Nane Yemek
Fi vakit 3-5 medrese talebesi, Ramazan'da köylere teravih kıldırmaya gidiyorlarmış.
Köyün birinde muhtardan "nân-ı aziz" istemişler. Muhtar, "billahi o dediğiniz naneden bizim köyde bulunmaz" demiş...
"açız, bize nân gerek" diyen talebelere, "ekmek getireyim, biz öyle nane yemeyiz " deyince, mollalar gülüşmüşler ve nân'ın anlamını açıklamışlar.
Böylece "nane yemek" deyimi, tahsilli iki molla talebesi ile avamdan bir muhtarın diyaloğu içinde "hiç olmadık yerde yanlış bir söz söylemek/ yanlış bir iş yapmak" mânâsında kullanılır.
**
Henüz atanan BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı Eide, BM Genel Kurul Toplantısı için Kıbrıs'tan hareket eden tarafların dün gece başlayan New York temasları öncesi Güney ve Kuzey Kıbrıs devlet haber ajanslarına geçtiğimiz hafta verdiği çiçeği burnunda ilk ortak röportajında 'Çözülmeyecek bir şey yok' diyor
Birleşik Krallık'ta İskoçların bağımsızlık için referanduma gitmesi ve Katalanların da aynı talepte bulunmasına atıfta bulunarak, Kıbrıslı Türklere bağımsızlık için referanduma gitme hakkının neden verilmediği sorusunu da yanıtlayan yeni Danışman Eide, uluslararası hukuk dediği açıdan "bağımsızlık için sandığa gitmenin evrensel bir hak olmadığını" da ifade ediyor
**
WikiLeaks'teki kaydı "sahtekâr, sinsi, usta düzenbaz" olan Norveçli yeni Danışmanın ilk beyanatındaki ifadeleri arasında 'uydurduğu' en önemli şey ise Kıbrıs Sorunu ve bölgesel kargaşa ve kıyamete dair üleştirmeleri
Eide'ye göre -coğrafyadaki sünni kabarmanın ifadesi olan Arap Baharı ardından palazlanan- IŞİD sorunu ve zincirleme, (bunu ima ederek söylüyor) Kıbrıs Sorununun çözümünü kolaylaştırmalıymış!
İşte bu tam bizim molla işi nane yemeğe benziyor
O kadar tam zıddına işaret ettiği halde, yani Musul belası Kıbrıs'ta çözüm dikkatini fazlasıyla dağıttığı ve zaten umursanmayan meseleyi daha da umursanmaz kıldığı halde- alakasızca söylüyor ki duyan kendisinin adadaki siyasal gözlemcilerin tamamının "tas kafa" olduğu vehmine kapıldığını sanır
"Etrafınızda yaşananlardan etkilenmemeyi bekleyemezsiniz. Bölgenin durumu gün geçtikçe kötüye gidiyor. (yani Federal çözüm lazım)" diyen Eide, bizim gibi muhtarlardan nân-ı aziz istiyor
IŞID nedeniyle korkmamız ve 'korunmak' için garantörleri devre dışı bırakarak birleşmemiz de ne alaka?
Nân ne, Ekmek verelim?
**
Eide, liderler arasında aşılamayacak farklılıkların bulunmadığına inandığını da söylüyor ve esasen bunu vurguluyor.
Tıpkı 4 yılın ardından 2008'de atanan ve yerini şimdi Eide'ye bırakan Avustralya'nın 12 yıllık Bakanı Downer gibi
O da çok nadide biri idi
Yeni Zelanda hükümetiyle birlikte Papua Yeni Gine'deki iç savaşı sona erdiren bir barış anlaşmasına varılmasını sağlamış, 1999'da Endonezya'dan bağımsızlığını kazanmasının ardından Doğu Timor'da patlak veren olayların bastırılması için önemli roller kapmıştı.
O da 2008'de gelir gelmez verdiği ilk beyanatında "çocuk oyuncağı olmadığını biliyorum, ama çözülemeyecek ne var" demiş ve bizden nan-ı aziz istemişti
Sonra kendi ailevi ticari işleri için İstanbul'da bazı yatırımlara ortak oldu ve Rumların hışmına uğradı!
**
Nane yiyen sadece lisanı molla olan Eide değil
Milliyet Kıbrıs'tan Sefa Karahasan'a konuşan -yeni Danışman Eide gibi ne hikmetse o da Norveçli- Barış Gücü Komutanı (bu mevkide ilk kadın) Tümgeneral molla Kristin Lund da adanın hem kuzeyi hem de güneyine eşit oranda gitmeye çalışarak tarafsızlığını gösterme arzusunda olduğunu ima ediyor.
Yani kendisi bir kadın olarak BM'nin 'Rum yanlısı' imajını değiştirecekmiş!
Nan-ı aziz dediğin nedir sevgili Kristin?
Ekmek verelim?
**
Gerçek bir müzakere sürecinin başladığı ve referandumun hedeflendiği doğru
New York turunun ardından sırada Cenevre var
Yabancı diplomatların ağzında ise kritik tarih Haziran 2015
Yani bazıları için nanenin yeneceği gün!
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.