AK Parti'de 2011'e dönüşün 10 nedeni

Yayın Tarihi: 02/11/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Türkiye'de 7 Haziran'da ortaya çıkan tablo ardından koalisyon senaryoları içinde kusursuz kriz sarmalının adı, koalisyonlu ya da koalisyonsuz fiilen 'erken seçim' demekti…

Ufukta seçim olduğu gerçeği ortada iken "yeniden seçimin" yalnızca 'yenidenliği' nedeniyle dahi çok şeyi değiştireceğini ifade etmiştik…

AK parti, 2002'de %34; 2007'de %46,58; 2011'de %49,83; 2015'te %40,87 oranında oy aldı.

1 Kasım'da böylece yeniden sandığa gidenlerin yarısının oyunu alan AK Parti, 23 Milyona dayanan oyu ile -oran nezdinde- 2011 başarısına dönebilmiş oldu… Hatta Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aldığı oydan da fazlasını aldı.

Doğal liderini Cumhurbaşkanlığına çıkaran AK Parti'nin bu yeni zaferi çok konuşulacaktır.

İyimser 'tahminleri' dahi yanıltan süreç şöyle işlemişe benziyor;

Bir;

AK Parti'de Haziran mesajının siyaseten alındığı 'ispat' olunmasa da 'yeterince' dillendirildi. Döviz yükselişiyle sarsılan vatandaş 'daha da küçülmekten' haklı olarak endişelendi.

İki;

Erdoğan'ın CHP için şapkasından çıkardığı 'Baykal' hamlesi ardından oğul Türkeş transferi ile tehdidi 'parçalayışı' karşısında ne CHP ne de MHP bir şey yapamadı.

Sadece seyretti.

Üç;

Önceki seçimde sandığa gitmeyen kırgın-küskün AK Partililer sandığa gitmeye karar vermekle kalmadı, üşenmedi ve gitti.

Dört;

Temmuz ayı itibariyle Türkiye, birkaç koldan 'terör' tehdidi ile bizzat yüz yüze kaldı.

Şehit verdi.

HDP'nin parlamentoya girişi, 'terörü bitirir' kanaati yıkıldı. HDP de esasen bu durum karşısında kamuoyu vicdanını tatmin edemedi.

Beş;

Muhafazakâr Kürtlerin bir kısmı 'kanton-culuğa' sessiz kalan HDP'ye bu seçimde tavır göstermeye karar verdi.

Altı;

Batı'nın Lozan'la ertelediği Kürt ajandası IŞİD eliyle hızlandırıldı ve bu alenen su yüzüne çıktı. PKK ile mücadelede 'karar kılan' asker ve hükümet aynı dil ve elle ABD'nin coğrafyadaki ajandasına -üsleri verse de- diklendi.

Bu konu, medyada da iyi işlendi.

Yedi;

Bahçeli 'basiretsizliği' liderliğindeki MHP, Akşener'i aday göstermeyip oğul Türkeş'i partiden ihraç edebilecek kadar haddi aştı.

Her formüle 'yokum' dedi.

Sekiz;

Tüm varlığı 10 yıldır olası 'AK Parti başarısızlığı' üzerine kurulu olan projesiz CHP ise aslında her zaman olduğu gibi AK Parti başarısını cilaladı…

Dokuz;

Böylece Nuru kararan Cemaatle de mücadele, tıpkı Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde olduğu gibi halktan onay almıştır. Halk, gece gündüz Koza İpek ve kayyumlu televizyonları dışında hiç ama hiçbir derdi olmayan Cemaat medyasının 'seviyesiz' muhalefetini gördü.

On;

Ve son olarak Türkiye, her şeye rağmen ve halin her türlüsünde koalisyona 'hayır' dedi. Ortak akıl koalisyonu reddetti.

**

AK Parti'nin yeni zaferi, O'nu yeniden fabrika ayarlarına dönmeyi zorlamalı…

Oy oranı ile 2011'e dönüşü temsil eden bu başarının anlamı bu olmalı…

Buzdolabındaki çözüm süreci, donsa da muhakkak yeniden şekillenecek ve devletin karşısındaki yeni 'patron' da belirlenecektir.

MHP ve CHP'nin ise seçimden alacağı ders artık yoktur.

Kronik mağlupların bellidir ki artık herhangi bir derse ihtiyacı da yok.

HDP'nin baraj altı kalmaması ise en kritik seçim neticelerinden biridir: Aksi halde AK Parti referanduma ihtiyaç duymaksızın Anayasayı değiştirebilecek kudrete erişecek ve HDP tüm batıyı 'baraj altı' bir feveranla tetikleyecekti…

Anayasayı AK Parti ile HDP değiştirecek…

Özetle; tüm dersler nereden bakarsak bakalım "yeniden muzafferler" içindir…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.