Bakanı ve Milletvekilini anlatır.
  • Siyasal kamu görevlilerine, yıllık asli maaşları ve temsil ödeneklerinden ayrı olarak asli maaşları üzerinden, Bakanlar Kurulu kararıyla kamu görevlilerine verilen oranda hayat pahalılığı ödeneği verilir.
  • Siyasal kamu görevlilerinin Temsil Ödeneği gelir vergisi hesaplanmasında nazarı dikkate alınmaz".

Yukarıda (1) fıkra içeriğinde belirtildiği gibi Siyasal Kamu Görevlilerinin yıllık asli maaşı, Kamu Görevlileri Yasasında Barem 19'un son basamağı için ön görülen miktar kadar olduğu kurala bağlamıştır. Bu miktar Ocak-Haziran 2016 dönemi için brüt 12.245,14 TL'dir.

Bunun anlamı şudur. Diğer kamu görevlilerine ilişkin yasalarda olduğu gibi Siyasilerin aylık maaşlarının bu Yasa'nın ekinde yeralması gerekirken halktan ve sivil toplum örgütlerinin tepkisini maruz kalmasınlar diye asli maaşların Müsteşar maaşı olan Barem 19'un en son basamağına endekslemişlerdir. Yani, kamuda çalışanların her maaş revizelerinde veya artış düzenlemelerinde siyasal kamu görevlilerinin maaşları da otomatik olarak artmakta, dolayısıyla ve yasa değişikliğine gerek olmamaktadır.

Ayrıca, yukarıdaki maddenin (1). fıkrasının (A), (B), (C), (Ç) ve (D) bendleri uyarınca en üst Müsteşar maaşına ilaveten sözkonusu siyasilerin makamlarına göre %12 ile %25 oranında değişen ek temsil ödeneği de ödenmektedir. Bu ek temsil ödenekleri de Siyasal Kamu Görevlileri Yasası'nın 7'nci maddesinde yeralırken 2002 yılında yapılan bir değişiklikle Kamu Görevlileri Yasası kapsamına alınmıştır.

Diğer bir anlatımla, Müsteşar maaşının en üst basamağında belirtilen maaş miktarına ek olarak temsil ödenekleri oranlarını da belirtmek suretiyle aşağıdaki Tabloyu düzenlemeyi uygun gördüm.

Siyasal Kamu Görevlileri Makamları

Aylık Brüt Müsteşar Maaşı
(Barem 19) (TL)

Artı Vergiden Muaf Aylık Temsil Ödeneği (25/2002 Sayılı Yasa)

Toplam Aylık Brüt Maaş

(TL)

Oranı %

Tutarı (TL)

Cumhurbaşkanı

12.245,14

25%

3.061,28

15.306,42

Cumhuriyet Meclis Başkanı

12.245,14

19%

2.326,57

14.571,71

Başbakan

12.245,14

19%

2.326,57

14.521,71

Cumhuriyet Meclis Başkan Yrd.

12.245,14

15%

1.836,77

14.081,91

Bakan

12.245,14

15%

1.836,77

14.081,91

Meclis Divan Katibi

12.245,14

13%

1.591,86

13.837,00

Meclis İdare Amirleri

12.245,14

13%

1.591,86

13.837,00

Milletvekilleri

12.245,14

12%

1.469.41

13.714,55

Yukarıdaki Tablo'da yeralan rakam ve hesaplamalar Maliye Bakanlığının 22.01.2016 tarihli ve 61 no'lu Genelgesi ile Ocak – Haziran 2016 aylarına ilişkin Kamu Görevlileri Maaş Baremlerinde belirtilmiş olan Müsteşar (Barem 19'un son Basamağındaki) maaşının rakamı esas alınmıştır.

Aylık Temsil Ödeneğinin oranları ise değiştirilmiş şekliyle 25/2002 sayılı Kamu Görevlileri Yasası'nın 114. Maddesine istinaden düzenlenen II. Cetvelde belirtilen esas ve kıstaslar yeralmıştır. Bahse konu yasalara istinaden sadece Tablo'nun 2'nci kısmında yeralan aylık maaşlar, kişisel vergi muafiyetleri ile indirimler düşüldükten sonra Gelir Vergisine tabi tutulmakta olup 4'ncü kısmında belirtilen Temsil Ödeneği miktarları ise 52/1987 sayılı Yasa'nın 7(4). maddesi uyarınca yani, yukarıdaki Tabloda görüleceği gibi normal bir hizmetlinin maaş miktarı düzeyinde olan aylık Temsil Ödenekleri vergiye tabi tutulurken siyasilerin aldıkları bu ödenekler vergiden muaf tutulmuştur. Siyasilere göre Adalet ve eşitlik denilen işte budur!!

Yürürlükteki Gelir Vergisi Matrah ve Artan Oranlı Vergi Cetveline göre en üst matrah dilimi %37 oranında olduğu dikkate alınırsa bu kapsamda maaş alan siyasilerin asli maaşlarının vergi yükü toplamı (sosyal güvenlik kesintileri hariç) ortalama %30 bandında yer almaktadır. Bu esas ve kıstaslardan hareketle yukarıda belirttiğim ödenekler her siyasi kamu görevlisinin ne kadar net maaş aldığını ve bütçeye ne kadar mali külfet oluşturduğunu varın siz hesaplayın.

