Mantar bulduk, mayın yok

Kıbrıs'ta liderler, müzakerelerin yeniden başlaması ile birlikte çözüme kadar ve çözüm yolunda Güven Yaratıcı Önlemler (GYÖ) denen karşılıklı iki toplumu ferahlatıcı yeni kararlarla başladılar çalışmalarına…

Kapsamlı çözüm yolunda GYÖ'ye boğulmak hem riskli hem de gerekli olsa da Kuzey, ilk kez 2003'te açılan sınır kapıları ile geçişlerde KKTC'nin "ayrı bir devlet" olduğu iddiasını Kıbrıslı Rumlara psikolojik olarak hissettiren "vize-mühür-form" uygulamasını kaldırarak, geçişlerdeki prosedürü Güney Kıbrıs'ın zaten var olan uygulaması ile ancak eşitlerken; Anastasiadis de Güven Yaratı Önlem jesti olarak, Beşparmak Dağları hattında 1974'te Türk askerinin ilerleyebilmesini önlemek için döşediğini itiraf ettiği 28 mayın tarlası koordinatlarını Cumhurbaşkanı Akıncı'ya teslim etti.

"Kendi vatanıma vizeyle mi geçeceğim" diyerek bugüne kadar Kuzey'e neredeyse yüzde elliye varan bir oranla 'prensip' olarak geçmeyen Rumların rahatlaması -geç de olsa- sağlanırken; Anastasiadis'in vize jestine karşılık sunduğu sözde mayın haritası tam anlamıyla "fiyasko" çıktı.

**

Bir mayın haritasıdır ki dillere destan!

Bir hafta olmadan ortaya çıktı ki insanlık suçu işleyen ve bugün kontrolü dışındaki topraklarda olması nedeniyle uluslararası hukuka göre temizlenişini de aslında finanse etmesi gereken 28 mayın tarlasına ait koordinatlar askeri olarak yetersiz ve değersiz…

Böylece kuzeydeki vatandaşın güveni artacağına tedirginliği yükseldi…

Çünkü mayın var mı, yok mu, tam olarak nerede bilinmiyor…! Üstüne üstlük şimdi de koordinatlar yetersizmiş…

Teslim edilen mayın haritalarındaki koordinatların yetersizliği nedeniyle BM Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Komutanı ile görüşen Cumhurbaşkanı Akıncı, dün en kısa zamanda bütün detay bilgilerin edinilerek iletilmesini ve BM mayın tarama uzmanlarının çalışmalara etkin katılımını istedi.

Yetersiz koordinatlar hakkında BM Barış Gücü Komutanı General Lund'un, Rum Savunma Bakanlığı'ndan ilgili detay bilgileri birkaç gün içinde edinecekleri sözü verdiği; BM Barış Gücü Misyon Şefi ve BM Genel Sekreteri Özel Temsilcisi Buttenheim'ın ise, BM olarak ellerinden geleni yapacaklarını, sürekli işbirliği içinde olacaklarını ifade ettiği açıklandı.

**

Gerçekten hayret verici bir trafik ve beyhûde bir seremoni…

Çünkü mayın mayın yok!

Merhum Denktaş'ın nakillerinden de biliyoruz ki 1976 Viyana Görüşmeleri sonrası yapılan mübadele ardından birkaç tabur asker, Beşparmak Dağları'nı defaten taradı…

Kıbrıs'ta mayınların temizlenmesi anlaşması dönemin Cumhurbaşkanı Talat tarafından imzalanmış ve BM uzmanları Ara Bölge'de mayınların temizlenmesi için çalışma başlatmıştı. Ara Bölge'de Srilankalı bir BM uzmanı, kaza sonucu hayatını kaybetmişti…

KKTC'nin ilanından yaklaşık iki ay önce, 24 Eylül 1983'te Girne Kozanköy-Alemdağ köy çevresinde biri 10, diğeri 7 yaşında iki çocuğun, ailelerine ait keçilerini otlatırken bir patlama sonucu hayatlarını talihsiz bir şekilde kaybedişi ise mayın değil bir mühimmât fâciasıydı.

Ulusal Konsey'i toplamadığı için şu sıralar 'siyaseten' eleştirilen Anastasiadis, bu işleri bıraksın…

Kalkan vize formu ve mühre karşılık Kuzey'den "ticari araç geçişine" izin versin.

**

TSK'nın adadaki gücü olan ve tamamen Türk Kara Kuvvetleri'ne bağlı olan Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı 40 yıldır buradadır… Evet, Beşparmak Dağları mitolojide nâdiren "kötü" karşısında kaybeden "iyi" karakterin bataklığa gömülüşü sonrası havada kalan yumruk eli nedeniyle bu adı almıştır belki ama "mayın-sız" dır.

Gereksiz kafa karışıklığına lüzum yok!

Nüktedân kişiliği ile bilinen Nevzat Anayasa abimizin sosyal medyada bizi gülümseten ifadesi ile söylersek: "Mayın işi hikâye… Bu ülkede mantar, ayrelli, gaz-ayağı, av ve aşk nedeniyle basılmayan bir karış toprak parçası yoktur"...