Denizlerde 'De Facto Taksim' karmaşası

Yayın Tarihi: 28/03/16 08:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

"İhalesiz sondaj" olamayacağından (survey bir yıl süreceğinden) Güney Kıbrıs'ın çıktığı üçüncü tur ihâle tam da Güney Kıbrıs Dış politik kadrajına uygun bir zamanlama ile gerçekleşti.

Şimdilik Türkiye ve Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanlıklarının karşılıklı açıklamaları ile diplomatik arenada kalan ancak daha evvel NAVTEX krizinde olduğu gibi her an askerî bir mâhiyet kazanması ihtimal dâhilinde olan süreç göstere göstere geldi.

Referandumu zorlamak için Güney'de yaklaşan seçimleri iptal edemeyen Anastasiadis, Güzelyurt'ta kurulması muhtemel üniversite için kıyameti koparıp Güzelyurt konusunda "adaletsiz kıyı-şeridi miktarı" argümanıyla kızıyor.

Aynı zamanda Türkiye'den kablo ile elektrik konusunda da Güney Kıbrıs, -İsrail-Yunanistan kablosu projesi bunun hilafına değilmiş gibi- çözümü baltaladığını iddia ediyor.

Buna mukabil gaz için yeni bir ihaleye çıkmanın gasp olmadığını, aksine "egemenlik" hakkı olduğunu, bloke ettiği fasılları kritik AB zirvesinde "açma-mış" olmanın motivasyonu ile de rahatlıkla yapıyor.

**

2009'la birlikte Rumlar, İsrail'i de işin içine çekerek petrol konusunu uluslararası bir sorun haline getirmek için aslında büyük çaba harcadılar.

Bu silahla Kıbrıs sorununu enternasyonalize etmek ve Garantör ülke olarak Türkiye'nin etkinliğini bu kazan içinde devre-dışı bırakmak için yıllardır uğraşıyorlar.

Hatta bu hususta Türkiye-KKTC Kıta Sahanlığı anlaşmasının (TPO yetkilerinin) etkili olmadığı, olamayacağı da ortaya çıktı.

İşin özü nettir: Türkiye'nin gelişmelere askeri müdahalesi ile uluslararası güç odaklarını Türkiye'nin karşısına çıkarmak ve müzakereleri baltalamak.

İlk hesaba göre dolaylı olarak garantörlüğü de sorgulatacak bu provokasyon çalışması, Anastasiadis'in yakın zamanda "masadan kalkmasına" neden olabildi.

Ne var ki ABD, bu konuda konjonktürel gerekçelerle Türkiye'nin arkasında durdu.

Yakın geçmişte buna öfkelenen Rumların aslında yeni bir stratejisi yok.

Yeni tur ihale ve yeni gerilim de aslında aynı mantık içinde yeniden tedavüle sokuldu.

Yaşananlar uzun süredir deniz sahasında "taksimin" gerçekleştiğine işaret ediyor. Zannedilenin aksine bunu Rumlar istedi ve De Facto olarak da gerçekleşti.

Mısır'ın dev Zohr yatağıyla müşteri de kaybeden Güney Kıbrıs'ın yeni girişiminin şu aşamada petrolle ilgisi olmadığı açıktır.

**

Öte yandan Yeni ihale ilanı 6, 8 ve 10'uncu parsellerle ilgili…

Oysa fiilen Türkiye'nin bölgesinde olan 6. Blok BM nezdinde de kayda geçirilen dış sınırlarının içinde…

Bunlar, önceki iki ihale sürecinde, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların işbirliği yapabileceği alanlardandı.

'Birlikte yapalım' dendi. (Masada krize neden olan Barbaros Gemisi gelmeden önce BM Genel Sekreterine yazılı öneri de iletildi).

Kabul görmedi.

Kazan-kazan yerine "kimseye yâr olmaz'a" gelindi…

Mülkiyet için birçok kez mahkemelere başvuran Rumlar, petrol için Uluslararası Anlaşmazlık Mahkemesi'nin referans kararları nedeniyle (adaların MEB'leri Ana Kıtalara göre ihmal edilebilir derecede küçük) denildiğinden hiçbir mahkemeye başvurmuyorlar.

Güney Kıbrıs, adanın kaderi hakkında –çözümden sonra Kıbrıslılarındır- diyerek tek başına karar vermeye, kesişen gaz bölgelerine ilişkin de "anlaşma-maya" devam ediyorlar ve bu konuda "müzakerelere işaret" ederek Kıbrıs Türk tarafını "uyuyan güzel" modunda tutmak niyetiyle hegemonik davranıyorlar.

Toprak mülkiyeti konusunu karmaşası nedeniyle ebediyen çözmek mümkün olmayabilir.

Oysa gaz meselesini halletmek kolaydı.

Ancak maalesef ki komşularımız tercihini, Çözümü bir yana bırakıp, hatta nicedir "bir yana bırakmak için" savaş oyunlarına devam etmekten yana kullandılar ve kullanıyorlar…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.