Vergiden muaf tutulan bahse konu Temsil Ödeneklerine ilaveten sözkonusu siyasilere asli maaşları üzerinden kamu görevlilerine verilen oranda Hayat Pahalılığı ödeneği de ayrıca ödenmekte olup bu miktar Tabloda belirtilen Aylık Brüt Maaşa dâhildir. Tüm bu avantajlara (kıyaklara) ilaveten siyasal kamu görevlilerinin aldıkları Temsil Ödenekleri, değiştirilmiş ve birleştirilmiş şekliyle 26/1977 sayılı Emeklilik Yasası'nın 4. maddesine istinaden emeklilik amaçları bakımından dikkate alınmaktadır. Diğer bir anlatımla, bu tahsisatların brüt miktarları da siyasilerin emekli ikramiyelerinin ve emekli maaşlarının hesaplanmasında dikkate alınmaktadır.

Bu konuda pek birşey söylemek istemiyorum çünkü her kişinin yaptığı hizmetin bedeli o kişinin yeteneği, ürettiği hizmet ve çalışma süresine bağlı olarak değerlendirildiği için bunun değerlendirilmesi çalışan ile işverenin takdirine tabidir. Bu durumda işveren, yani onları seçen halk olduğuna göre en önemli takdir halkımızındır.

Ancak, önemli olan ve Anayasa'nın "Eşitlik" kuralına ters olan husus siyasal kamu görevlilerine maaşlarına ek olarak ödenen ve yukarıdaki mukayeseli Tablo'da belirtmiş olduğum "TEMSİL ÖDENEĞİNİN" Gelir Vergisinden muaf tutulmuş olmasıdır. Bu düzenleme adı edilen Yasa'nın 7(4). maddesinde açıkça belirtilmiştir. Ayrıca, aynı muafiyet kuralı 24/1982 sayılı Gelir Vergisi Yasası'nın 6(1). maddesinde de tekrarlanmıştır ki kazaen bu muafiyet herhangi yasal bir değişikliğinde kazaen kurban gitmesin.

Anayasamızın "Vergi Ödevi" başlıklı 75(1). maddesi kuralları, "herkesin" kamu giderlerini karşılamak üzere, "mali gücüne" göre vergi ödemekle yükümlü olduğunu en açık şekilde belirtmiştir. "Mali güç" kavramının en belirgin göstergelerinden bir tanesi toplam gelir miktarı, diğeri ise servet miktarıdır. "Herkes" ne demek? Herkes, KKTC'de yaşayan tüm kişiler demektir. Bu amir kurala ilaveten 24/1982 sayılı Gelir Vergisi Yasası'nın 2(1) maddesi kuralları da "KKTC'de yerleşmiş kişilerin, bir takvim yılında KKTC sınırları içinde ve dışında her türlü kaynaktan elde ettikleri gelirlerin gelir vergisine bağlı tutmuş olmasına" rağmen bahse konu yasalara özel kurallar konmak suretiyle siyasilerin maaşları içinde yeralan ve "Temsil Ödeneği" olarak isimlendirilen miktar vergiden muaf tutulmuştur. Diğer bir anlatımla, bazı kişilerin mali güçlerini oluşturan gelirler vergi dışı sayılmıştır.

Tüm maaş veya ücret geliri elde edenlerin toplam ödenekleri gelir vergisine tabi tutulurken, siyasal kamu görevlilerine yapılan ve bugün itibarıyla aylık 3.000 TL ile 1.540 TL arasında değişen Teslim Ödeneği ismi altındaki gelirlerin Gelir Vergisinden muaf tutulması hangi adalet ilkesi veya kuralı ile bağdaşır?

Tabi ki siyasal kamu görevlilerinin hakkını yememek gerekir. Nasıl olsa "eşitlik kuralı" gereği kamu görevlilerine her yıl ödenen 13.'ncü maaş ikramiyesinden siyasal kamu görevlilerinin de yararlanmaları en doğal anayasal haklarıdır da kamu görevlilerinin maaşları ve ücretleri ile diğer toplam gelirlerinin tümü vergiye tabi tutulurken bu kesime sağlanan sözkonusu vergi muafiyeti neden? Çünkü, önce can sonra canan gelir de ondan dolayı…

Efendim, bazı siyasilerin dayanaktan veya mantıktan uzak gerekçelerine göre siyasal kamu görevlileri makamları gereği kendilerinin halka hizmet vermek vermek için özel harcama yapma zorunda olmalarıdır. Pekâlâ, Devlet Bütçesinden siyasal partilere sürekli yapılan yardımların amacı nedir? Yoksa, kamu görevlileri ile tüm özel sektör çalışanlarının evlerinden işyerlerine gidiş-gelişlerinde ve geleneklerimiz gereği yaptıkları özel izaz-ikram harcamaları yok mu? Bunlar için neden vergilendirme amaçları için bu konuda özel bir indirim öngörülmemiştir?

Özetle, şimdi anladınız mı neden siyasilerin koltuklarını ve makamlarını bırakmak istemediklerinin hatta, siyasal kamu görevini halka hizmet etme yerine bu görevi meslek haline getirmelerinin ve daha üst siyasal makamları talep ederek temsil ödeneklerinin artmak istemelerinin esas nedenleri bu değil mi? Çünkü bazılarının başka iş yapacak yetenek ve cesaretleri yoktur.

KKTC Maliyesinin bugün içinde bulunduğu dar boğazdan çıkmasına katkıda bulunmak ve fedakârlık yapmak için halka örnek olmak amacıyla birçok konuda olduğu gibi, aylık Temsil Ödeneğinin vergiye tabi tutulması amacıyla neden siyasal kamu görevlilerinin yasa değişikliği önerisi sunmamakta ancak yine de KKTC'nin "iki ayağı üzerinde" durmasından bahsetmeye devam etmektedirler.

Halkımızın siyasilere olan güvensizliğinin nedenlerinden bir tanesi de bu ve benzeri durumlar değil mi?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.