Bu 'yobazlıklar' birbiriyle yarışır dostum!
"Ey Bedbaht Karantina okuyucusu! Görüyorsun işi gücü bıraktım adanın kuzey ve güneyindeki bu yobazlıklarla meşgulüm"
Piyasada bir sürü "yobazlık" var.
Tırnak içinde yani
Mesela adanın Kuzeyinde Türkiye'den kopyala-yapıştır usulüyle aldığımız darbe Anayasamız hemen girizgâhında "devlet laiktir" diyor ama yüksek mahkeme başkanları gibi adlî terfilerde yargıçlar -Cumhurbaşkanı huzurunda üstelik- anayasa ruhuna aykırı bir surette Kuran'a el basarak yemin ediyor
Maşallah!
Kuvvetler ayrılığı gibi teorik bir kaçış, bu hususta bu yobazlığı doğrusu zor kapatır.
Her yıl adli yargıda terfilerle yaşanan böylesi 'yemin' sahneleri Türkiye'de olsa, Financial Times'a "İşte Erdoğan Türkiye'si" diye manşet olur.
Demek bizde ateist yargıç yok.
Hepsi tevhit inancı içre; Din-i İslam-ı Mübin emrinde
**
Yobazlık temaları tarandığında güncel bir de "ezan" var tabi
Hani piyasada bir sürü inanmayan insanın, 'inananların nasıl inanması gerektiği" üzerine tavsiyelerinin dolandığı meşhur konu
Lefke-Güzelyurt'ta (tıpkı İngiliz döneminde işe gelirken de giderken de gözüne vuran güneşin Lefkelilerce mahkemeye verilerek Güneş Hakkında ara emri talep etmesi gibi manasızca ve fıkra tadında) bir türlü manası anlaşılamayan bir ara emri ile "hoparlörde ezana yasak" var
Ara Emri, geri dönülemez hususlarda alınır. Hukuken bildiğimiz bu Geri dönülemeyen durum -bu yobaz tartışmaların ortasında- Lefke'de ne imiş bilinmiyor
Merhum Şeyh Nâzım diyârı Lefke'de O'nu anmadan 'hoşgörü' tavsiye etmeye kalkan 'yobaz' yazarlarımızın da çabasına hayranım bu ara!
Vakıflar'ın avukatı yanlış etmiş, deniyor, Din İşleri'nin olmadığı yerde Hâsılı fiili durum camilerde, 'Vakıflar nezdinde alınan karar bizi bağlamaz' denerek Din İşleri tarafından uygulanmıyor.
Yani 'sıkıysa Din İşleri Başkanını hapse atın' gibi yeni bir 'yobazlık' çıkıyor ortaya
Bu ara emri, Kıb-Tek'in tahsilat yapmaya gittiği kodamanların aldığı ara emrine benziyor dostum
En az onun kadar kutsal!
Kimse farkında değil ki dîni gibi görünen bu tartışma, suyun idaresi hakkındaki iddiamızı siyaseten zayıflatmaktan başka bir işe yaramayacak
**
Bu yobazlıklar bir şey değil! Atası Güney Kıbrıs'ta bu işlerin
Geçtiğimiz haftalarda Güney Kıbrıs'ta Sen Sinod Meclisi, bilindiği gibi Avrupa Parlamentosu mensubu bir Rum vekili aforoz etti.
Üfürerek, bed-duasıyla bildiğin!
Mesele resmen siyasi bir krize dönüştü
Şaka gibi!
Asrî dünyamızda komşularımızın böylesi yobazlığı esasen bu vahim seviyededir de bu bir şey mi!
Ya rabbim bu yobazlıklar bir şey mi!
**
Rum Savunma Bakanı iki gün önce yaptığı konuşmanın içinde Aziz Mihail'e dua etti.
Sesi iyi olsa ilâhiye geçecekti Gene de dinleyenler 'Amen' çekti
Rum Ortodokslar için 'Hava Kuvvetleri'nin koruyucusu imiş bu Aziz Mihail
Acaba mekânı cennet- Mihail, şu sıralar İsrail'le tatbikat yapan Rum Ortodoksları mı kolluyordur? Hani tatbikatın adı yine Tevrat'tan verilmiş o bakımdan soruyorum!
Çağdaş dünya namına 'garantileri retten' bahseden bu yobazlıklar hayret verici
İnanılır gibi bir tören değildi Rum Savunma Bakanının yanındakilere kuracakları Harb Akademisi ile övünüşü
**
Ne Kuzey'de ne de Güney'de ama kimse "Number One" ada çapındaki yobazımız Rum Başpiskopos Hrisostomos'a yetişemez.
Azrail'i ürküten sakallarıyla homurdanıp duruyor!
Türkiye'den gelen su haram mı, yoksa Kıbrıs'tan AB'ye gidecek olan hidrokarbon câiz mi daha buna içtihat getirmeden Türkiye kökenlilerin adada doğurduğu çocuklar hakkında sapkın sapkın konuşuyor.
Papaz efendi diyor ki, "Türkiye kökenli vatandaşlar ve Ada'da doğan çocuklarının adayı terk etmediği bir çözüme onay vermeyeceğiz"
Oldu.
Hayırlı işler sana
**
Ey Bedbaht Karantina okuyucusu!
Görüyorsun işi gücü bıraktım bu yobazlıklarla meşgulüm Tırnak içinde yani
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.