Paris Paris dedikleri...

Yayın Tarihi: 13/01/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Paris korteji sonrası Davutoğlu: "Türkiye, Kıbrıs'taki referandumla AB'ye entegre olsaydı (AB ile) böyle gerilim olmazdı"

Modern sonrası şu dünyada; artık 'demokrat' sayılamayacak kadar Liberalleşen "düşünce özgürlüğü" savunucularının aksine Sol'un kurumsallaştırıp teoriye vurduğu "bir mücadele metodu olarak Anarşizm"i benimsemiş HAMAS bile Fransa saldırılarını kınadı…

Zaten iki milyonu aşkın Paris kortejinde hatırı sayılır tek kare de Netanyahu ve Abbas'ın birbirlerinden uzak olsa da aynı safta verdiği pozdu…

Esasen bu kare, 'acıları mizahla aşabiliriz' ülküsünde olan ünlü dergi Charlie Hebdo'nun dalga geçmesi gereken bir karedir…

**

Ünlü 11 Eylül sabahı, W. Bush ile Usame'nin büyük kardeşi Şefik Bin Ladin'in dünyanın en büyük silah üretici firmalarından Carlyle Grup Toplantısında birlikte kahvaltı ettiklerini sonradan öğrenen nesilden olduğum için Fransa saldırıları sonrası tertip edilen tarihî sahne ve dekora "teenage"ler gibi boş bir hayret içinde bakamam..!

İslam dininin en çok yükseldiği AB ülkesi Fransa'nın AB mevzuatı içinde zaten var olan "dine hakâret" suçunu neden işletme-miş olduğu bellidir…

Bu terörü tertip eden inanç-dışı zihinler, "sözde peygamber tasvîrinin bir eline Kuran, diğer eline bomba çizip" bütün bir inancı ve onu temsil eden peygamberini "baş-katil" şeklinde göstermiş olmalarını iyi bahane ettiler…

Ama bu nedenle utanç duymazlar!

Onlar çünkü, bizim gibi şuursuz ve dikkatsiz bir yaşam sürme lüksüne sahip değillerdir…

**

11 Eylül sonrası yılarda İslamofobinin yükselişiyle Doğu dünyası, tüm entelektüelleriyle Hazreti Muhammed'in yeniden Mekke'ye 'Devlet Başkanı' sıfatıyla döndüğünde ne denli 'barışçıl' olduğunu Batı'ya anlatmaya çalıştılar…

Veda Hutbesi'nin Magna Carta'dan daha meşhur olduğu o yıllarda oysa, en başından sizi bizzat dolandırmış olan birine "dolandırıldığım için mağdurum" demekti bu…

Ve en hafif tabiri ile komikti..!

Zira bu düzende aynı El-Kaide'nin soyu olan Boko Haram'ın bir günde öldürdüğü 1000 sivil kişi, Fransa'da katledilen 1 Genel Yayın Yönetmeni etmiyor…

Vasıfsız "Yaşam Hakkına" karşılık sanat dolu "Mizah Hakkı"…

"Ötekileşmeyi" kendi otomatiğinde dizayn eden Batı'nın organizasyon kabiliyeti karşısında Doğu, dün olduğu gibi bugün de -günahları içinde boğulduğu için- kendisini ifade edemeyecek…

**

Fransa'daki meczup kardeşler ya da kendi tabiatında organize edilmiş câhiller, İslam'ı doğrudan ilgilendirmediği halde Paris saldırıları sonrası Batı'nın çıkaracağı "dersler" ile Doğu'nun yeniden yüzleşeceği "acılar" aynı değildir…

Çünkü Paris kortejinde dizilen 50'ye yakın devlet başkanının çoğunun El-Kaide ve son perdede IŞİD gibi "danışıklı-dövüşleri" bizzat organize ettikleri, finanslarını sağladıkları ve yayılmalarını istediklerini artık çocuklar bile biliyor…

Bu nedenle dergi, menfur saldırı sonrası bu kez 1 Milyon basılacak yeni sayısında, önceki gün Paris'te yan yana yürüyen ve "aynı mesajı tek bir ağızdan verebilen" dünya dini liderleriyle 'düşünce özgürlüğü' kapsamında dalga geçerse şaşmam…

Çünkü ben, modern sonrası şu çağda Düşünce Özgürlüğünün nerede başladığı, nerede yozlaştığı, hangi sınırda mizaha, hangi sınırda hukuka dayandığını bilmiyorum!

Şu halde Paris saldırılarını, Sol'un kurumsallaştırıp teoriye vurduğu "bir mücadele metodu olarak Anarşizm"i benimsemiş HAMAS kadar sert bir dille kınarım!

Hiçbir düşünce farklılığı, masum insanların öldürülmesini açıklayamaz…

Paris'te Charlie Hebdo'yu bahane ederek İslam'a saldıranlara lanet olsun!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.