Konfüçyüs... Ve Hükümet Programı

Yayın Tarihi: 24/07/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

"Hükümet programı eğer bir 'edebiyat metni' olsaydı hakkında 'kusursuz' diyebilirdik. Öyle ki ardı ardına verdiği sözler, insanı okurken dahi sersemletiyor… Hani birine kırk kez 'seni seviyorum' dersen bıkar ya, işte program halka ikide bir 'şu tarihte şu, tamam mı! Söz…' gibi terkiplerle geliyor. Bu kötü bir şey değil. Ne diyordu Konfüçyüs: 'Eğer ağaca çıkmak istiyorsanız, yıldızlara çıkmaya niyet edin, başarırsınız'."

Yılların 'geniş tabanlı' ümîdi CTP-UBP koalisyon hükümeti programı önceki gün mecliste okundu: Virgüle, noktaya riâyet etmeksizin vurgusuz okunuşu iki buçuk saat alan hükümet programı, hitap cümleleri ile birlikte 50'ye yakın sayfa ve 12 Bin 500 kelime…

17 bölümden oluşuyor ve 'kompozisyona' Kıbrıs Sorunu ile başlanıyor… Kompozisyon dedikse yanlış anlaşılmasın.

Bir 'dalga' peşinde değiliz.

Nihayetinde bir 'metinden' söz ediyoruz…

**

Programın en önemli yanı kurultay adaylığını ilan ederken 'ilkelerini sıralayan' Talat'ın satır arasında belirttiği 'takvimlendirme' konusunda gösterilen titizlik olduğu anlaşılıyor…

Hani Kıbrıs Sorununda da 'Çözümsüzlüğün' belası olan 'takvimsizlik' en azından içte, hükümet programında öne çıkıyor.

Kabaca programın konuştuğu 10 şeyin 7'si tarih veriyor. Yani hangi iş, ne zaman; ne kadar sürede yapılacak, en geç ne vakte yetişecek… Programda belirtilmiş.

Üstelik tam 134 noktada…

Dile kolay: Yüz otuz dört noktada tarih veriliyor!

**

Bunların bir kısmı yasa, bir kısmı tüzük değişimi, bir kısmı doğrudan mevcut ilkel Anayasamızın ruhunu restartlayacak nitelikte vaatler. Çoğu da toplumun beklentisi olan yapısal değişimler. Metne göre tüm kategoriler 'reform' kelimesini hak ediyor. Polisin sivile 'bir yıl içinde' bağlanışı gibi…

Öte yandan programın uzaktan görünen silueti sanki de CTP yazmış UBP de "OK'dir. Bize uyar…" demiş gibi…

Koku, UBP'nin bu programa sadece şerhler düştüğü, itiraz ettiği noktaları ifade ettiği yönünde. (Aksini anlatacak varsa yazarız)

Program, kalem kalem özerkleştirmeleri ile UBP'nin de 'kişiliğini' değiştirir nitelikte mahiyetlerle çıkıyor halkın karşısına… Bu, 12 Bin 500 kelimelik programın siyasi analizine konu belki ama eğer bu program hayata geçerse, memleketimiz 'Brüksel standartlarına' kavuşur.

Hükümet programı eğer bir 'edebiyat metni' olsaydı hakkında 'kusursuz' diyebilirdik. Öyle ki ardı ardına verdiği sözler, insanı okurken dahi sersemletiyor… Hani birine kırk kez 'seni seviyorum' dersen bıkar ya, işte program halka ikide bir 'şu tarihte şu, tamam mı! Söz…' gibi terkiplerle geliyor… Bu kötü değil, özünde iyi bir şey. Ve fakat 'Program' dediğimiz şey bir mecâz-ı mürsel değildir (Ad aktarması. Örnek: Her sabah bir kâse yerim).

O halde böylesi ideal bir metin karşısında Konfüçyüs bercestelerinden huşû ile hatırlayalım: "Eğer ağaca çıkmak istiyorsanız; yıldızlara çıkmaya niyet edin. Başarırsınız"…

Evet, mecliste Başbakan Kalyoncu ile Ertuğruloğlu'nun okuduğu hükümet programının durumu, biraz da bu…

Doğu uygarlığının büyük 'derleyicisi' Konfüçyüs kendisini antik dönem krallarının öğretisini aktaran 'Klasikler'in içerdiği değer ve ilkeleri topluma aktarmaktan sorumlu görmüştü.

Bu koalisyonun, bu programla bindiği dal ve sorumluluk –metin nedeniyle- bundan daha az değildir..!

Hayırlı olsun…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.