Başbakan Dr. Sibel Siber olsaydı

Bırakalım TDP'liler Geçici Hükümet'in asıl 'farkı' olduklarını anlatmayı hala ama hala sürdürsünler. Öyle ya ne zaman çıksalar, hasbel-kader bir gazeteci suâlini yanıtlasalar öyle diyorlar; "Ne güzeldi geçici hükümet!". Neden güzeldi Mösyö? 'Çünkü orada biz vardık da ondan, diyorlar.

Hiç de bile!

O hükümetin tek farkı Başbakan Dr. Sibel Siber'di sadece…

Yalan mı? Ülkenin ilk kadın başbakanı olarak Siber'in her şeyden evvel 'turistik değerinin' ötesinde işleri ele alış ve bunu sunuş biçimi vardı. "Biz, halkın lâyık olduğu bir hükümet modeli olduk" diyebilen Dr. Siber, Polyanna olduğu için atmadı sandıkta Genel Başkanına 5 Bin'lik farkı!

**

Başbakan Dr. Sibel Siber olsaydı mesela, hiç bu kadar beklemezdi. Sorunların odağına işaretle herkesten önce O konuşurdu. Bunu olsun en âlâsından becerirdi. O, başbakan olsaydı bugün, asla sizin ve ortaklarınızın sergilediği vitrini sergilemezdi!

Dr. Siber olsaydı mesela, özellikle Sterlin'de yüzde 40'a varan rekor yükselişleri bu pişkinlikle seyretmezdi... 'Böyle olmaz, bakacağız bir yoluna' olsun derdi.

Başbakan Siber olsaydı, ekonomistlerin tavsiyesine riâyetle bir kriz masasını çoktan kurardı.

O olsaydı, (elinde grafik tablolarla) çıkar bir Bakanlar Kurulu toplantısı öncesi tam 20 dakika boyunca anlatırdı yükselen döviz kurundan Türkiyeli halklardan daha çok etkilendiğimizi…

Efendim, derdi söze 'Kıbrıs Türk halkının hassasiyetleri' diyerek başlayarak ve eklerdi; "Türkiye'de kişiler, döviz kredisi almıyorlar ki! Borcun esası TL'dir orada".

Bizde derdi, beyaz eşya, emlak, otomobil ve hepsinden önemlisi kira, dövizledir. Biz mahvolmak istemiyoruz.

**

Evet derdi, -Başbakan Dr. Sibel Siber olsaydı- esasında yükselen dövizden devlet olarak kâr elde ediyoruz ama benim gönlüm razı değildir, derdi. "Yükseliş duracaksa kendi tabiatı içinde duracak" noktasında erketeye yatmazdı. "Liberal ekonomiye müdahale pahasına" safsatasına ise O, asla ama asla girmezdi!

Alınmayın ama Başbakan Dr. Sibel Siber olsaydı, dövizle ilgili Bakanlar Kurulu'nun vatandaşı korumaya yönelik tedbir alma kabiliyetinin hala mevcut olduğunu değil söylemek haykırırdı.

Çıkar vatandaşa kötü günler için kurulan Fiyat İstikrar Fonu (FİF) denen şeyin bugüne kadar bakanların elinde nasıl da oyuncak olduğunu anlatırdı. Alimallah Siber, partisi CTP-BG'ye dahi bu konuda -geriye dönük- hesap sorabileceğini ima edebilirdi…

O başbakan olsaydı Beyler, şimdi derdi Bakanlar Kurulu'na giriyorum ve temel tüketimde KDV'leri tüzükle yarı yarıya indiriyorum. Gümrükte değer hesabında kullanılan Merkez Bankası kurlarını da 3 aylığına sabitliyorum.

Yetinmezdi eğer Başbakan Dr. Sibel Siber olsaydı, Bakanlar Kurulu çıkışında mutlaka eklerdi; "KDV oranlarını tüzükle yeniden kategorize etme noktasında karar ürettik. Fon ve stopaj iki dudağımız arasındadır. Müreffeh olunuz ey Kıbrıs Türk halkı, halkımız…".

Bir hayal işte… Başbakan eğer Dr. Sibel Siber olsaydı…