Karga, Kötülük ve Pasifizm

"…işte bu katletme olayı nedeniyle Tevrat'ta İsrailoğullarına şöyle yazdık; Kim bir insanı, bir kişi karşılığında olmaksızın veya yeryüzünde bir fesada karşılık olmaksızın öldürürse, muhakkak ki o bütün insanları öldürmüş gibidir. Kim ki bir kişinin hayatını kurtarmak suretiyle yaşatırsa bütün insanları yaşatmış gibidir"

[Mâide Suresi, 32]

Gece işitilen baykuş sesi, uğursuzluğun alâmeti kabul edilir ama Mitolojide, edebiyatta ve sinemada "karga" figürü daima "kurumsal bir kötülüğün" sembolüdür…

Hele hele beyaz perdede siyah pelerini, kömür gözleri ve uzun ömrüyle sürü halinde kargaları gördünüzse bilin ki şeytan ya da şeytânî bir güç, mutlaka planlı bir şerrin son şeklini hemen az sonra icra etmek üzeredir…

Karga kadar "ruhanî kötülükle" özdeşleşmiş bir başka hayvan yoktur topyekûn sanatta…

Tüm mitolojiyi ve modern sanatı esir alan "Karga ve Kötülük" sembolü, Suriye'de, Şam'da yüksekliği 1 kilometreyi aşan Kasiyun Dağı'nda bir zamanlar yaşananlarla ilintili…

Bütün dinler tarihine göre Kasiyun, yeryüzünde ilk cinayetin işlendiği, Âdem'in oğlu Kabil'in kardeşi Hâbil'i 'kıskançlıkla' öldürdüğü ve bu yüzden de sonsuza dek lanetle mühürlü bir dağın adıdır ve bugünün sinemasına kadar uçan "bizim mitolojik karga" işte ilk kez orada sahneye çıkmıştır…

Hikâyede dede Âdem'i ve soyunu 'yasak meyve' prodüksiyonuyla cennetten düşüren Şeytan'ın çok özel bir ikinci planla Kâbil'in kötülük karargâhı olan Kasiyun Dağ'ında insanlığın ilk "ölüsüne" çukur kazma işinin kime düştüğü anlatılır…

İlk ölüye mezarı bir karga kazar… (Cinayet sebebi 'sarışın olanla kimin evleneceği' ya da 'tanrıya benim verdiğim kurban neden kabul edilmedi' kıskançlıklarından biridir)

Yahudi kaynaklarına göre Şeytan'a hizmetkâr bir karga gelir ve öldürülen Hâbil'in cesedinin yanındaki toprağı eşeleyerek Kâbil'e cenazeyi yok etmesi ve babasına yalan söyleyebilmesi için ilham verir…

İslam kaynaklarına göre ise karga, yaratanın temsilcisidir ve ilk insan cenazesinin toprağa gömülmesi gerektiğine işaret etmek için toprağı eşeler…

Kâbil, -geçtiğimiz yıl Esad güçlerinin kimyasal bir füzeyi fırlattığı iddia edilen- Kasiyun Dağı'nda Hâbil'e onu öldüreceğini söylediğinde Hâbil, Allah'tan korktuğunu söyleyerek karşı koymamış ve ağabeyine "ne yaparsan yap, mücadele etmeyeceğim" demiştir…

Bu yönüyle Hâbil, pasifizmin ve şiddet karşıtlığının ilk savunucusudur.

Kuran'da, Mâide Suresi'nde "Allah, Hâbil'in cesedini nasıl gömeceğini göstermek üzere bir karga gönderdi. Yeri eşeleyen kargayı gören Kâbil, kargadan bile aciz olduğunun farkına vararak yaptığından pişmanlık duydu" denir...

Yani bugün sinema ve edebiyatta "kötülüğün şaşmaz ikonu" olan karga, Kâbil'in kalbinde "acı bir pişmanlığa" sebebiyet vermiştir…

İşte Karga, Kötülük ve Şam'daki Kasiyun Dağı'nın ortak hikâyesi bu…

"Kargalar" gibi "kötüler de" çok mu yaşar dersiniz?