Hem Seçim, hem Çözüm hedefi

Yayın Tarihi: 22/02/16 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

2016 yılı içinde nihâibir referandum ve adada kalıcı bir Çözüm için Güney Kıbrıs'ta Mayıs ayında yapılacak parlamento seçiminin iptali çok önemli idi…

Bir ihtimal olarak dahi değerliydi.

Malum seçim süreçleri Kuzey'de herkesi "çözümcü" yaparken; Güney'de ise aksine dinamikleri menfi etkiler.

Kor 'milliyetçilik' ile uçsuz bucaksız 'egemenlik' hortlar.

Çıkan fırtına da –eğer var ise- senkronu bozar ve devamla da Çözümün "kırtasiyesi" dağılır.

Siyaset ile basın yeniden ayar vermeye çalışırken de bir diğer seçim ya orada ya burada yeniden gündeme gelecektir…

Rum BaşkanAnastasiadis, sıkı baskılara rağmen Anayasal mânilere sığındı ve Mayıs seçimlerinin iptali için uğraşmadı.

Bir 'müstesnâ' geliştiremedi.

'Bu kumara neden değsin ki…' diye mırıldanan Güney'deki bürokrasi de buna gönülden râzı geldi…

Maalesef daima altını çizerek çattığımız gibi "enformasyon alanını" yöneten de zaten Rumlar olduğu için iş, çığırından çıkacağa benziyor…

Bunun en güçlü sinyallerinden biri, öteden beri "sabotaj" misyonu ile hareket ettiği tescilli olan Rum Müzakereci Mavroyannis'in "yüzde doksanlık hallolduğu belirtilen mülkiyet" konusunda Eide'nin –öyle ya da böyle- şahsını hedef olan ve öteden beri bir Rum geleneği olan Özel Danışmanların fişini çekme eğilimini yeniden ilanında da gözlemleniyor…

Davos'taki mâzisine rağmen Kıbrıs çözümüne "beş kuruş" para çıkaramayan BM Kıbrıs Özel Danışmanı Eide, selefiDowner'inKıbrıs'taki kariyerinin kronolojik olarak nasıl son bulmaya yüz tuttuğuna ilişkin "toprakla" ilgilendiği gibi ilgilense bu anlamda iyi olur deriz…

**

Özetle Güney Kıbrıs'ta "barajı" yükseltilen seçim yapılacak.

Şimdi ise niyetler,yıl içinde hem "seçimin"hem de referandumla gelecek "çözümün" yapılabilmesi ritmine terk edildi.

Yani kontrol dışı 'mahkûm' bir umut.

Kuzey ve Güney'de Başkan ile Cumhurbaşkanlarının dört ya da beş seçilmiş yılları fiilen hikâye…

Öteden beri adanın Kuzey ve Güney'indeki her türlü seçimin karşılıklı yeniden takvimlenmeden Kıbrıs'ta sorunu çözmeye çalışan liderlerin aslında iki yıl kadar ancak iç-siyasal dinamiklerden bağımsız dosdoğru oturabildikleri kanaatinde olduk.

O da yekpâre değil, sekteli…

İşte geldiğimiz kasvetli durgunluk ile belirsiz sükûnetin bugünlerdeki sebebi biraz da bu…

Şahsen Kuzey'de gündeme gelecek herhangi bir seçimin olası referandumu etkileyeceği kanaatinde değilim.

İktidardaki CTP ile UBP'nin kırk yıl sonra gerçekleşen koalisyondaki "hikmeti" hakkında dillendirilen "olası referandum zemini için müspettir" anlayışı tam bir abartı.

Bizde kimsecikler, mevcut siyasi aktörlerin ne dediğine bakarak referandum sandığına gidecek değil…

KKTC'de Haziran 2014'te yapılan Anayasa Referandumu'mda sol gösterip sağ vuran millet, olası çözümün satır aralarını "itibarı" sürünen siyasetçilerden bağımsız okur.

Ne var ki komşuda yaklaşan seçimin genel ve özel atmosferi Kuzey'de de aşikârdır kiasâbı bozacak ve sabrın sınırlarını zorlayacak.

Mukâvemet için ise herhangi bir planımızın olmadığı anlaşılıyor…

Antidepresan içmekle yetineceğiz.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.