"Bokun Tarihi" hakkında

Yayın Tarihi: 18/04/14 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

"İnsan gübresi eşsizdir. Hayvan gübreleri ise ancak bazı koşullar sağlandığında etkilidir; Çoğu zaman hasadı yakarlar. Hayvan gübresinin uygun bir yeri vardır fakat olağanüstü bir ilahi kanunla insan gübresinin hiç yeri yoktur; onun yeri her yerdir."

M.H. Chavelier, 1852

Övüne övüne bitiremediğimiz "Bafra Turizm Bölgesine" gittik geçtiğimiz gün ve ciğerlerimize kadar "boka" bulandık…

Adı uzun Bakanlığımız himâyelerinde "İhâlesiz ve usulsüz işletme izni" iddiaları gölgesinde Bafra Atık Su Arıtma ve Kanalizasyon Sistemi Tesisi çevresindeki "çevre ve insan sağlığı katliamını" görüntüledik, haber yaptık.

Yaşananlar bir "utanç vesikası" olarak gazetemizin dünkü sayısında manşet oldu.

Neredeyse beş aydır bölgede yaşanan "rezalet" nasıl oldu da bu kadar süredir devam etmiş, anlayamadık.

Yeni işletmeci, arıtma için gerekli olan "bakteriyi" üretmediği için atık su olması gerektiği gibi arıtılamıyor, bu nedenle de suyu bölgedeki beş yıldızlı otellere veremiyor. Doğal olarak oteller "çim sulamak" için bile olsa "boklu" suyu "fazla doğaldır" diyerek almıyor. Peki, olan ne?

İşletmeci önce tesisin çevresindeki ormanlık alana boşaltıyor "boku"…

Şikâyet gelince tesisin gez gez bitmeyen geniş arazisi içine basmaya karar veriyor…

Üç kilometre öteden mest ederek şakaklarımıza vuruyor toprakla kaynaşan "besinlerin oksitlenmiş kalıntısı"…

Endişeli Bafra Köyü halkı perişan…

***

Marksist tarama ve okumalarını cemiyet içinde "daha havalı ve çekici" olsun diye genişletmeye karar veren okurlar "Bokun Tarihi" isimli üst düzey Marksist bir metne mutlaka rastlarlar.

Yani "Bokun Tarihi" adlı bir kitap var. Yazarı da üstat Dominique Laporte…

Laporte, 'materyal durumları' sadece ekonomik üretimin koşulu olarak düşünen çoğu Solcu'dan çok daha ileri bir noktaya taşır "politik-kuram" kategorisindeki eserinde…

Metninde sık sık parayı ve boku denk getiren yazar, medeniyetin alt yapısının "insanoğlunun dışkısını ehlîleştirme arzusu" olduğunu söyler.

Birey-Toplum-Devlet üçgenini "bok endeksli asrîleşme" olarak ele alan Laporte, mutsuz eden bireyselliği, mezar sistemlerinin tekilleştirilmesine dek vardırırken "alt yapıları özelinde şehirlerin yeniden düzenlenmesi, medeni toplum ve devlet için ne demekti?" sorusunu derinleştirir…

Laporte, devletin şehircilik dâhil türlü birimlerinden, milli-resmi dil oluşturma arzularına varasıya gırtlağına dek pisliğe gömülmüş insanlığın temiz olma çabasına sert hakaretler içeren satırlarında, akademik söylemin teamüllerine de meydan okur.

**

Bafra Turizm Bölgesindeki Atık Su Arıtma ve Kanalizasyon Sistemi Tesisi ve çevresini gezerken, fotoğraflarken ve haberi yazarken "Bokun Tarihi" isimli eserin, medeniyetin görkemine dair tüm hümanist mitolojinin kirli çamaşırlarını nasıl da ortaya döktüğünü, insan artığının modern bireyler olarak kimliklerimiz için nasıl da elzem olduğunu hatırladım…

Laporte, "pisliğin üstesinden gelmek şöyle dursun; özellikle en temiz ve hijyenik göründüğümüz zaman bile tamamıyla pisliğin içine nasıl da gömülmüş olduğumuzu' ne de cesur anlatmıştı" dedim…

'Temiz dil' idealine saldıran "Bokun Tarihi", biz Kuzey Kıbrıs'ın talihsiz medenîlerine "Mis kokulu boka kadar batmışsınız" demek istemektedir…

Zavallı Bafra…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.